İşin aslı aynı

Notre Dame De Sion Lisesi'ni bitirdi. ABD'deki Boston Üniversitesi'nde ekonomi okudu. Tek hayali Türkiye'de çalışmaktı. Ancak 26 Eylül 2010 tarihi, Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun (24) hayallerini elinden aldı. Nazlı, o gece arkadaşlarıyla Etiler'de bir gece kulübüne gitti. Burada Paksoy Holding'in veliahtlarından Can Paksoy ile tanıştı.

'İŞİN PEŞİNDEYİZ'
İkili, sabaha karşı Can'ın ağabeyi Mahmut Emre'nin Gümüşsuyu'ndaki evine gitti. Ne olduysa burada oldu. Genç kızın cansız bedeni, apartmanın havalandırma boşluğunda bulundu. İki kardeş "Uyuyorduk. Nazlı'yı görmedik" dedi. Savcılık, kardeşler hakkında müebbet istemiyle dava açtı. Ancak tutuklanan zanlılar sonra tahliye edildi. Nazlı'nın ailesi "İşin peşini bırakmayacağız" dedi. Ve genç kızın ölümden 2 yıl sonra hazırlanan bilirkişi raporunda şöyle denildi: "Nazlı'nın kafasının arkasında morluk var. Düşmeden önce başına sert bir cisimle vurulmuş." Bunun üzerine davayı gören 19. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı tekrar Adli Tıp'a gönderdi. Ama Adli Tıp mahkemeye gönderdiği cevapta darp raporuna yer vermedi. Bunun üzerine Erköseoğlu ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, manken Aslı Baş'ın ölümüyle ilgili bilirkişi raporunu örnek vereceklerini söyledi. Epözdemir, "12 Aralık'taki karar duruşmasında mahkemeden, olay yeri inceleme tutanakları ve bilirkişi raporunu dikkate almasını isteyeceğiz" dedi.

ORTAK KADER
Nazlı da Aslı gibi yüksekten düşerek öldü. Bilirkişi işadamı Ahmet Bayer'in Bodrum'daki tatil köyünde ölü bulunan Aslı için "İntihar değil" dedi. Bunun üzerine Bayer'in oğlu tutuklandı. Bu karar şimdi Nazlı'nın davası için emsal olarak gösterilecek.

Gül Kireklo