Bunlardan birisi, birikmiş borçların faizlerinin silinerek taksitle ödenmesini sağlayan barış yasası oldu. Önümüzdeki dönemde çıkacak bu yasanın getireceği avantajlardan İzmirli esnaf da yararlanacak. Öte yandan KOSGEB'in vereceği kredileri küçük esnafa yaygınlaştıracak olması da, zor günler yaşayan esnafın umudu oluyor. İzmir'in kamu yatırımları konusunda hak ettiği desteği alamadığını söyleyen Mutlu, bunun sıkıntısını esnafın da çektiğini ifade ediyor. Mutlu, şöyle devam ediyor: "Altyapı yatırımlarının gerçekleştirilmesi yeni istihdam olanakları sağlayacak, kentteki işsizlik oranının ciddi şekilde düşmesine vesile olacaktır. Aynı şekilde, İzmir ekonomisinin sürdürülebilir büyümesi de yapılacak yatırımların kalitesine ve zenginliğine bağlı olacaktır." İzmir'in insan kaynağı başta olmak üzere turizm, tarih ve doğal yapı gibi birçok konuda avantajları bulunduğunu anlatan Zekeriya Mutlu da İzmir'deki işsizlik sorununu aşırı göçe bağlıyor. Mutlu, İzmir menşeili çok sayıda firmanın merkezlerini İstanbul'a taşıması ya da fabrika veya üretim tesislerini Manisa gibi daha uygun teşvik olanakları bulunan yakın illere kurmasının da kentte her kesimi üzdüğünü hatırlatıyor.
ÖNCELİK EKONOMİ OLMALI
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu, önerilerini de şöyle özetliyor: "Ekonomi öncelikli olmalı. Yöneticiler ile esnaf temsilcilerinin bir araya geleceği samimi platformlar oluşturulmalı. Üretim maliyetleri düşürülmeli. Türkiye'de akaryakıt, elektrik gibi üretim girdileri oldukça pahalı Özellikle akaryakıta gelen son zamlar, mal ve hizmet üreten kesimlerin belini iyice bükmüş durumda. Üretime ivme kazandırılması için önce girdi maliyetleri düşürülmeli. Yerli malı özendirilmeli, Türk malını tercih etmek bir inisiyatif, seçenek değil, mecburiyet olmalı. Yerli malının tercih edilmesi, genel üretim ve istihdamı destekleyecek bir unsur olacaktır. Kayıtdışıyla mücadeleye daha fazla önem verilmeli, mükellef tabanı genişletilmeli.