Zira Trump, "Bundan böyle PYD'ye silah desteğinde bulunmayacağız" derken, Pentagon "PYD ile işbirliğimiz devam edecek" gibi bir açıklama yaptı. Bu iki haber gündeme gelince hiç şüphesiz herkesin kafasına aynı soru geliyor. Acaba Amerika ne yapmak istiyor? Bunlardan hangisinin doğru olduğunu sormadan edemiyoruz. Gerçi uzun süredir Amerika'nın bu tavrına şahitlik ediyoruz. Bir sürü konuda tutarsız söylem ve eylemler üretiyor. Ortadoğu'da ne yapmak istediğini bilmiyoruz. Katar konusunda Trump, Suudi Arabistan yanında pozisyon alırken ertesi gün Pentagon, Katar'a destek anlamına gelecek açıklamalar yaptı. Kuzey Irak'taki bağımsızlık referandumunda kimse Amerika'nın ne yapacağını öngöremedi.
UYUMSUZLUK DOĞAL
Halbuki Ortadoğu'da Amerika'nın çok planlı hareket ettiği ve her yaptığında bir anlam olduğuna inanılır. Derin Amerika fikri hepimizin kafasında öylesine yer etmiş ki, Amerika'nın böylesine yalpalamasını imkansız görüyoruz. Büyük bir imparatorluğun plansız ve düzensiz şekilde gitmesini beklemiyoruz. Ama gördük ki, olabiliyormuş. Amerika gibi büyük bir devlet dahi böylesine karmaşa içine düşebiliyormuş. Fakat bence burada sadece bir karmaşa yok.
Yani bir tarafın söylediğini diğer taraf yalanlıyor diyemeyiz. Aslında iki tarafın söylediği birbirinin tam da tersi değil.
Trump'ın yaptığı açıklama Soçi görüşmesi sonrasında Türkiye'yi yumuşatmaya yönelikti. Rusya ile yakınlaşan Türkiye'ye, Cenevre sürecini hatırlatıp Türkiye'yi Amerika'ya yakın tutmak için yapılmış bir telefon görüşmesiydi.
Fakat dikkat ederseniz Trump da zaten çok önemli sözler vermedi. Sadece silah verilmeyeceğini söyledi. Ama bu önemli bir taahhüt sayılmaz. Amerika zaten PYD'ye verebileceği kadar silah verdi.
Daha fazlasını vermeye gerek kalmadı.
Gerçekten işe yarar bir açıklama yapmak istiyorsa, verdiği silahları geri toplayacağını söyleyebilirdi. Ama onu da söylemedi.
Veya işbirliğini keseceğiz de demedi. Bu nedenle Pentagon'un işbirliğine devam edeceğiz açıklaması çok şaşırtıcı değil.
Bunca yatırım yaptıkları PYD'yi bir anda bırakıp gitmesini zaten beklemiyoruz.
Hele hele Suriye iç savaşı bitmeden eldeki bir orduyu durduk yere tasfiye etmek istemeyecektir. Sırf hazırlıklı bulunmak uğruna olsun, Amerika PYD ile ilişkisini sürdürecektir. Başka bir anlaşmaya varmadan PYD'yi tasfiye ederse sahadaki varlığını yitirmiş olur. Bu haliyle sahaya kendi askerini sürmek istemeyen Amerika elindeki PYD kozunu sonuna kadar kullanacaktır. Bu haliyle bakıldığında aslında Trump ile Pentagon arasında çok büyük bir uyumsuzluk örneği yok. Başka olaylarda uyumsuzluk çok daha açık bir biçimde ortaya çıkmıştı. Bu kez farklı açıklamalar gelmiş gibi görünmesine rağmen maksat hala aynı.
Türkiye'yi hem oyalamak hem de PYD'yle beraber iş yapmak temel hedef. Tabii artık Türkiye Amerika'nın yaptığı açıklamalara çok bakmıyor. Zira bütünüyle bir güven kaybı var. Kolay kolay düzeleceğini de düşünmüyoruz.
Amerika'nın ne düşündüğü ve ne dediği tabii ki önemli.
Fakat söylediklerinden çok yaptıklarına bakmak lazım.
Eğer ona bakarsak şimdilik bu PYD işinden vazgeçmesinin çok muhtemel olmadığını görürüz.
Fakat günü geldiğinde bu desteğin tükenebileceğini veya Amerika'nın daha iyi bir anlaşma için PYD'yi görmezden gelebileceğini de hiç akıldan çıkmamak lazım.
