Tarihi 7 Ekim 2017

Aşkın gidişi!

Sağanak yağmur altında kaçak yolcu telaşındaydı aşk, gördüm.
Dünyanın yükünü omuzlarına almış da, hızlı adımlarla ülkeyi terk etmeye hazırlanıyordu. "Nereye?" dedim, acı acı gülümsedi.
"Bana hesap mı soruyorsun?" diye diklendi.
"Asıl hesabı ben sormalıyım."
***
Hesapsız bir karşılaşmanın başında güvercinleri işaret etti.
"Mektup taşımıyorlar artık.
Bilgisayarlarınızın taşıdığı mikropları protesto ediyorlar." Sonra o garip yağmurları işaret etti.
"Yağmurlar neden deli gibi yağıyor sanıyorsun! Sizin sevgisizliğinizi işaret ederken katıla katıla ağlıyor!" Hesabın ibresini bana döndürdü.
"Bana hesap soracağınıza gidin kendinizi bulun."
***
Duygusal bir operasyonun içinde hissettim kendimi.
Hiç bu kadar asabi görmemiştim aşkı.
Kaldırdığı taşın altından çıkanları önüme koyuyordu sanki.
"Her şeyi yakıp yıktınız, aşkı canlı bırakacağınızı mı sandınız?" Utandım. O devam ediyordu.
"Konuştuğum zaman kimse beni dinlemiyor. Sustuğum zaman yumruklarınız ve sövgüye bulanmış dilleriniz konuşuyor. Adaletiniz de yok, asaletiniz de. Parmak izleriniz cinayetlerde duruyor, çiçeklerde değil." Onun hizaya soktuğu kelimelerin karşısında başımı eğmek zorunda kaldım.
***
"Ben sizin kalemlerinizde bittim, şarkılarınızda, üç paralık televizyon dizilerinizde." İsyanına devam ediyordu aşk.
"Paranın özne olduğu hayatta bittim." "Gidiyorum" dedi, duydum.
En çok ihtiyacımız olduğu bir zamanda bizi terk ediyordu aşk.
Bazı gerçekleri dile getirmekte gecikmiştik.
Saygıyı sevgiyi katletmekten fırsat bulup da.
***
"Seni nerelerde bulabiliriz?" diye sordum, gönül kırıntılarının peşine takılıp.
"İsterseniz bir dal çıtırtısında, bir bebeğin ayak parmaklarının arasında.
Ama en çok saygıda, inançta ve helal kazançta." Gözlerinin içine bakıyordum da, noktayı koydu.
"Her yerde bulabilirsiniz beni.
Yeter ki isteyin!" Ve usul usul gitti aşk.
Aynı havayı içine çekenler, birbirini çekemedikçe aşk geri gelmeyecek!

​BU SENİN ANNEN!
Magazin dünyasının cılkı çıktı.
Hayatını pespayelikle sağlayan şarkıcı kadınları el üstünde taşıyan düzen, kimilerini ağır yaralıyor.
Duyduğunu salla çamuru kalsın.
Adamın biri çıkıyor, "Benim annem bu" diyor.
İşaret edilen sanatçı, o adamın annesi olmadığını ispatlasa ne yazar.
Medya çoktan o yaftayı üzerine yapıştırdı!
"Bu senin annen!"

Mutluluk Takvimi
Kimsenin seni anlamasını bekleme.
Kalp şeklinde kurabiye yap.
Kediye kurdele tak.

Eski çamlar kaltak oldu, eski kaltaklar gazeteci!

Kader silemez
Aynı yolda
Yürüyenlerin
Ayak izlerini
Kimse bilemez
Aynı sevdada
Buluşanların
Yaşlı gözlerini

Bak hala gülümsüyor
Sevdamızın son hali
Devrilen bir treni
Yola çevirmek gibi

Bak hala gülümsüyor
Sevdamızın son hali
Evden kaçan çocukların
Geri dönmesi gibi

Hakkı YALÇIN