"Hristofyas hem cumhurbaşkanı, hem görüşmeci, hem Avrupa Birliği dönem başkanı, hem de cumhurbaşkanı adayı olacak. Dolayısıyla bu şartlarda görüşmenin bir sonuç vermeyeceğini herhalde anlatmama gerek yoktur."
Rum tarafının dünya tarafından tanınan bir devlet olarak "tuzunun kuru" olduğunu, herhangi bir anlaşmaya ihtiyacı olmadığı için müzakereleri uzatarak, kendi lehine olan statükonun devamını sağlama düşüncesinden bir an bile kurtulmadığını belirten Eroğlu, "Anlaşma olmadığı takdirde elbette bizim de düşüncelerimiz, yapmamız gereken hususlar vardır. Onları da yine halkımızla ve parlamentoyla paylaşacağız" diye konuştu.
Rum tarafının uzlaşmazlığının artık anlaşılması gerektiğini vurgulayan Eroğlu, "48 yıldan beri müzakerelerde bir yere varamadığımız gibi bundan sonra da bu şartlarda; Rum'un her bakımdan önünün açık olduğu bu zamanda kolay olmadığını, hatta mümkün olmadığını söylemek kabildir" ifadeSini kullandı.
-CUMHURBAŞKANI BAŞDANIŞMANI HÜRMÜZLÜ'YÜ KABUL ETTİ-
Bu arada Cumhurbaşkanı Eroğlu, konferans vermek amacıyla KKTC'ye gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Başdanışmanı Erşat Hürmüzlü'yü kabul etti.
Erşat Hürmüzlü kabulde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün selamını Eroğlu'na iletti. Hürmüzlü, Kıbrıs davasının öz meseleleri olduğunu, tüm Türk halkının da konuya böyle baktığını kaydetti ve Kıbrıs davasının sadece Türklük değil, insaniyet namına da önemli olduğunu vurguladı.
Kıbrıslı Türk ve Rumların paylaşım kültürünü iyi öğrenmesi gerektiğini ifade eden Hürmüzlü, Rum tarafında şu anda paylaşıma yaklaşım kültürü göremediklerini kaydetti. Herkesin, gelecek nesillerin haklarının da korunacağı adil bir sisteme yönelmiş olması halinde konuların çözülebileceğini belirten Hürmüzlü, Türk tarafının hep çok olumlu adımlar attığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu da Hürmüzlü'nün nezaket ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve Hürmüzlü'nün eski bir dostu ve çok değerli bir şahsiyet olduğunu belirtti. Eroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e selam ve sevgilerini de iletti.
Kıbrıs sorununun artık çok uzadığını, sadece Kıbrıslı Türklerinin davası olmaktan çıktığını kaydeden Eroğlu, Kıbrıs'ın Anavatan Türkiye'nin de ulusal bir davası olduğunu, değişlik devletlerin de KKTC'ye ilgisinin olduğunu anlattı.
