Tarihi 16 Şubat 2021

Mendil!

KAR kendi halinde çiseliyordu. Adamın biri geldi mahallenin orta yerine mendil açtı, ilk rüzgarda mendil adamdan kaçtı. Adam mendilini yakaladı yeniden açtı.
Adamın mendili eliydi, adam belki de deliydi.
Böyle adamların ilginç yanları olduğu için izlemeye başladım.
Üzerinde "üşüyorum" diye bas bas bağıran giysileri vardı da sokaktaki kediler de kaçtı adamdan.
Adam kedilerden açtı.

***

Mahalledeki çocuklar küçük kar topları yapıp birbirine atıyordu o sıra, bazıları gelip şefkatle adama baktı.
Adam tulumunu çıkarıyordu çaresizliğin.
Kullandığı kirli maskesini bile yere atanların bol olduğu bir şehirde adamın mendili mahalledeki insanların gözünün içine bakıyordu.
Yanına gittim adam bana baktı, bir ters bir düz baktı.
Biraz öksüz baktı.

***

Hava soğuktu iliklerine işliyordu insanın, adamın hayatı burnundan aktı.
Mendil adamın burnundan çok başkalarının eline muhtaçtı.
İnsanlara el uzatmak her insanın boynunun borcudur.
Hayat bir sinemaysa bu görüntünün sebepsiz olmadığını düşündüm.
"Buyurun" dedim borcumu adama uzattım, adamın gözünde güneş açtı.
O sırada kar topluyordu bulutlar. Şerefsizlik platolarına müşteri topluyordu sistemin böcekleri.

***

Birkaç saat önce bir dizi yıldızı, marka giysileri için televizyonlarda dakikalarca haber olmuştu da "içi boş cümlelerle" konuşmak sanat sayılıyordu artık. Ekranlar ahlaksızlığı dölleyenlerin saflarındaydı.
Mendil açıp yardım dilenen insanlar, sırf nafaka almak için zengin bir züppeyle gecelik ilişkiye giren ucuz şöhretlerden bin kere onurluydu da sadece kötülerin kazandığı bir dünyada adamın mendilinin çıkardığı ses kimin umurundaydı?
Devir değişmişti artık, "elime düştün" duygusu el uzatmaktan itibarlıydı.

***

"Biraz daha bekleyin" dedim adama "belki başkaları da gelir." Çocukluğumda içi etlerle dolu tencereleri özlerdim, şimdi iyiliğe açılan pencereleri özlüyordum.
O sırada kadının biri pencereyi açtı ama oralı olmadı.
Çocuklarını dışarıda oynamaya çıkarmış büyük adamlar adamın yanından umarsızca geçti.
Sefil bir hayatla gamsız hayatın buluşması böyle oluyordu da ne yazık ki artık herkes görmek istediği manzaraya bakıyordu.
Oysa böyle insanların bıraktığı işaretler vardı manzaraların içinde.
Bazen sözcüklerle kapanırdı acılar bazen yüreğimizle.

***

Adam üşüyordu da belli etmemeye çalışıyordu, bunun açıklaması aynıydı.
Her bakışta her dilde.
Evdeki kabanlarımdan birini alıp adama vermek için eve doğru hızlı adımlarla yürüdüm.
Kabanla geri döndüğümde adam da yoktu mendil de.