MÜGE ANLI

MÜGE ANLI

Tarihi 21 Haziran 2010

Yeğenimi bana ver, onda ablamın kokusu var'

Mardinli Canan Alpar teyze oğlu Edip Akbulut'a verildiğinde 17 yaşındaydı. Aileler resmi nikah kıymaya gerek duymamıştı. Ne de olsa teyze çocuklarıydılar...
Edip'in ailesinin yanına yerleşti Canan… Güzel günler umuyordu ama işsizlik, Edip'in İstanbul'a gitmesini gerektirince hayalleri suya düştü. Aynı zamanda teyzesi olan kayınvalidesiyle geçinemiyorlardı.
Kız kardeşi Funda o günleri, "O teyzem olacak kadın teyzelik yapmadı ablama, sürekli dövdü. 'Çok yakın akrabayız problem olur' der içine atardı diye anlatıyor.
Yaşadıklarına dayanamayan Canan bir süre sonra Edip'in yanına İstanbul'a geldi. Bu arada hamile kaldı. "Çocuğum babasız doğmasın" diyerek resmi nikahını kıydırdı. Bu kez de karı koca arasında bebeğin cinsiyeti sorunu baş gösterdi. Funda, "Hamileyken çok çekti ablam" diyor. "Doktora gittiğimizde bebeğin cinsiyetinin kız olacağı söylenmişti. Eniştem ise 'Eğer kız doğurursan bir daha gözüme gözükmeyin' diyordu. Bir süre gizledi kızları olacağını ama sonunda enişteme anlatmak zorunda kaldı. Sürekli şiddet gördü, hakaret işitti. 'Kız dölüsün' diyerek hamileyken dövdü eniştem zavallıyı…
Kız dediler erkek oldu

Hamileliğinin 9'uncu ayında kontrol için bir kez daha gitti doktora… Hiç beklemediği bir haber aldı. Kızı değil bir oğlu olacaktı. Funda "Ablam o kadar şaşırmıştı ki… Zavallım o dayakları boşuna yemiş meğer… Yeğenimin adını Levent koydular. Ama ablamın kaderi değişmedi. Eniştem eve bakmıyordu. Kira ödenmiyordu. O erkek olsun diye çok istediği çocuğun bezini, mamasını komşular verdi. Ablam da temizliğe gidip ev kirasını ödüyordu.
Bu arada eniştem ablamı sürekli dövüyordu" diyor.
Mor Çatı'ya başvurdu

Ne nikah, ne bebek… Şiddetin boyutları gün geçtikçe artıyordu. 21 Nisan 2009'da Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı'na başvurdu Canan… Kardeşine sık sık "Artık dayanamıyorum" diyordu.
Eşiyle son tartışmasını 27 Temmuz 2009 günü yaptı.
Kavganın nedeni ev kirasının ödenmemesiydi.
Evde Funda, Levent ve komşu kızı da vardı. 10 dakika sürdü kavganın sesleri… Sonra aniden sesler kesildi… Canan'ın acı çığlığı sardı mahalleyi… Funda ablasının yanına koştu, balkon kapısı açıktı. Biricik ablasının cansız bedeni bahçedeki ağacın dibindeydi.
Edip Akbulut hakkında, kasten adam öldürmek iddiası ve müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Ailenin içi biraz olsun rahatlamıştı ki tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Mahkeme 6 yaşındaki Levent'in 18 yaşına kadar Sosyal Hizmetler'de büyümesine karar verdi. '
Yalvarıyorum enişte'

Funda şimdi Levent'i yanına alabilmek için çabalıyor. Aileler anlaşırsa hakimi ikna edebileceklerine inanan Funda "Onu bugüne kadar ben büyüttüm. Onda ablamın kokusu var.
Zaten babaannesiyle karşılıklı mahallelerde oturuyoruz. Bizde kalsa onlar da istedikleri zaman görebilirler.
Aramızda anlaşalım çocuğumuzu alalım.
Edip, ablamın ölümüne neden oldun ama yalvarıyorum. Ne olur anlaşalım onu bana versinler. Onun bana ihtiyacı var" diye eniştesine yalvarıyor. İnat
inat inat...

Ama olmadı, ikna edebilirim diye saatlerce konuştum her iki tarafla… Baba "Babaannesinde kalacak" diyor, teyze "Hayır bende…" Bu inatlaşmanın sonucunda da yüze yakın teyze, hala, amca ve dayısı olan 6 yaşındaki Levent, Sosyal Hizmetler'de büyüyor. Bize de kör inatları sevgilerinin önüne geçen bu insanlara "Pes" demek düşüyor.