Skandallar Alman Malı'nı tehlikeye soktu

Otomobil sanayiinde adı skandallarla anılan Almanya'yı zor günler bekliyor. Yaşanan krizlerin, dünyadaki itibarlarını sarstığını düşünen Alman politikacılar, Almanya'nın ekonomik gücünün azalmakta olduğu görüşünde birleşti.

Giriş Tarihi 30 Temmuz 2017, 00:00 Güncelleme 30 Temmuz 2017, 14:00
Skandallar Alman Malı’nı tehlikeye soktu

İÇİNDEKİLER

Almanya Ulaştırma Bakanı Alexander Dobrindt 'Bild am Sonntag' gazetesine verdiği demeçte "Otomobil endüstrisi kaybolan güveni yeniden yerine getirmek ve yaptığı hataları düzeltmekle sorumludur" dedi. Bakan otomobil endüstrisindeki skandal yüzünden 'Made in Germany' (Alman Malı) etiketli ürünlerin itibarının sarsılmasından endişe ettiklerini ve skandalın bütün Almanya'nın sınai yatırım yeri olma özelliğine zarar verebileceğini' söyledi.

Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü (DIW) otomotiv branşındaki krizin Almanya'nın ekonomik gücünü yıpratabileceğini duyurdu. Enstitü başkanı Marcel Fratzscher 'Welt am Sonntag' gazetesine yaptığı açıklamada, 'Almanya'nın ekonomik gücünün zirvesine ulaştığını ve en üst noktayı aşmış da olabileceğini' söyledi. Fratzscher özel sektörün araştırma ve geliştirmeye az kaynak ayırdığına dikkat çekti.

Alman ekonomist 'otomotivde uzun süre demode teknolojiler üzerinde ısrar edildiğini ve endüstri sektörünün 'alameti farikası' sayılan otomobilciliğin krize sürüklenmesinin bütün Alman ekonomisine zarar verebileceğini' sözlerine ekledi.

'OTOMOTİV TARİHİNİN EN BÜYÜK DEĞİŞİMİ'
Almanya Ekonomi Bakanı Brigitte Zypries ise bu endişeyi paylaşmıyor. Zypries, Funke Medya Grubu'na verdiği demeçte, 'asırlık otomobil sanayiinin tarihinin en büyük değişimin eşiğinde olduğunu ve elektrikli otomobil teknolojisinde Çin ve diğer ülkelerle rekabet edebilmek için dev hamleler yapılması gerektiğini' belirtti.

Elektrikli taşıt teknolojisinde özel sektörün devletle işbirliği yapmasını gerekli gördüğünü belirten Ekonomi Bakanı Zypries sürdürülebilir 'bütünleştirilmiş ulaştırma' konseptine ihtiyaçları olduğunu ve günlük sorunlarla uğraşmak yerine geleceğin teknolojilerine yoğunlaşmak gerektiğini' söyledi.

Brigitte Zyries içten yanmalı motorların belli bir tarihte yasaklanmasına ise karşı olduğunu ve tarih olarak 2040 yılının verilmesini amaca uygun ve anlamlı bulmadığını dile getirdi. Britanya hükümeti içten yanma motorlu taşıt satışının 2040 yılında yasaklanmasını kararlaştırmıştı.

ELEKTRİKLİ OTOMOBİL REVAÇTA DEĞİL
Ekonomi Bakanı Zypries, 'Britanya'da hemen hiç otomobil imal edilmezken, otomobilcilik branşının en büyükleri arasında yer alan Almanya'da bir milyon kişinin geçimini bu branşta çalışarak sağladığını ve her ülkenin kendine göre içten yanmalı motordan çıkış tarihi belirlemesi yerine Avrupa Birliği bünyesinde ortak strateji hazırlanmasını istediklerini' söyledi.

Brigitte Zypries 2020 yılına kadar Almanya'da bir milyon elektrikli otomobilin trafiğe çıkacağından kuşkulu olduğunu ve satışların düşük seyretmesi nedeniyle bu iddialı hedefe ulaşılabileceğine ihtimal vermediğini sözlerine ekledi.

​VOLKSWAGEN İYİMSER

​Volkswagen (VW) Anonim Ortaklığı'nın markalar müdürü Herbert Diess şirketin elektrikli otomobiller sayesinde yeniden güçlenebileceğini söyledi. VW'nin dizel skandalı yüzünden önemli prestij kaybına uğradığını belirten Diess önümüzdeki yıl krizi atlatmış olacaklarını dile getirdi.

Herbert Diess elektrikli otomobillere geçişin ve dizel teknolojisinin rafa kaldırılmasının kısa zamanda mümkün olmayacağını belirtti ve "Dizel motoru motorin vergisi ayrıcalığının kalkmasıyla yakıtı pahalanacak olsa da Avrupa'da büyük araçlar ve uzun yol kat edenler için biçilmiş kaftan sayılıyor", dedi.

Ulaştırma Bakanı Alexander Dobrindt ise otomobil sanayinin buluşçuluk (inovasyon) ve motor teknolojisinde daha dinamik olmasını istiyor. Bakan önümüzdeki hafta ortasında Berlin'de düzenlenecek olan 'dizel zirvesinin' ekoloji ve ulaşım arasında uyum sağlama ve gelecek perspektifi sunma fırsatını sunduğunu söyledi.

Alman şirketleri Berlin'deki buluşmada dizel motorların yasaklanmasını önlemeyi umuyor. Dizel zirvesinde hükümet temsilcileri şirketlerin yönetim kurulu üyeleriyle zehirli gaz emisyonunun nasıl azaltılabileceğini görüşecekler.

Stuttgart İdari Mahkemesi cuma günü aldığı kararla büyük şehir merkezlerine dizel motorlu araçların girişinin yasaklanabileceğine hükmetmişti. Mahkemenin kararında bunun eski model dizel araçların çıkardığı sağlığa zararlı egzoz gazlarını azaltmanın en etkili yolu olacağı belirtilmişti. Stuttgart ve Almanya'nın diğer büyük yerleşim merkezlerinde emisyon üst sınırı misliyle aşılıyor.