Depremden 12 yıl sonra gerçek ortaya çıktı

Marmara depreminde sarsıntı yeryüzünde hissedilmeden 44 dakika önce fayların kaymaya başladığı ve sismik gürültü çıktığı belirlendi. Bu da erken uyarı umudu olarak yorumlandı.

Giriş Tarihi 19 Şubat 2011, 00:00 Güncelleme 19 Şubat 2011, 09:48
Depremden 12 yıl sonra gerçek ortaya çıktı

İÇİNDEKİLER

Milliyet'in haberine göre, 17 Ağustos 1999 depremini inceleyen Türk ve Fransız deprem bilimcileri, bu araştırma sayesinde büyük depremlerin önceden tahmin edilmesini sağlayacak bir erken uyarı sistemi geliştirebileceklerini açıkladı. Araştırmacılar, Marmara depreminde fayların, sarsıntı yeryüzünde hissedilmeden 44 dakika önce kaymaya başladığını ve sismik gürültünün çıktığını ortaya koydu. Bu bulgular sayesinde, büyük depremleri önceden tahmin edecek bir uyarı sistemi geliştirilebilecek.

Büyük depremlerin yalnızca yüzde 40'ı öncü şokların ardından meydana geliyor. Dahası bu öncü şokları olağan yer sarsıntılarından ayırdedecek bulguların henüz keşfedilememesi nedeniyle büyük depremleri önceden uyaracak sistemler geliştirilemiyor. Fransız ve Türk bilim insanlarının Science dergisinde yayımlanan araştırması bu konudaki ilk somut bilgileri ortaya koydu.

44 dakikada kaydı

Fransa'nın Joseph Fourier Üniversitesi'nden Michel Bouchon ile Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'nden araştırmacılar, 1999 Marmara depremi öncesi kayıtları ele alarak faylar arasındaki kayma dinamiklerini inceledi. Bouchon, Marmara depremini, rasathanenin fay hattına yakın olması nedeniyle bugüne kadar en iyi kaydedilmiş büyük şiddetli deprem olduğu için seçtiklerini belirtti.

Depremden önce ve sonra kaydedilen bilgileri inceleyen araştırmacılar, fay hattının kırılmaya başladığı noktanın yakınlarında uzun süreli bir sismik sinyal olduğunu fark ettiler. Buna göre, Marmara depremi başlamadan önce faylar 44 dakika boyunca yavaşça kayarak dengesizleşti. Bu sırada ivmeli bir biçimde artan sismik patlama yaşandı ve düşük frekanslı sismik gürültü yükseldi. Kayma süreci başta ağırken, depreme iki dakika kala şiddetlendi.

İlk kez tespit


Araştırmacılar, erken uyarı sistemi için kilit öneme sahip olan çekirdeklenme evresi hakkında ilk somut bilgilerin elde edildiğini söylediler. Çekirdeklenme evresinde fayların önce yavaşça kayarak dengelerini kaybediyor ve yüzeyde ilk çatlama başlıyor. Bu ilk çatlağın yarattığı sismik etkinin pratikte tespit edilip edilemeyeceği ve ne kadar sürdüğü bugüne kadar bilinmemekteydi.

Büyük depremlere karşı erken uyarı sistemleri geliştirmeyi amaçlayan araştırmacılar, diğer büyük depremlerin de analiz ederek benzer sinyallerin olup olmadığının araştıracak. Bouchon "Yeni bulgular, deprem bilimcilerini depremlerden önce bu tarz sinyanlerin bulunabileceği konusunda cesaretlendirdi. Deprem bilimciler deprem öncesindeki erken çekirdeklenme evresinden bulgu elde etme konusunda ümidini kesmişti" diye konuştu.

Dr. Kalafat: Önceden tahmin yorumu yanlışFransız bilim adamlarının yaptığı bir araştırma sonucunun, 1999 Marmara Depremi'nden 45 dakika önce küçük sarsıntıların felaketi haber verdiği şeklinde yorumlanması, depremin önceden tahmini konusunda tartışma yarattı.

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Ensitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, araştırma sonucunun depremin önceden tahmin edibileceği şeklinde yorumlanamayacağını belirterek, şunları söyledi:

"Deprem oluş düzenleri her tektonik yapı için farklıdır. Dolayısıyla bazı depremlerde ön şok aktivitesi olabilir. Burada tabi 17 Ağustos depremi öncesinde birkaç tane çok küçük mikro düzeyde deprem vardır. Ama Michel Bouchon bunu dikkat ederseniz yaklaşık 11 yıl sonra söyleyebiliyor. 11 yıl sonra biz de kayıtlara göre bu tür yorumlar yapabiliriz. Fakat bu şu demek değildir. Bundan sonraki depremlerde aynı şeyler görülebilir şeklinde mantık yürütemeyiz. Örneğin buna en güzel örnek 1995 Dinar depremidir. Dinar depreminin 1 hafta öncesinde önemli büyüklüklerde deprem aktivitesi oldu ve ondan sonra ana şok oldu ve sonra artçılar oldu. Ama ağırlıklı olarak bu kadar büyük deprem öncesinde küçük kırılmalar büyük deprem olacağını bize söylemez. Gün olur bizim bir saat içerisinde 150 tane deprem aldığımız yerler vardır. Eğer buna bakarsak her küçük kırılmadan sonra alarm vermemiz lazım."