Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 13 Mayıs 2018

Anneler gününüz kutlu olsun

Canım annelerimiz, sanki sözleşmiş gibi hepsi biz çocuklarına aynı şeyleri söylüyorlar.
"Yavrum, evladım terli terli soğuk su içme hasta olursun!" Dedikten hemen sonra teri çeksin diye sırtımıza havlu koyan annelerimiz...
"Hadi bakalııım bi kaşık da benim için ye! Hadi bi kaşık da baban için. Bak üzülürüz sonra." Bütün akrabaların adını saydıktan sonra biter o yemek.
"Dışarıya çıkmadan o saçlarını kurut! Evden ıslak saçlarla çıkma!" Annelerimizin evde olmasalar bile 150 kilometre uzaklıktan ıslak saçları hissetme özelliği vardır.
"Çocuğum yere oturma bak karnın ağrıyacak!" Her seferinde haklı çıkıyorlar...
"O tabak bitecek dedim sana. Akşam babana söylerim yoksa." "Ben söylemezsem kuşlar söyler..."
"Gece yatmayı sabah kalkmayı bilmezsin, uykunu alamazsan büyüyemezsin." Hadi çocuğum yatma saati geldi hadii kalk.
"Yeme çocuğum o zararlı şeyleri ben sana evde patates cips yaparım." "Anne senin yaptıkların dışarıdakiler gibi olmuyor ama..." diyemiyoruz.
"Brokoli çok sağlıklı güzel yavrum. Hadi aç ağzını uçak geliyor." Brokoli sevmeyen çocuklar derneği mi kursak!
"Vitamini kabuğunda onun benim güzel evladım.
Kabuğuyla ısırarak ye. Heh afeeriiin." Elma dediğin böyle yenir ama. Her zamanki gibi haklılar.
"Çıplak ayakla yere basma evladım! Soğuğu çekip üşüteceksin hep!" Çorap giy, çorap!
"Niye yemiyorsun bakayım yemeğini cevap ver! Sus cevap verme bana!" -Anne karar ver; cevap vereyim mi, vermeyeyim mi?
Üstüne hırka al yavrum dışarısı serin olur, üşürsün anlamazsın sen.
Ağustos ayında...

​FIKRA
Temel ormanda ağaç kesiyormuş. O sırada çevreciler de ormanda yürüyüşe çıkmışlar. Temel'i bu vaziyette görünce bir güzel pataklamışlar...
Temel üstü başı perişan halde köye dönerken, Dursun'a rastlamış.
Dursun: "Ula Temel bu ne hal böyle?" diye sormuş.
Temel de anlatmış:
- Ormanda ağaç keseydum, birden kalabaluk pir grup Doğan'ın yengesini bozmişum diye dövdü peni, halbuki ne Doğan'ı taniyruuum, ne de yengesuni...

​FIKRA
Bıçkın delikanlı yolda yürürken karşıdan üç tane kız geldiğini görür.
Onlara hava ata ata yoldan karşıdan karşıya geçmeye çalışırken, yoldan çok hızlı bir şekilde gelen araba kendisine çarpar.
Tabi delikanlı bi yanda, ayakkabıları bi yanda, ceketi bi yanda... Hemen etraftakiler telaşa kapılıp delikanlının başına gelirler. Delikanlının başına gelenler arasında hava attığı üç kız da vardır. Bunu gören delikanlı yavaşça ayağa kalkar, etrafa dağılan eşyalarını toparlar ve kendisine çarpan adama bakar ve şöyle der:
- Kardeş, al bu benim kartım. Git arabanı tamir ettir, masrafları adresime gönder.