Meclis'te küfürlü kavga

TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan kavganın ardından yeniden toplanan Meclis Genel Kurulu’nda, Bağımsız Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli konuşurken “s... git” diyerek üzerine yürüyen BDP Muş Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Sırrı Sakık’a kınama cezası verildi.

Giriş Tarihi 07 Temmuz 2010, 00:00 Güncelleme 07 Temmuz 2010, 16:38
Meclis’te küfürlü kavga

İÇİNDEKİLER

TBMM Genel Kurulunda, BDP'nin, "etnik nüfus yapısının belirlenmesine" ilişkin Meclis araştırması açılması önergesinin bugün görüşülmesi yönündeki grup önerisi kabul edilmedi.

Danışma Kurulunun toplanamaması nedeniyle BDP, etnik nüfus yapısının belirlenmesi amacıyla araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin görüşmelerin bugün yapılması için grup önerisi getirdi.

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, öneri lehinde yaptığı konuşmada, Türkiye'de 30 farklı kültür bulunduğu, 36 farklı dil konuşulduğunun ifade edildiğini belirtti. Etnik kimlik haritası çıkarılması gerektiğini savunan Tuncel, bu haritanın "sorunların tartışılması ve Kürt sorunu açısından önemli bir veri oluşturacağını" söyledi. Tuncel, "Türkiye'de yaşayan herkes Türktür" yaklaşımının sorunların çözümüne yararı olmadığını savunarak, devletin dini, etnik kimliği ve cinsiyetinin olmaması gerektiğini kaydetti.

Öneri aleyhinde söz alan Ak Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, "ne terör örgütünün tahrikleri ne de bazı siyasilerin sorumsuz açıklamalarının kendilerini demokratik yürüyüşlerinden alıkoyacağını" belirtti. Aydın, milli birlik, demokratik açılım sürecinin Ak Parti'nin değil, devletin meselesi olduğunu söyledi. Aydın, "Bu ülkede yaşayan herkesin ortak meselesi. Bu süreçten kimler rahatsız oluyor? Biz 'kardeşlik' dedikçe 'bölücülük, ihanet' diyenler neden rahatsız oluyor? Bu sorundan geçimini sağlayanlar var, buradan nemalananlar var; maddi, manevi siyasi rant elde etmek isteyenler var. Milli birlik süreci bir tek onları rahatsız ediyor" diye konuştu.

"ÖĞÜT VERMEK YERİNE"

Öneri lehinde konuşan BDP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, "40 bin ölünün ardından Kürtlerin tanındığını, ancak şimdi sorunun, onların haklarını tanımak olduğu" görüşünü dile getirdi.

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in Genel Kurul oturumuna başkanlık ederek, "Genelkurmay Başkanı, halkımızın, TBMM'nin iradesine ipotek koymak istemektedir, bunu reddetmeliyiz" demesi gerektiğini savunan Birdal, "Meclis Başkanı bize öğüt vermek yerine, Askeri Ceza Yasasına göre suç işleyen bir komutanın, siyaset üzerinde konuşmasını mahkum etsin. İnsan hakları, özgürlük, demokrasi ve barış için, demokratik bir Türkiye için and içtik; andımıza bağlıyız, bağlı kalacağız" görüşünü dile getirdi.

"NEYE GÖRE ARAŞTIRACAKSINIZ?"


Eskişehir Bağımsız Milletvekili Tayfun İçli ise öneri aleyhindeki konuşmasında, "Etnik nüfus yapısını neye göre araştıracaksınız; kafatasına, kan sayımına, DNA'ya, beyan esasına göre mi yapacaksınız?" diye sordu.

Etnik kimlik sayımını, "kafatasçılık" olarak nitelendiren İçli, bu önergenin TBMM'nin işleme almaması gerektiğini ifade etti. İçli, "Bu ırkçılık, kafatasçılıktır; Türk milletini fişlemektir. Bunun adı kültür, demokrasi değildir" dedi. Gençliğinde hiç kimsenin mezhebine, ırkına bakmadıklarını, bu ayrımı yapanlara da "faşist" dediklerini anlatan İçli, birilerinin "ırkçılık ve faşizmi, demokrasi kavramı içine sığdırdığını" öne sürdü.

SAKIK'IN KULLANDIĞI İFADE

İçli, BDP'lilerin kendisine laf atmasına, "Mahalle kabadayısı gibi laf atmayın" diye karşılık verdi. İçli, kişilerin, silahlarla değil, düşüncelerle konuştuğunu kaydetti.

BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, yerinden kalktı ve bağırarak kürsüye doğru yürüdü. İçli de gözlüğünü çıkararak, Sakık'a doğru yöneldi. Sakık'ı, Ak Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, TBMM İdare Amiri Ömer Faruk Öz, Ak Parti Bursa Milletvekili Altan Karapaşaoğlu ve BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan araya girerek, engellemeye çalıştı.

Ak Parti'li milletvekilleri de İçli'yi sakinleştirmeye çalışırken, Sakık'ın kullandığı ifadeye tepki gösteren İçli, "Burası dağ başı mı" diye bağırdı.

Tartışmanın sürmesi üzerine TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil, birleşime ara verdi.

"TASVİP ETMEDİĞİMİZ SÖZCÜKLER..."


Aranın ardından, Birleşimi yöneten Pakdil, tutanakları incelediğini belirterek, "Yaralayıcı ifadeler kullandığı" gerekçesiyle Sırrı Sakık'a kınama cezası verilmesini önerdi.

Savunma hakkını kullanmak için kürsüye gelen Sakık, hayatlarının faşizme, ırkçılığa karşı mücadeleyle geçtiğini belirterek, "Hatip bizi iyi tanımasına rağmen, sürekli bu şekilde itham etmesinden dolayı, hepimiz çok gerildik. Tasvip etmediğimiz sözcükler ağzımızdan çıktı, bundan dolayı Genel Kuruldan ve bütün kamuoyundan özür diliyorum. Bu bizim tarzımız değil..." diye konuştu.

Sakık, BDP Grubunun, ne ırkçı ne kafatasçı ne de milliyetçi olduğunu kaydederek, "Bu söylemleri hak etmiyoruz. Kan ve gen bağının çok kutsal olmadığını hep söylüyoruz, en kutsal bağ, duygu bağıdır. Bu duygu bağını daha da çok bütünleştirmemiz gerektiğini söyleyen bizleriz. Bunu söyleyen gruba, ırkçı, milliyetçi deyince, bizim de kendimizi kontrol edemediğimiz anlar oluyor; bundan dolayı özür diliyorum" görüşünü dile getirdi.

BDP'liler dışındaki milletvekillerinin "kabul" oyuyla Sakık'a kınama cezası verildi.

Ara nedeniyle yarım kalan konuşmasını tamamlamak için kürsüye gelen İçli ise BDP'nin araştırma önergesindeki yaklaşımın Hitler Almanya'sı, Irak, Yugoslavya'daki gibi fişleme anlamına geleceğini, bunun da ırkçılık olacağını söylediğini kaydetti. İçli, hiçbir gruba, kişiye, "ırkçı" demediğini belirterek, "belden aşağı vuran bir üslup kullanmadığını" söyledi.

BDP'nin grup önerisi kabul edilmedi.