Mike Tyson boks dünyasının efsanelerinden biri olarak tanınıyor. 1966 yılında Brooklyn'de doğan Tyson zorlu bir çocukluk dönemi geçirdi ve bu zorluklar onda güçlü bir savunma mekanizması yarattı. Genç yaşlarda başladığı boks kariyerinde rakiplerini nakavt etme stiliyle dünya çapında ün kazandı. 1986'da WBC ağır sıklet şampiyonu olarak boks tarihinin en genç şampiyonu oldu. Tyson'ın hızla yükselen kariyeri ona efsanevi bir statü kazandırırken aynı hızla gelen düşüşü de boks dünyasında şaşkınlık yarattı. Peki bu düşüşün nedeni neydi? İşte merak edilen detaylar...
İlk yenilgisi kariyerinin dönüm noktası oldu
Tyson 1990'daki büyük yenilgisiyle spor camiasında çok konuşuldu. Japonya'daki Buster Douglas maçında beklenmedik bir şekilde 10. rauntta nakavt olarak kariyerinde bir dönüm noktasına geldi. Ancak Tyson 1996'da geri dönerek WBC ve WBA unvanlarını yeniden kazandı. Bu zafer onun boks dünyasındaki yerini pekiştirdi. Ancak 1997'deki ünlü kulak ısırma olayından sonra boks kariyeri dalgalanmaya devam etti ve son dört maçında üç yenilgi aldı.
Ayrılığının ardından çok konuşuldu
Tyson boksu bıraktıktan sonra bir süre daha medyanın ilgi odağı olmayı başardı. 2006 yılında emekli olduktan sonra Tyson'ın hayatı büyük bir dönüşüm geçirdi ve daha sakin bir yaşam sürmeye başladı. Öte yandan boks dünyasına dair efsanevi kimliği her zaman onunla oldu.
Paul ve Tyson karşı karşıya
Bugün Tyson, boks dünyasında "Iron Mike" olarak tanınıyor ve rakiplerini saniyeler içinde nakavt etme yeteneğiyle hala adından söz ettiriyor. Fakat yeni düellosunda karşısında başka bir fenomen var: Jake Paul. Sosyal medyada büyük bir takipçi kitlesine sahip olan Paul boks dünyasında kendini kanıtlama amacında. Bu iki isim sadece dövüş değil aynı zamanda medyanın ve halkın ilgisini çekmek için de arenada buluşacak.
Paul'un videosu Tyson'ın öfkesini körükledi
Jake Paul, Tyson'ı dövüşten önce kızdırarak "Iron Mike"ı psikolojik olarak zorlamayı hedefleyen cesur bir video paylaştı. Tyson'ın öfkesi hayranları tarafından bilinirken Paul'un bu hamlesi dövüşe olan heyecanı artırdı. Özellikle basın toplantılarındaki gerilim dövüşün sadece bir spor karşılaşması olmadığını aynı zamanda büyük bir medya gösterisi olduğunu da gözler önüne seriyor.
