İsrail ve ABD'nin Filistin halkına yaşattığı zulmün en büyüğünün tarihi olan Pazartesi günü, İsrail'in de ABD'nin de devlet olarak çöküşünün ilk adımıdır çünkü.
14 Mayıs 2018, insanlığın utanç günüdür. Ama bütün dünya susarken mazlumların umudu Türkiye, yine susmadı ve aslında haykırdı.
3 gün ulusal yas ilan eden devlete, millet de gözyaşlarıyla ve bunun yanında bu zulme sebep olanlara öfkesiyle destek oldu.
ABD'nin Kudüs temsilciliği açılışında onlarca Filistinli'nin katledilmesine adeta bir seyirci gözüyle bakanlardan hem bu dünyada hem de gerçek dünyada mutlaka hesap sorulacak.
Uluslararası hukuk denilen şey; vicdan karşısında hükümsüz kalmıştır. Ama biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak mazlumun dostu, zalimin düşmanı olarak Filistinli kardeşlerimizin dün olduğu gibi bugün de yarın da yanındayız.
Cuma günü Yenikapı'da düzenlenecek ve milyonların katılacağı mitingde tekrar tekrar haykırılacak da budur. Filistin için Yenikapı'dayız...
BEŞ BENZEMEZLER KİMİN SÖZCÜSÜ?
MHP Genel Başkanı, Cumhur İttifakı'nın karşısına son ana kadar pazarlık yaparak bir araya gelen ve isimlerine Millet İttifakı diyen partilere Beş Benzemez ismini taktı.
Anadolu'da halk dilinde çok kullanılan bu deyim, CHP-İP-SP ve DP'den oluşan ve aslında HDP'nin de gizli ortağı olan ittifaka çok yakışıyor.
Birbirlerine geçmişte katildinsiz- komünist-terörist diyen bu partilerin birbirleriyle ne tür bir işbirliği olabilir dersiniz?
Elbette ki Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı.
Peki neden düşmanlar derseniz? Ne içerideki vesayet organlarına ne de dışarıdaki sözde büyük güçlere boyun eğmediği, büyük Türkiye'yi inşa yolunda taviz vermediği için düşmanlar elbette.
FETÖ ve PKK ile ABD'nin söylem ve eylemleriyle paralel siyaset üreten Beş Benzemez İttifakı'nın 24 Haziran hedefi, Cumhurbaşkanlığı seçiminden ziyade Meclis'te çoğunluğu ele geçirmek.
Ama, özellikle CHP seçmeninin SP ve İP ile aynı ittifak içinde yer almasından ne kadar rahatsız olduğunu görüyorsunuz.
Erdoğan düşmanlığı üzerinden Türkiye'ye ne olursa olsun diyenler, son kez 24 Haziran'da milletten hak ettiği cevabı sandıkta alacaktır...
İsrail ve ABD'nin Kudüs'teki katliamına dünya sessiz kalırken, Filistin halkının yanında dün olduğu gibi bugün de yarın da Türkiye olacaktır...
MENDERES'TEN ERDOĞAN'A DEMOKRASİ BAYRAĞI
14 Mayıs 1950; "Yeter Söz Milletindir" diyerek gerçek demokrasiyi ilk kez Türk milleti ile tanıştıran Demokrat Parti'nin zaferinin de yıldönümü idi.
Demokrasi şehidi merhum Başbakan Adnan Menderes'in ve onun temsil ettiği ekolün amacı; millet kavramında saklı tarihi birikime geçerlilik kazandırmak idi.
Adnan Menderes Demokrasi Platformu Başkanı Ahmet Şerif Bayındır ile Demokrasi Bayramı'nın yıldönümü dolayısıyla yaptığımız görüşmede, demokrasinin doğum günü olarak adlandırdığı günü konuştuk.
Menderes'in bugünkü siyasi temsilcisinin gerçek anlamda isminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyleyen Bayındır'ın şu sözleri dikkat çekiyor;
"14 Mayıs milli irade demektir. demokrasi demektir, sıçrayan rakamlarla 10 yılda 100 yıllık hizmet demektir.
Ezanın hürriyetine kavuşması demektir. 14 Mayıs 1950 ve Menderes anlaşılamaz ve savunulamaz ise 80'lerin Özal'ı da 2000'lerin Erdoğan'ı da anlaşılamaz ve savunulamaz.
Şanlı demokratların günümüzdeki devamı olan milletin adamı Erdoğan'ı aziz Menderes'in akıbetiyle tehdit edenler, 15 Temmuz'da sokaklarda kahraman milletimizden yedikleri tokadın devamını 24 Haziran'da sandıkta yiyeceklerdir."
DERİN SÖZ
Bin kere mazlum olmak, bir kere zalim olmaktan iyidir.. Hz. Ali
