Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak: En kötüsü geride kaldı

Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, yılın ikinci yarısındaki toparlanmanın ‘V’ şeklinde olmasını beklediğini ifade ederek, “Açıklanan tüm öncü göstergeler en kötünün geride kaldığını gösteriyor” mesajı verdi.

Giriş Tarihi 10 Eylül 2020, 08:26 Güncelleme 10 Eylül 2020, 08:26
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak: En kötüsü geride kaldı

İÇİNDEKİLER


Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, açıklanan tüm öncü göstergelerin en kötünün geride kaldığını gösterdiğini belirterek, "Bu, ekonomideki toparlanmanın yılın üçüncü çeyreğinde güçlendiğini ve kesintisiz devam ettiğini gösteriyor" dedi. Bloomberg'in sorularını yanıtlayan Albayrak, yılın ikinci yarısındaki toparlanmanın 'V' şeklinde olmasını beklediğini ifade etti.

2021'DE % 5'İN ÜZERİ BÜYÜME
Son iki yılda yaşanan kur saldırıları ve Kovid-19 salgını nedeniyle ekonominin potansiyelinin altında büyüdüğüne işaret eden Albayrak, "Birçok firma, sabit sermaye yatırımlarını ve kapasite artırıcı projelerini; hane halkı da büyük harcamalarını erteledi. Bu ertelenmiş yatırımların ve talebin de etkisiyle, eğer salgında büyük bir ikinci dalga ile karşılaşmazsak, 2021'de yüzde 5'in oldukça üzerinde bir büyüme oranını yakalayacağız" dedi. Ekonomik aktivitenin kademeli ve istikrarlı bir şekilde normal seyrine döneceğini anlatan Albayrak, "2020'yi dünyadan pozitif ayrışarak tamamlayacağız. 2021 yılının da kapsayıcı ve sürdürülebilir bir yapıyla potansiyelimize yaklaştığımız bir yıl olması konusunda kararlıyız" diye konuştu.



DİNAMİK SÜREÇ
Merkez Bankası'nın marttan itibaren sağladığı likidite desteğinin önemli bir kısmını geri çekmesini, kamu bankalarının kredi desteklerini yeniden olağan duruşa almalarını, BDDK'nın aktif rasyosu uygulamasında gevşemeye gitmesini normalleşme adımları olarak değerlendirmek gerektiğine işaret eden Bakan Albayrak, şöyle konuştu: "Normalleşme dönemine girildiğinde bu tedbirleri gevşettik. Bizler ekonomi politikalarımızı günlük kur ve faiz gelişmelerine bakarak almıyoruz. Doğru zamanda doğru adımları atarak toplumumuzun refahını artırmayı ve korumayı hedefliyoruz." Albayrak, gerektiği anda hızlı adımları günün koşullarına göre attıklarını, dinamik süreç yönetimi yaptıklarını anlattı.

PANDEMİ ETKİSİNİ SINIRLADIK
Pandeminin ekonomik etkilerini beklentilerin ötesinde sınırlamayı başardıklarını söyleyen Albayrak, "Bütçe performansımız bütün gelişmekte olan ülkelerden daha iyi, ilave fonlama ihtiyacımız da görece çok daha az. Mevcut durumda toplam ve yabancı para cinsinden likiditemiz, pandemi öncesi planladığımızın çok üzerinde, oldukça güçlü seviyelerde ve yıl boyunca bu şekilde devam etti. Bu güçlü likidite pozisyonumuz sayesinde de borçlanma konusunda herhangi bir aciliyeti kesinlikle hissetmiyoruz" dedi.

5-10 YIL VADELİ MENKUL KIYMET
Toplam borç stoku içerisinde yabancı para borcun pay gelişimini yakından takip ettiklerini söyleyen Albayrak, şöyle konuştu: "Yabancı para borcun payında dramatik bir değişim görmüyoruz. Örneğin bugünkü seviyeler pandemi dönemi öncesinde mart sonu seviyelerle hemen hemen aynı. İhracına bir süredir ara verdiğimiz 5 ve 10 yıl vadeli sabit faizli TL menkul kıymet ihraçlarına tekrar başlayacağız."



SWAP DIŞINDA DA BİRÇOK KALEM VAR
Uygun koşullar altında uluslararası rezervlerin artırılmasının Merkez Bankası'nın önceliği olmaya devam edeceğini anlatan Bakan Albayrak, "Para ve döviz kuru politika uygulamaları nedeniyle rezerv verilerinde dalgalanmalar yaşanabilir. Swap işlemleri haricinde TCMB rezervlerini artırıcı ya da azaltıcı yönde etki yapan birçok kalem bulunmaktadır. Her dönemin gereğini yerine getirerek gerek finansal istikrarı, gerekse ihtiyaç duyulan ekonomik aktivitenin devamlılığını sağlayacak tüm politikalar koordineli bir şekilde hayata geçirilecektir" dedi.

TÜKETİMİN YÜZDE 30'UNU KARŞILAR
2023'te ilk gazı sisteme, şebekeye verecek şekilde plan yaptıklarını anlatan Albayrak, "Bunu takip eden birkaç yıl içinde plato seviye üretime ulaşmayı hedefliyoruz. Bu seviyelerde üretim ile şu anki tüketimimizin yüzde 30'unu karşılamayı hedefliyoruz" dedi. TPAO'nun arkasında devletin Hazine'sinin olduğunu aktaran Albayrak, "Şu an için dış finansman önceliklerimiz arasında değil. Ama tabii ki bunu da düşünebiliriz" mesajı verdi.

FIRSATA ÇEVİRECEĞİZ
Pandemi kaynaklı bu küresel krizi ülke açısından fırsata dönüştüreceklerini söyleyen Bakan Albayrak, "Yeni dönemde Türkiye'nin 'güvenilir tedarikçi ülke' olarak dünya ekonomisinde yükselişini hızlandıracağız" dedi.



ENFLASYONDA DÜŞÜŞ PATİKASINA DÖNÜLECEK
Salgına bağlı birim maliyet artışlarının yanı sıra son dönemde döviz kuru ve kredilerdeki gelişmelerin enflasyon eğiliminde bir miktar yükselişe neden olduğunu belirten Albayrak, şöyle konuştu: "Kısa vadede enflasyon üzerinde etkili olan arz yönlü unsurların, normalleşme sürecinin devamıyla kademeli olarak ortadan kalkacağı öngörülmekte. Nitekim, normalleşme sürecinde kapasite kısıtlarına tâbi olan hizmet gruplarındaki aylık fiyat artışları yavaşlamaya başladı. Merkez Bankası'nın son dönemde likidite araçlarıyla yürüttüğü politikanın enflasyonu sınırlamakta etkili olacağı, enflasyonda düşüş patikasına dönüleceği değerlendirilmektedir."

YAKINDA GÜZEL HABERLER GELEBİLİR
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde Milli Enerji ve Maden Politikası ile off-shore hidrokarbon aramacılığında yeni bir dönemi başlattıklarını hatırlatan Albayrak, şöyle konuştu: "Karadeniz'de 3.500 metre deniz tabanından aşağıya inildi ve 2 katmanda 320 bcm gaz keşfi gerçekleşti. Keşif yaptığımız derinlik seviyelerinden 1.000 metre daha derine gideceğiz. Yakın zamanda yeni güzel haberler gelebilir. Bu havza ciddi potansiyeli olan bir lokasyon ve tümüyle Sakarya bloğu önümüzdeki aylarda ve yıllarda yoğunlaşacağımız bir alan. Sahanın potansiyeli bizi heyecanlandırıyor."

2001'DEN SONRA İLK CARİ FAZLA
2018-19 yıllarındaki "yeniden dengelenme" süreci ile birlikte cari işlemler dengesinde güçlü bir toparlanma gerçekleştiğinin altını çizen Bakan Albayrak, "Cari işlemler dengesi 2001 yılından sonra ilk kez pozitif büyüme sağladığımız bir yılda fazla verdi. 2020'de koronavirüs pandemisinin etkisiyle alınan tedbirler kaynaklı özellikle seyahat gelirlerindeki daralma ile cari işlemlerde dengesinde bir bozulma olacak. Ancak, orta vadede temel amacımız cari dengede elde ettiğimiz kazanımları yeniden tesis etmek. Enerji alanında attığımız güçlü adımlarla birlikte katma değeri yüksek ürünler üretmek suretiyle ithalata bağımlılığımızı azaltacağız" dedi.



DIŞ DENGEDE KALICI KÖTÜLEŞME YOK
İlk 8 aylık cari açığın 32.9 milyar dolar olduğunu ancak bunun 13.3 milyar dolarlık kısmının net altın ithalatından kaynaklandığını anımsatan Bakan Albayrak, "Altın hariç bakıldığında cari açığımız 19.6 milyar dolar seviyesinde. Salgın olmasaydı 40 milyar dolar turizm geliri elde etmeyi bekliyorduk; ancak yıl sonu beklentisi 10 milyar dolar seviyesinde. İlk 8 ayda salgın nedeniyle kaybettiğimiz turizm gelirlerini de denkleme koyduğumuzda karşımıza şöyle bir sonuç çıkıyor: Cari denge rakamlarına altın hariç bakıldığında, eğer salgının turizm gelirleri üzerindeki geçici etkisi olmasaydı, bugün fazlayı konuşuyor olacaktık. Özetle, rakamlar doğru ve derinlemesine incelendiğinde, dış denge konusunda iddia edilenin aksine ciddi ve kalıcı bir kötüleşme söz konusu değil. Ekonomi programımızın temel unsurlarından birisi orta vadede cari dengeyi sağlamak ve dış finansman bağımlılığını azaltmak" diye konuştu.

DAYATILAN HARİTAYI KİMSE KABUL ETMEZ
Ege'de Türkiye'ye dayatılmaya çalışılan haritayı hiçbir AB ülkesinin kabul etmeyeceğini söyleyen Albayrak, "AB, mesele Türkiye olunca uluslararası hukuku, adaleti savunmaktan bu kadar kolay vazgeçmemeli. Tek tek baktığınızda, Türkiye, AB içerisindeki ülkelerin çok büyük bir çoğunluğu ile güçlü ve karşılıklı menfaatlere dayanan ilişki içerisinde. Ancak, konu AB'ye geldiğinde, bir ya da iki ülkenin siyasi saiklerle ya da seçim endişeleri ile Türkiye'ye karşı cephe alması tüm AB ülkelerinin çıkarlarını riske atıyor. Yunanistan'ın bugün Fransa ile içerisine girdiği tutumun ne bu ülkelere ne de AB'ye faydası yoktur" dedi.