Rektör tacizi

Düzce Üniversitesi Hastanesi eski Başhekimi Prof. Dr. Bünyamin Dikici, psikolojik taciz iddiasıyla rektör Prof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu'na dava açtı

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 13 Şubat 2012 Güncelleme 13 Şubat 2012, 02:40
Rektör tacizi

İÇİNDEKİLER

Psikolojik taciz (mobbing) davasına konu olan olaylar Düzce Üniversitesi'nde geçen yıl yapılan rektörlük seçimlerinin ardından başladı. Rektör adayı olan 8 öğretim üyesi arasında o dönem Düzce Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi olan Prof. Dr. Bünyamin Dikici de yer aldı. Dikici, seçimde 96 öğretim üyesinin desteği ile en fazla oyu aldı. Ancak seçimde 55 oy alan Prof. Dr. Şerifoğlu, yeniden rektör olarak atandı. Rektörlük seçimi sonrasında 20 Mayıs 2011 tarihinde Prof. Dr. Dikici hakkında 'Başhekim yardımcısının istifasını yetkisi olmadığı halde kabul ettiği' gerekçesi ile soruşturma başlatıldı ve Dikici'ye "uyarma" cezası verildi.

ÜST ÜSTE SORUŞTURMALAR
"Rektörlük makamının onayını almadan senelik izne çıktığı" gerekçesiyle Dikici hakkında 29 Haziran'da ikinci kez soruşturma açıldı. Ardından başhekimlik görevinden uzaklaştırılan Dikici, 5 Eylül'de ise görevden alındı. Prof. Dr. Dikici, yaşananların ardından Rektör Şerifoğlu aleyhine Düzce Asliye Hukuk Mahkemesi'nde "mobbing" davası açtı.

İFTİRA KAMPANYASI
Dikici, dava dilekçesinde kendisine psikolojik taciz (mobbing) yapıldığını, haksızlığa uğradığını ve hakkındaki soruşturmaların rektörün keyfi uygulamaları olduğu öne sürdü. Rektör Prof. Dr. Şerifoğlu ise "Beni yıldırmak istiyorlar. Burada, kişinin yaptığı usülsüzlüklerle ilgili kurumun başlattığı soruşturma söz konusu, benim değil. Bu tür bir iftira kampanyası yapılacağını bekliyordum" diye konuştu.

İKİNCİ MOBBİNG DAVASI
Rektör Prof. Dr. Şerifoğlu hakkında 2010 yılında ise Çocuk Kardiyolojisi uzmanı Doç. Dr. Taner Yavuz kendisine psikolojik tacizde bulunduğu iddiasıyla dava açmıştı. Doç. Dr. Yavuz, haksız yere defalarca soruşturmaya uğrayıp disiplin cezaları aldığını, üniversitedeki 'genel sekreterlik' görevinden ayrılmak zorunda bırakıldığını öne sürmüştü.

Mesut ALTUN / ÖZEL