Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı'nın gezisinde son durak olan Mali'deydik.
Neredeyse tamamı Müslüman olan ülkede Fransızlar altın ve uranyum üzerinde tepiniyorlardı. İktidara gelen biraz diklense hemen güneyinde terör örgütü kurup silah yağdırıyorlardı. Bölünme noktasına gelen ülke Paris'e koşup katilinden yardım istiyor, ülke böylece madenleriyle Fransa'ya bağlanıyordu. Gezdiğimiz 4 Afrika ülkesi de Müslümandı ve aynı yöntemlerle Fransızlar tarafından yönetiliyordu. Kaldığımız tüm otellerde her yer Fransız istihbaratçısı kaynıyordu.
Garsonlar bile onlara çalışıyordu. "Aman Türkler buralarda sağlam ilişkiler kurmasın" diye çakal gibi dolaşıyorlardı.
Amerika dünyanın neresine ticarete gitse bir konuda asla taviz vermiyor. Çin'den ithalat yapacaksa gidiyor Çinli üretici firmanın fabrikalarını denetliyor. "Çocuk işçi çalıştırılıyor mu" diye. Aynını Türkiye'de de yapıyor. Eğer çocuk işçi çalıştırılıyorsa ürün almadığı gibi dünyayı ayağa kaldırıyor. "Çocuk istismarına hayır-insan hakları" diye bağırarak.
Bir fotoğraf yayınlandı geçtiğimiz günlerde... İki çocuğun elinde boylarından büyük silah vardı. PKK kampında çekilmişti o fotoğraflar. "Çocuk işçiler çalıştırılıyor" diye dünyayı ayağa kaldıran aynı Amerika bu kalleş PKK'ya komutanlık yapıyor. O PKK da küçücük çocukları dağa kaçırıyor. Ailelerinden zorla koparılan çocukların eline 5 bin TIR'la getirilen silahlar tutuşturuluyor.
Ölüm tarlalarına yollanıyor. "Çocuklar savaştırılıyor, ölüme yollanıyor.
Amerika bu işe komutanlık yapıyor.
Vicdansız katiller" diye dünyayı ayağa kaldıran var mı? Yok... Asla da olmaz.
Çünkü Batı'nın para içinde yüzmesi, halklarının refah içinde yaşaması için kendilerine her türlü hayvansal hakkı reva görür bunlar. Sadece Batı dışındakilere insan hakları argümanları ile saldırmak bu ikiyüzlü sahtekarların genlerinde çakal sürüsü gibi dolaşmaktadır. Amerika'da ciddi bir kamuoyu araştırmasının sonuçları açıklandı geçtiğimiz hafta.
7 ila 9 yaş arası gruptaki çocuklara "Siyasetçilerimize güveniyor musunuz" diye soruldu. Yüzde 86'sı "İkiyüzlü buluyoruz" diye cevapladı.
Amerika'daki her beş çocuktan birinin ÇETE üyesi olduğu açıklandı. Koca ülke liselerde katliam yapan çocuklarla sarsılıyor. Küçücük çocukların belinde silahla kovboy gibi okullara dalıp katliam yaptığı ülke Teksas'a dönüyor. Kendi çocuklarına sahip çıkmayanlar, tabii ki çocukları dağa kaçırıp ölüm makinesine çeviren terörist PKK'ya da komutanlık yapacaktır. Türk Ordusu'nun destan yazdığı son operasyonlarda 3 bine yakın PKK'lı terörist öldürülünce panik yaşayan örgüt Avrupa'dan bile çocukları kaçırmaya başladı. Uygarlığın merkezi olmakla övünen Batı başkentlerinde bu hayvanlara bırakın dur demeyi sesini çıkaran yok. Çocuklara uyuşturucu kuryeliği, gasp gibi işler yaptırarak yasadışı işlere sokuyorlar ardından "Polis sizi tespit etti" yalanıyla güya kurtarıcı olarak Kandil'e kaçırıp eğitiyorlar.
Ardından Suriye'ye götürülüp Amerikalı komutanların planları dahilinde ölüm siperlerine yollanıyorlar. Avrupa'da tam 55 aile Türk makamlarına "Ne olur çocuğumuzu PKK 'nın elinden kurtarın" diye müracaat etti. Başvuru yapamayan, korkan binlerce aile PKK'ya çocuk ihraç eden Batı başkentlerinde sindirilmiş olarak yaşıyor. Eline silah tutuşturulan çocuklara komutanlık yapan Amerikalı generallerin yargılanması gerekiyor. Ancak bunu yapacak adalet ve hukuk yeryüzünde var mı? Yok...
Gündeme getirecek Amerikalı siyasetçi var mı? Yok... Bunlar sadece ve sadece kendilerine İNSAN... Başkalarına karşı ne olduklarının da adını siz koyun. Bu ülkede BATI medeniyetinden bahsederek hayranlıklarını haykıranlar, bu alçaklığı asla gündeme getirmezler. Asla bunu konuşmazlar. Çünkü onlar sadece kendi devletlerine saldırmak üzere kodlanmış içimizdeki androidlerdir!
