Göz ha'pisi!

Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan kedi katliamına karşı "mikroçiple" önlem alınmaya başlandı. Okulu mesken tutan kediler, 2008 yılından bu yana kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce kesilerek ve yakılarak öldürüldü. Skandal, hayvanseverlerin tepkisine neden oldu. Vahşet, üniversiteyi huzursuz etti. Öğrenci ve öğretim üyelerinden oluşan bir grup, hayvan cinayetlerinden rahatsız olduklarını belirterek rektörlüğü göreve çağırdı. İddialar üzerine Rektör Gülay Barbarosoğlu, konunun incelenmesi ve önlem alınması için düğmeye bastı. Bu kapsamda kediler için güvenlik, barınma ve beslenme konularında projeler geliştirildi. İlk olarak, hayvanların takip edilmesi amacıyla kampüsteki yaklaşık 350 kediye mikroçip takıldı.

'8 AYDIR OLAY YOK'
Veteriner Kadir Koç, "Mikroçipi kedilerin boyun bölgesindeki deri altına yerleştiriyoruz. Her kediye ait bir numara var. Cihazda görünen numaradan, kedinin geçmişine ait bilgileri görebiliyoruz. Yapılan tedaviler, aşılar hepsi kayıt altına alınıyor. Kedilerde eksilme olursa anlayabileceğiz" dedi. Koç ayrıca 8 aydır kedi cinayeti vakasına rastlamadıklarını belirtti. Kampüs yaşamından sorumlu Rektör Danışmanı Prof. Dr. Fikret Adaman ise "Mikroçip sayesinde kediler kayıt altına alınıyor" ifadesini kullandı.

SICAK YUVA
Boğaziçi Üniversitesi'nde mikroçip uygulamasının dışında kedi evleri projesi de hayata geçirildi. Güzel Sanatlar Kulübü üyesi öğrenciler tarafından tasarlanan ve üretilen tam 11 kedi evi, kampüsün çeşitli noktalarına yerleştirildi. Öte yandan üniversiteyi mesken tutan köpekler de unutulmadı. Kampüste yaşayan 20 civarındaki köpek için beslenme istasyonlarının yapılması planlanıyor.


Mesut ALTUN