Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 26 Ağustos 2020

Alman hesabı!

Kzamandır AKDENİZ'İ yazıyorum. Takip edenler bilecektir. Mavi sularda tansiyon böyle fırlamamışken, Türk gemilerinin alan genişleteceğini, birilerinin de buna karşı çıkacağını defalarca ayrıntılarla yazdım. Kıbrıs'ı da hemen hemen her yazıya ekledim.
"PARANIN MERKEZİ olacak" diye de not düştüm.
ABD'nin en önemli ailelerinden Rockefeller, gelip 2014'lerde ortada fol yok yumurta yokken AKDENİZ'i istedi. Akdeniz'de TÜRK-ABD ortaklığını talep etti. Değişik gerekçelerle olmadı. Dengeler yerli yerine oturmadığı için ANKARA bunu kabul etmedi.
Ne onlar ne de diğer ülkeler Türkiye ile AKDENİZ'de ortaklık istemekten vazgeçti.
AKDENİZ gaz ve petrol zenginliğinin yanı sıra AFRİKA'nın denizlere ve Avrupa'ya açılan kapısıydı.
Mücevher kadar değerliydi.
Herkes burada söz sahibi olmak istiyordu. Türkiye bunu bildiği için gittiği LİBYA'da altın değerinde mevzi kazandı.
Bunu da bileğinin gücüyle yaptı.
Hala birileri LİBYA kartını anlamış değil. Oysa ABD dahil Almanya-İngiltere-Çin-Rusya- Japonya gibi büyük ülkeler bir şekilde AKDENİZ'de olmak zorunda. Herkes buna göre hamle yapmakta... YAPACAK DA...
Şimdi önemli bir oyuncudan gidelim... ALMANYA'dan...
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, YUNANİSTAN ve TÜRKİYE'yi ziyaret ediyor.
Son günlerde iki ülke arasındaki gerginliği azaltmak ve Avrupa ile Türkiye arasındaki gerginliği bitirmek için. SÖYLENEN BU! Peki gerçek ne?
Bill Gates'i bile takip etseniz AVRUPA BİRLİĞİ'nin çökeceğini, dağılacağını zayıflayacağını görürsünüz.
ABD'de bunu dile getiren çok isim var. Avrupa'dan da aynı frekansta sesler yükselmekte.
ABD büyük politikada AVRUPA BİRLİĞİ ile ÇİN'i durdurmak ve kontrol etmek istemekte. KUZEY AKIM'a da bu nedenle şiddetle itiraz ettiğini geçenlerde yazdım.
CIA'nın patronu Gina Haspel ile Alman İstihbarat Başkanı Bruno Kahl'ın yaptığı tartışmayı aktarmıştım. Herkes kendi alanını genişletme derdinde.
Ve sık sık yazdığım gibi herkes TÜRKİYE'ye gelecek, kapıyı çalacak... Çünkü AKDENİZ'e en büyük kara sınırı olan ülke TÜRKİYE. Bunu bildiğiniz zaman Ankara'nın bölgedeki etkisini de üzerine koyarsanız kapıya kimlerin geleceğini tahmin etmek zor değil...
Açalım...
Şunu bilelim!
Almanya, yeni döneme hazırlanırken ABD ile içte ve dışta çatışacağını biliyor.
Alman ekonomisi çok ama çok güçlü olsa da Amerika Birleşik Devletleri'ne bağımlı.
Şimdi Almanya, yeni dönemde Akdeniz'de olmak zorunda.
O nedenle Akdeniz'e kıyısı olan her ülke ile çalışmak istiyor. Finalde ise seçimi Berlin yapacak. Türkiye ile Yunanistan, Türkiye ile Fransa arasında yaşanan gerilime karşı Almanya özel ara bulucu olmak istiyor. Almanya, Schuman Planı ile aslında en büyük kazanan olmak istiyor. Heiko Maas da bunun için yollarda...
Peki Schuman Planı nedir?
1950 yılında her şey çok ama çok kötüydü. Schuman Planı'na göre, Avrupa'da bir barışın kurulabilmesi için Fransa ve Almanya arasında yüzyıllardır süregelen gerilimin bitmesi gerekiyordu. Bunun yolu ise söz konusu plan doğrultusunda ortak kömür ve çelik üretimini sağlamak ve bu örgütlenmeyi, tüm Avrupa devletlerinin katılımına açık tutmaktı. Aslında bunun arkasındaki motivasyon, ABD'nin gelip AVRUPA'ya çökmesiydi. İKİNCİ BÜYÜK SAVAŞTAN sonra PATRON olarak sahne almasıydı. Bu hamle AVRUPA BİRLİĞİ'ni doğuran ana motivasyondu.
İşte Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerilime, Almanya bu yöntem ile çözüm bulmak istiyor.
Doğu Akdeniz'de Türkiye- Yunanistan ortaklığında Almanya da kazanacak.
Türkiye ile Yunanistan "Kazan kazan" formülü ile mutlu olacak. Tabii ki bu plan Berlin'de yapıldı. Türkiye bu plana şimdilik yanaşmıyor.
Bunun üzerine ALMANYA da ekonomi kartını masaya getirip TURİZMDEN İHRACATA kadar Türkiye'yi sıkıştırıyor.
Amaç Ankara'ya Schuman Planı'nı kabul ettirmek...
Almanya'nın gizli gündemi bu...
Eğer Türkiye Akdeniz konusunda Schuman Planı ve Almanya'nın bazı taleplerini kabul ederse, Berlin Türkiye'de yatırım yapacak. Kapalı kapılar ardında bu sözü verecekler.
Akdeniz'de Berlin ile Ankara ortak olursa, Türkiye'ye ciddi bir döviz girdisi olacak. Covid-19 ile zirve yapan Türkiye karşıtlığı da büyük planın bir yansımasıydı. Çünkü Akdeniz planı Almanya'nın 5 yıldır üzerine titrediği bir çalışma. Bir de madalyonun diğer yüzü var...
Türkiye, Almanya ile ortaklık yaparsa bu kez ABD'nin direk hedefi olacak. Ancak Almanya, ikili farklı ittifaklarla Türkiye'nin bu zor günleri aşacağına inanıyor. Çünkü Almanya, Çin ve Rusya ile de ciddi görüşmeler yapıyor.
Önümüzdeki günlerde Akdeniz daha da ısınacak. ABD, Türkiye ile Yunanistan'ın bir kıvılcımla çatışmaya girmesini düşünüyor. Tabii ki bu plan ne kadar gerçekçi olur önümüzdeki günlerde göreceğiz. Ancak Amerika Birleşik Devletleri'nde bir güç, Türkiye ile Yunanistan'ı savaşa sokmak istiyor. Hem de önemli bir güç. Eğer bu olursa, Almanya'nın tüm planları Akdeniz'e gömülür. Savaş Washington'u kurtaracak yani!
Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier, geçen ay Volkswagen, BMW ve Daimler Grubu CEO'ları ile bir görüşme yaptı. Akdeniz'de Alman devletinin kararının başarı ile uygulanması halinde bazı yatırımların farklı ülkelere kaydırılacağını söyledi. Bu konuda hepsinden destek istedi. İçlerinde birçok markayı barındıran şirketlerin CEO'ları bu karara destek vereceklerini söyledi. Şimdi Almanya'nın devlet kararında tüm şirketlerin nasıl rol alacağını göreceğiz.
Alman devleti bir karar verirse, şirketler de yüzde 100 olarak bu kararın arkasında duruyor. Şimdi 3 dev şirketin CEO'su, Türkiye ve Yunanistan'a yatırım yapmayı kabul ederse bu Almanya'nın bölgede anlaşma sağladığının kanıtıdır. Yakın zamanda bu gelişmeler, bize çok önemli detaylar sunacak.
Akdeniz hep önemliydi.
Bugün çok daha önemli. Ancak araştırmalar gösteriyor ki, gelecek yıllarda Akdeniz çok ama çok daha değerli olacak.
AK PARTİ-MHP karşısındaki ittifaka yeni oyuncuların katılmasını aynı dili kullanmaları ve aynı hedefe kilitlenmelerini de bu açıdan okumalısınız.
Türkiye'nin en değerli yanı, DÜNYA ÜZERİNDEKİ konumudur. Bu konumu kiminle kullanacağı KÜRESEL DENGEYİ belirleyecektir.
Olay sandığınızdan çok daha büyük... Konuşulanları asla ve kat'a sadece iç siyaset olarak görmeyin...
Mücadele büyük...