Tanrıverdi, bunun milletin bir teveccühü ve tercihi olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Son günlerde de bütün gazetecilerin, yorumcuların ifadelerine bakarsak 'AK Parti yüzde 50 civarında oy alacak' demektedirler. Bunları söylerken elbette Türkiye'nin değişimini görerek söylüyorlar. Gelişimini, kalkınmasını görerek söylüyorlar. AK Parti iktidarının, bir siyasi iktidar olarak millet iradesi olduğunu görerek söylüyorlar. Dolayısıyla milletiyle bütünleşmiş bir partinin elbette bu kadar yüksek oranda oy alması çok önemlidir. Demokrasi tarihimizde de önemli bir göstergedir.''
Bugüne kadar yapılan seçimlerde AK Parti'nin oylarını hep artırdığına işaret eden Tanrıverdi, şöyle devam etti:
''Bu yapılacak genel seçimlerde de oyumuz artarak ortaya çıkacaktır çünkü milletimiz artık, kendisine 'bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam' gibi jakoben anlayışlarına karşı çıkmaktadır. Özgürlüklerden yana demokrasiden yana tercihlerini ortaya koymaktadır. AK Parti bu noktada halkın demokratik beklentilerini, özgürlük beklentilerini karşılayan bir partidir. İddia ediyorum, AK Parti Türkiye'de değişimin tek temsilcisi bir partidir. Mısır, Libya, Tunus hadiselerini biliyorsunuz. Türkiye buralar için de bir model olmaktadır. Daha önceleri hasta adam diye nitelenen, dikkate alınmayan, hiçe sayılan Türkiye, bugün model ülke olarak alınıyorsa bu değişimi kimse inkar etmez, herkes de takdirini yapar.''
KILÇDAROĞLU'NUN SÖZLERİ
Tanrıverdi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin grup toplantısında ''Ergenekon'' davasına ilişkin, ''Nerede bu örgüt, gideceğim üye olacağım'' sözlerine ilişkin soru üzerine de şunları kaydetti:
''Ergenekon hadisesi ortaya çıktıktan bu yana, önceki liderleri de 'biz Ergenekon'un avukatıyız' beyanında bulunmuştu. Bu sözde kalmadı, CHP'li Manisa Milletvekili Sayın Şahin Mengü de bizzat avukatları olarak işe koyuldu. Bu süreç devam ederken şimdi yeni liderleri de bu noktada böylesi bir örgüte üye olmak istiyor. Tabi ki demokratik kuruluşlara üye olma hakkınız olabilir ama demokrasi dışı böylesi oluşumlara üye olma hevesinizin ne anlama geldiğini kamuoyu çok yakından bilmektedir. Hala darbe şakşakçılığı içinde olduğunu çok açık bir şekilde beyan etmiştir. Bu kamuoyunun gözünden kaçmamıştır.''
Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan komutanların eşlerinin Anıtkabir'i ziyaret etmelerine ilişkin soru üzerine de ''Anıtkabir, önemli bir mekandır. Dolayısıyla burayı herkes ziyaret edebilir. Bu ziyareti de bu çerçevede değerlendirmek istiyorum'' dedi.
367 MİLLETVEKİLİ HEDEFİ
Genel seçimlerde AK Parti'nin 367 milletvekili hedefine ilişkin bir soru üzerine de bu hedefin, AK Parti'nin hedefinden çok milletin hedefi olduğunu söyledi.
Tanrıverdi, ''bu isteğin 367 garabetinden kaynaklandığını'' ifade ederek, şunları söyledi:
''Bu garabet ortada olduğu sürece anayasa değişikliklerinin daha geniş çaplı vaya kökten yapılamaması endişesi var. Dolayısıyla 367 garabetini AK Parti aşmalı ki bizim anayasa değişiklik arzumuz yerine gelsin, gerçek anlamda bir anayasa değişikliği yapılsın. Kökten bir anayasa değişikliği yapılsın. Milletimizin bu iradeyi 12 Haziran genel seçimlerinde de koyacağına inanıyoruz. Kökten anayasa değişikliği arzusunu gerçekleştirecek. Çünkü 12 Eylül 2010 tarihinde bu iradeyi, demokratik tercihi ortaya koydu. 12 Haziranda da mecliste bu gücü vererek anayasa değişikliğini desteklemektedir. İnşallah 12 Haziranda, AK Parti, milletimizin beklediği gibi 367'nin üzerinde bir milletvekili ile Meclise geldiği gün Sayın Başbakanımızın da her defasında ifade ettiği gibi anayasayı değiştirilemez hükümleri dışındaki bütün maddeleri ile değiştirecektir.''
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'Bir kez iktidara gelmek istiyoruz' sözünü de değerlendiren Tanrıverdi, ''bunun bir hayal olduğunu'' ifade etti.
Tanrıverdi, ''Torba Yasa'' olarak adlandırılan Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'da yer alan düzenlemelere ilişkin de yasada memur ve işçilerin tedirgin olmasını gerektirecek bir düzenleme olmadığını savundu.
