Ayaş forma sokuyor
Ayaş Kaplıcaları, yöreye özgü suyu ile vücudu temizliyor Kilo sorunu olanlara istediği forma kavuşma şansı tanıyor
HÜCRELERİ YENİLİYOR
Tarihin çok eski derinliklerinden bugüne kadar şifalı etkileri bilinerek insanlar tarafından kullanılan suyun sırrı sıcaklığında ve içindeki minerallerinde. Şifalı suları, vücuttaki hücreleri yenileyerek vücut direncini güçlendiriyor. İçme uru olarak kullanıldığında ise börek taşlarını düşürüyor ve idrar söktürüyor.
Binbir derde deva olan suyun radyoaktif etkisi ise kilo sorunu olanlara derman oluyor.
Kaplıca suyu soğutularak içildiğinde yağ hücrelerini eritiyor. Termal sular idrar yolları iltihabından romatizmaya, kireçlenmeden, spor sakatlıklarının tedavisine, mide, bağırsak ve karaciğer tembelliğinden safra kesesine, siyatiğe ve daha birçok hastalığa iyi geliyor. İçme ile birlikte banyo tedavisi ise, bağırsak ve mide hastalarına şifa sağlıyor.
ARAŞTIRMACILARA GÖRE AYAŞ EŞSİZ!
Kaplıca ve içmeceler 1935 yılından bu yana özel bir şirketin yönetiminde hizmet veriyor. Kaplıcanın sularını bilimsel açıdan inceleyen araştırmacılar, bu suların yalnız Türkiye'de değil, bütün Ortadoğu'da bulunmayan eşsiz bir şifa kaynağı olduğunu belirtiyor.
İÇİNİZİ TEMİZLEYİN
İçmeler, Türkiye'nin dört bir yanından yoğun ilgi görüyor. Yerleşmiş bir geleneğe göre kaplıcada 3 gün kalınması gerekiyor. Alınan banyolar ve içilen sular sayesinde yörede söylenen bir deyimle, insan yeniden zindelik kazanıp, içi dışı kalaylanmış kap gibi temiz olarak evine dönüyor. NASIL GİDİLİR?
Ayaş'taki içmecelere gitmek hiç de o kadar zor değil. Kaplıca, Ankara'ya sadece 83 kilometre uzaklıkta. Ayaş-Beypazarı asfaltına 23 kilometrelik ilk bölümden sonra sağa sapılan 3 kilometrelik yol, sizi etrafını küçük tepelerin çevirdiği ağaçlarla dolu kaplıcaya ulaştırır.