Tarihi 30 Aralık 2020

Tencere!

YÜREKLİ insanların verdiği mücadeleyi karşılıksız bırakmayalım.
Sağlık çalışanlarından bahsediyorum, virüse karşı canlarını ortaya koyanlardan.
Bir arkadaşıma; "kendi sorumluluğunu bile reddedenlerin tedavisine gönül verenlere bizler de yılın ilk alkışlarını gönderelim" dedim.
"Nasıl olacak?" diye sordu.
"Sen gönülden alkışla yeter. Onlar duyar" dedim.
"Sen yeter ki gönlünden alkışla!"

***

İnsanların bu virüsten sonra değişeceklerini ummuştum, daha insani ve vicdanlı olacaklarını. Ama bakıyorum da bencillik toplumun kanına karışmış.
Birçokları "ne yapalım yani" diyor, "gemisini kurtaran kaptan!" Bazılarında evrensel ruh yok "müstakil ruh" var.
Onlar bal tutan parmağını yalıyor.

***

Virüs döneminde bile güzel olan her şey azaldı, sevgiler saygılar ve merhamet gibi.
Bizim yazdıklarımız popüler hayatın içinde hükümsüz.
İyi insan olmak: enayi masalı.
Bazılarını ekranda izliyorum da kurdukları cümleler bile kan kokuyor.
Bir ülkede eleştiri karşılığını alamıyorsa; düşünce israfıdır!
Ama bilinmesi gereken tek şey; ölüme alıştıran bir yerdir Araf!
"Yaşamak ne taraf?" diye sormaya gerek duyulmayan.

***

Kötülüğün keşfi insanlığın tarihi kadar eskidir.
Bir bardak çayı zevk edinirken, iyi insanların teselli şeklidir avunmak; "Allah bugünlerimizi aratmasın." Gözleri paradan başka bir şey görmeyenlerin beklentisidir ihtiras;
"daha yok mu?" Kimseye elini uzatmayan zenginlerden de olsan, yatların katların da olsa virüste aynı havayı kokladık.
Defansa birlikte çekildik!
Hayatın öyle gerçekleri vardır ki gün gelir dümeni kırmaya para da yetmez olur!

***

İnsanlar ölürken sadece mali kayıplarını düşünenlere, ellerindeki imkanların zerresini insanlık için harcamayanlara bu virüsten kalan en anlamlı gerçek, "tenceren altın olsa da kaynattığın suyun buharı değişmez!" Bencil zenginlerin o tencerede kuzu gerdanla bulamadığı mutluluğu, onurlu yoksullar patates haşlayarak bulur.

ULAŞIM
Kadının biri haram zengini bir adamdan çocuk yapıp işini gücünü bıraktı ve her ay aldığı kirli parayla istediği hayatı sürüyor.
Ama o kadın kim bilir kaç genç kıza ilham verdi de o genç kızlar da böyle zengin züppelerin izini sürüyor.
Böyle kadınların kolayca şöhrete ulaştığı yerde aradığımız asalete ve sorumluluğa ulaşılamıyor.

MUTLULUK TAKVİMİ
Kedilerin olmadığı yerde kuşlara yem at.
Çocuklara tutacağın sözleri ver.
Fotoğraf çek.
Savurgan olma.

Bir büyük sevdaydı
Yaşadığımız
En aksi umutları
Yarınlara taşırdık
Taksi mesafesiydi
Ayrılığımız
Akşam kavga eder
Sabaha barışırdık
Bu sevda nöbetleri
Gün gelince bitiyor
İnsan göz göre göre
Kendini aldatıyor
Unuttuk yeminleri
Biz sevmekten yorulduk
Bu sarhoş denizlerde
Balıklara yem olduk
Hakkı YALÇIN