TBMM Grup Toplantısı esnasında kendi devlet idarecileri için, "Bunlar bağırıp, çağırıyorlar ama bir şey yapamazlar" dedi. Kendi devletinin inandırıcılığını çürütmeye çalıştı. Devlet idarecilerimiz, başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, her türlü siyasi, psikolojik, diplomatik, ekonomik tedbirlerle uğraşıyorken... Gerekirse askeri müdehale ve hatta savaş yaparız derken... CHP Genel Başkanı, kendi devletinin icraatları ile adeta dalga geçiyor... Hor görüyor...
Önemsiz ve değersiz kılmak için konuşuyor.
MİLLETİNDEN NEFRET EDENLER
Memleketimizde bizlerden nefret edenler var. Sunucu kadın, Adana'da bunu bir kez daha kanıtladı. O, aslında yönetmenden değil, yönetmenin temsil ettiği değerlerden nefret ediyor. Bunlara göre Türkiye nedir ki? Bağımsız, güçlenen, Müslüman hassasiyetlerle davranan bir Türkiye Cumhuriyeti bu insanları huzursuz ve hatta rahatsız ediyor. Aslında bu ruh halinin adı var. Sömürge ülkelerinin insan tipi, istisnalar hariç, aynen böyle. Yani bunlar sömürgeci aydınlar ve insanlar.
İç dünyalarında, kendi ayakları üzerinde duramayan, bağımlı, Müslüman hassasiyetlerle davranmayan bir devlet var.
Buna inanıyor ve adeta iman ediyorlar.
Bu eziklik kendilerine öğretilmiş. Maalesef ülkemizde böyle bir insan tipi var. Kim öğretti? Nasıl bu hale geldiler? Ayrı bir yazının konusu, hatta yazı dizisi yapmak lazım. Her neyse... İddalı, tam bağımsız ve mutlak eşitlikçi bir Türkiye, bu insanları korkutuyor. Bu insanların anlayışları, dış politika başta olmak üzere hayatın her alanında kendini gösterir. Bunlara göre, Türkiye Cumhuriyeti ve aziz milletimiz kendi politikalarını oluşturamaz. Kendi başına oyun kuramaz.
BATI PUTUNA TAPIYORLAR
Yapsa bile başaramaz. İttifak, yalnızca ABD başta olmak üzere, Batı ile yapılmalıdır. Doğu, Araplar ve dünyanın geri kalanı, bunlarda alerji yapar. Hele Arap dünyası ile yakınlaşma bunları çıldırtır.
Bakmayın söylemlerine. Türk dünyasını falan da sevmezler. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz aylarda, İbn-i Haldun Üniversitesi'ndeki bir törende, ülkemizdeki çok önemli bu soruna değinmişti: "Kendi kültürünü, tarihini, ecdadını, milletini, İslam dinine ait her şeyi değersiz ve aşağıda kabul eden insanlar..." Vatan sevgisi, ulusalcılık mevzularında mangalda kül bırakmayanlar...
Bir bakıyorsunuz, Amerikanın çıkarları için çalışıyorlar. Nasıl mı? Suriye'de olanlar, Irak ve Ortadoğu için, kendi devletini, Türkiye Cumhuriyeti'ni suçlayanlar, ABD, Rusya ve AB'ye sizler burada ne arıyorsunuz bile demezler... 15 Temmuz ile ABD, AB, NATO ilişkileri hakkında tek laf etmezler.
Bunlara sığınan FETÖ mensuplarını, neden koyunlarına alıp seviştiklerinin hesabını sormazlar. FETÖ'ye düşmanmış gibi yaparlar, fakat onunla savaşan AK Parti'ye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a savaş açarlar. Yani aslında bal gibi FETÖ'cüdürler. Sonuç olarak; aslen ABD ve genelde Batı çıkarlarını savundukları halde, onlara karşıymış gibi görünürler...
