Son 16'ya kalmış olsak da; hem Türkiye'nin hem de Letonya'nın turnuvadaki gidiş kulvarını belirleyecek bir maç. Kazanmanın, kaybetmenin ötesinde, yine yeniden bir kader maçı.
Ve Letonya kazandı. Son sekize kalmak için İspanya ile pazar günü turnuvanın en önemli maçını oynayacağız.
Kazanan finale doğru devam ederken turnuvanın formda diğer takımı Slovenya da bu kulvarda.
En az Belçika maçı öncesi kadar kazanma baskısı 12 Dev Adam'ın omuzlarındaydı dün akşam. Her gün basketbolunu geliştiren ve olgunlaşma yolunda adımlar atan millilerimiz, dün akşam farklı konularda daha tercübe kazandı; geri koşu ve ikili oyunların dışındaki sayı alternatifleri.
YİNE MAÇA TUTUNDUK
İlk devrede Letonya hücum temposu ve pas hızıyla baskı kurdu.
Bu baskı alıştığımız savunmadaki "baskı"dan çok farklıydı bizim için. Letonya'nın, savunmamız yerleşmeden en fazla 12 saniye içinde sayı bulduğu geçiş hücumları ritim kazanmamızı engelledi. Biz daha çok dribbling ile zorlanarak ağırlıklı olarak dış atışlardan skor üretirken, Letonya Milli takımı yarı saha set hücumunda perdelemeden çıkışlarda kullandıkları dış atışlarla buldukları sayılarla, tam saha baskımızı yakın atışlarla cezalandırarak, momentumu hep ellerinde tutmayı başardı.
Son çeyrekte geriye düştüğümüz her maçta olduğu gibi iki dakika içinde 13-0'lık seri ile maça tutunmayı başardık. Dört dakika içinde yaptığımız 5 top kaybı Letonya'nın maçı lehine çevirmesine yardımcı oldu ve maçın bitimine 4 dakika kala 82-72 öne geçerek bu farkla maçı kazandılar.
Her dakika mücadele eden ve savaşçılıklarından gurur duyduğumuz 12 Dev Adam' ın Top 16'daki rakibi turnuvanın şampiyonluk adayı İspanya. Rakibimiz karşısında turu geçmek zor ama imkansız değil.
Zaten zorlukları yenmenin iki yolu yok mu? Haydi arkadaşlar.
Murat Özyer
