Tarihi 21 Mart 2018

İşkembeden sallayanlar

PKK'nın Afrin'de kaybetmesi ABD politikasına ağır bir darbe daha vurdu. Türkiye'nin George Orwell eserlerinden çıkmışçasına "Zeytin Dalı" adını verdiği operasyon Washington'ın Suriye'deki şaşkın rolünü de gözler önüne serdi. Dindar ve radikallerin etkin olduğu bölgede YPG, ABD'li siyasetçiler, köşe yazarları ve entelektüeller tarafından seküler ve liberal bir ekip olarak görülüyordu.
Operasyon başladığında Afrin'deki PKK'lılar yalnız olduklarını fark etti. Tarihin başka anlarında Orta Doğu'daki diğer Kürtler gibi yine ortada kalmışlardı. Elbette Türk ordusunun da yadsınamaz gücü biliniyordu. Bazı adımlar atılsa da ABD, Ankara'da operasyonu sonlandırmak için gerekecek etkiye sahip değildi. Bunu da başaramadı. Washington Merkezli düşünce kuruluşu Center for a New American Security'den Nicholas Heras "Afrin krizi ABD'li siyasetçilerin Suriye'de birden fazla işi aynı zamanda yapmasının ne kadar zor olduğunu gösteriyor. Şu anki durum işkembeden sallama politikasıdır. Bu da başarısızlığı getirdi" diyor. Evet... Washington ağır bir darbe aldı. Beyaz Saray Suriye politikasında tutarlılık ve hüner sorunu yaşıyor. Bu aşılmadığı sürece sonuçlar hep aynı olacak. Trump yönetiminin Suriye'deki savaşa dair bağlılıkları arasında derin farklar var. Trump DEAŞ'ı bombalamaktan bahsederken bazı yetkililer bölgedeki ABD varlığını güçlendirip Esad'ı istifaya zorlamayı düşünüyor. Bir başka ekip Türkiye ile yakınlaşmayı isterken, diğeri karşı çıkıyor. Bunlar arka arkaya yaşanınca, Türkiye Afrin'i çok rahat bir operasyonla alıyor. YPG de buna ağlıyor. Buraya kadar yazdıklarımın tamamı Washington Post gazetesinde yayınlandı. Gazete bir de not düşmüş haber-analizine...
"Tüm bilgileri Pentagon'daki üst düzey bir yetkiliden aldık" diye...
Evet gördüğünüz gibi onlar da sonunda Türkiye'nin gücünü damarlarında hissettiler ve PES ettiler. Satır aralarında bazı cümleleri gülerek okudum. Mesela en çok "Amerika'nın şu anki Suriye siyaseti İŞKEMBEDEN SALLAMA politikasıdır" cümlesi hoşuma gitti.
Gerçekten işkembeden sallıyorlar.
Örneğin ABD Dışişleri sözcüsü bir kızcağız var. Sürekli medya karşısına çıkıp işkembesini kullanıyor. Türk Ordusu Afrin'e girip tamamen kontrolü sağlayınca, en son çıktı "Endişeliyiz" dedi. Ne muazzam bir işkembe atışı değil mi? Girdikleri her yeri darmadağın edip, bırakın binayı taş üzerine taş bırakmadılar. Onların saldırıp, adeta son dönemlerde en büyük yıkımı yaptığı, yerin dibine soktuğu Rakka'yı Afrin ile karşılaştırın... İkisi arasında dehşet fark var. Dünyada çıkıp da kimse Amerika'ya "Endişeliyiz" demedi. Dışişlerindeki kızcağızın işkembesi rahatsız ve endişeliymiş. Lafa bak. Utanmazlığın Hürriyet Anıtı'nı yeryüzüne diktiler adeta. Dönelim tekrar Washington Post'a... Afrin'deki PKK'lıların operasyon başladığında yalnız kaldıklarını anladıklarını vurguluyor...
E bunu anlamak için operasyonun başlaması mı gerekiyor?.. Taşeronlar daima kullanılır ve en sonunda çöpe atılır. Tüm dünyada bunu bilmeyen siyasetçi, aydın, yazar, Millet yok...
Ancak teröristler koyun gibidir. Biri gider liderlerini yani çobanı satın alır...
Koyunlar çoban köpekleri eşliğinde nereye götürülürlerse orada otlamak zorundadır. Hiç sorgulamaz, "Ben neden burada otluyorum" diye...
Washington da Post'ta bana kahkaha attıran satırlar da vardı. Amerikalı siyasetçiler, entellektüeller, köşe yazarları PKK-YPG-PYD'yi bölgede en "Liberal" ekip olarak görüyormuş. Hakikaten gazetenin bu yazdığı doğruysa, hepsi salak demek... Sorry ama "SALAK" demekten başka bir söz bulamıyorum.
Çünkü PKK Marksist-Leninist bir terör örgütü... Suriye'deki uzantılarının tamamı da öyle... Amerika'da hamburgerle beslenen elit işkembeler PKK'ya "Liberal" diye bakıyorsa, orada beyin hücrelerinde hızlı ölüm yaşanıyor demektir. Allah kimseyi beyinsiz bırakmasın!