Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 8 Ocak 2020

YPG nerede

İRANLI General Kasım Süleymani'nin öldürülmesi hala konuşulan konuların başında gelmekte. Sonuçta CIA BAŞKANI'nın tasfiye edilmesi gibi bir olay. İki günde kimse unutmaz, unutamaz. İRAN da zaten vereceği cevap için hazırlık yapmakta. Neler olacak, yaşayıp göreceğiz... Ama belli ki hem ABD açısından hem İRAN açısından ORTADOĞU artık eskisi gibi olmayacak. Haliyle bizim merkezinde olduğumuz bir coğrafya tekrar sallanacak. En akıllı olan en az etkilenecektir...
ABD'nin daha önce de yazdığım gibi İRAN'ı vurma ihtimali var mı?
VAR! Bildiğimiz, alıştığımız, klasik SAVAŞ olmaz ama Süleymani'nin öldürülmesi bile yeni sistem savaşın bir cephesi. Bunun devam etme ihtimali fazla! Irak için de aynı şey geçerli. Özellikle ÇİN ile yan yana durma kararlılığı gösterdikleri sürece İKİ ÜLKE NET HEDEFTİR. İran'ın NÜKLEER çalışmaları hep bahaneydi!
Amaç İRAN ile ÇİN'in irtibatını kesmekti. Irak şimdi ÇİN ile yüksek volümlü anlaşma için start verdi. Bakalım neler olacak.
Karışıklığın artacağını görmek çok zor olmasa gerek...
Daha önce yazdığım gibi TANSİYON artarsa YPG'ye görev düşer mi? Bence üzerinde durulması gereken sorulardan biri de bu... BİNLERCE TIR SİLAH VE EĞİTİLEN O KADAR TERÖRİST NEREDE KULLANILACAK...
Günü geldiğinde İRAN'da görev almak için de eğitiliyor olmasınlar! Tıpkı DEAŞ gibi...
Düşünelim bakalım...
Süleymani'den devam edelim...
ABD eski başkanları Bill Clinton, George W. Bush ve Barack Obama döneminde CIA, 19 kez Kasım Süleymani'nin infazı için zemin hazırladı. Ancak 3 başkan da buna karşı çıktı.
Süleymani yeni bir konu değildi yani...
Peki ABD Başkanları neden karşı çıktı? SORU BU!
Çünkü Ortadoğu'da Şii hareketin güçlenmesi gerekiyordu. Sünni-Şii gerilimi için Kasım Süleymani çok ama çok önemliydi. DEAŞ adlı örgütün kurulması için Şii milislerin güçlenmesi gerekiyordu.
3 Başkan da Süleymani'nin güçlenmesi gerektiğini biliyordu.
Hazırlanan raporların önce Beyaz Saray'a ardından Pentagon'a gittiğini görüyorduk. Şİİ MİLİSLER ve DEAŞ...
Tez anti-tez iç içe...
Ancak Başkan Trump'la işler değişti. Trump kendi bildiği yoldan gitmek istedikçe çatışma arttı, savaşa dönüştü...
Trump gücünü çoğaltarak gidince PENTAGON ve CIA bundan büyük rahatsızlık duydu.
Pentagon ve CIA'ye yakın 29 kişi Trump tarafından görevden alındı. McMaster ve John Bolton, bunların içinde en güçlü olanlarıydı. Ancak Trump onları da görevden aldı. Pentagon da Beyaz Saray'ın tüm çalışmalarını önceden öğrenecek bir ağ kurdu.
Trump bunu öğrendi ancak 5 kişilik bir ekip olduğunu tahmin ettiği bu grubu açığa çıkaramadı ve tasfiye edemedi. Dolayısıyla PENTAGON'u yönlendirme şansını yakalayamadı! Bunu Kasım Süleymani suikastında çok açık net olarak gördük...
Pentagon, Irak Başbakanı Abdul Mehdi'den Kasım Süleymani ile görüşme yapmasını istedi.
"Acele" dedi... Mehdi de kabul etti. Bu olayda ne kadar tuhaflık olduğunu anlamak zor değil. Pentagon, Mehdi'ye, "Süleymani ile görüş, Şam'da yaptığı toplantılarda masaya getirdiği Amerikan üsleriyle ilgili planlarından vazgeçsin" diyordu. Mehdi de bu konuda Süleymani'yi ikna edeceğine dair söz veriyordu.
Fazla değil 2 yıl önce Pentagon da (emekli Amerikalı generaller) Süleymani ile bir toplantı yapmıştı. Hatta o toplantıda YPG'ye eğitim veren 2 Rus general de vardı. Toplantının yapıldığı yer ise İdlib'di. Herkes birbirini tanıyor ve biliyordu yani...
Saklı gizli bir durum da yoktu.
Pentagon'un ACİL İSTEĞİ üzerine Mehdi, Süleymani ile görüştü ve toplantıyı organize etti.
Saat de ayarlandı. Süleymani'nin geçiş güzergahında da saldırı yapıldı ve plan başarıyla tamamlandı.
MEHDİ BİLMEDEN, İSTEMEDEN ABD'nin suç ortağı oluverdi.
Bu kızgınlıkla ve üzüntüyle ÇİN İLE BÜYÜK İŞLER YAPMAYA SOYUNDU.
Bundan sonrası ne olacak?
Birçok ülke konum belirleme modunu açtı. İngiltere, Fransa, İtalya, Rusya, Türkiye bu konuda en önemli ülkeler.
Trump defalarca bölgede asker bırakmayacağını söyledi.
Pentagon dün noktayı koydu:
TEK BİR ASKER BİLE GERİ GELMEYECEK! Durum böyle olunca ve Trump'ın Süleymani suikastı ile bilgisinin olmadığı anlaşılınca her ülke OYUNUN DEĞİŞTİĞİNİ GÖRDÜ.
Şimdi Süleymani sonrası İran'la yan yana olmak büyük risk. Çünkü 11 Eylül sonrası gibi bir durum söz konusu. İran'la ortaklık yapmak isteyenler, Amerika Birleşik Devletleri tarafından 'düşman' ilan edilecek.
Pentagon, Süleymani'nin ölüm emrini verirken, sonrasını elbette düşündü. Daha doğrusu silah lobisi bunun kararını verdi. Silah lobisinin Süleymani kararı, Yeni Dünya Düzeni için gerekli miydi?
Evet kesinlikle.
Çünkü Akdeniz merkezli Yeni Dünya Düzeni, Çin ekseninin güçlenmesi nedeniyle kurulamadı.
Çin ne kadar sessiz kalsa da İran'la hep ortaklık yapıyordu.
Şimdi İran, Çin'den güçlü bir destek bekliyor. Aynı şekilde Rusya'dan da... Ancak hala güçlü bir destek yok. İran, tek başına ABD ile karşı karşıya gelemez. Çin ve Rusya'nın İran'ın yanında olduğu mesajı gelseydi, bu oluşuma kısa sürede 10'un üzerinde ülkeden destek gelecekti.
Dışişleri Bakanı Wang Yi, İran'a, "Yapıcı bir yol izleyin" dedi. Bu açık şekilde "Biz ABD ile karşı karşıya gelmek istemiyoruz. Bu konuda bizsiz bir çözüm arayın" anlamına geliyordu.
Pekin'in en stratejik eğitim kurumu Renmin Üniversitesi'nde görevli Profesör Shi Yinhong (Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in en güvendiği kişi), "Çin asla Trump'ı kışkırtacak bir adım atmayacak.
Ancak Rusya ile olan ilişkisini de İran'ın karşısında olarak bozmayacak. Yani Çin bu konuda İran'ın isteklerine asla olumlu cevap vermeyecek" dedi.
İran eğer ABD'ye misilleme yapmazsa, bu kez uluslararası arenada sıradanlaşacak. Ancak bir misilleme sonrası ABD'nin sert karşılığı İran'ı daha da zor durumda bırakabilir. O nedenle ABD, Süleymani kozunu kullanarak infazı gerçekleştirdi.
Oyunu da gizli yapmadı. Açık şekilde ülkenin en sevilen isimlerinden birini öldürdü.
Görünen o ki Rusya ve Çin İRAN'ın sonuna kadar arkasında duramayacak! ABD içinden Trump'a rağmen yükselen SİLAH RÜZGARI belli ki başkentleri tedirgin etmiş... İran'ın yalnızlığı da dengelerin tamamen değişmesi anlamına gelmektedir! ABD, İran'ın olası cevabına önceden gözdağı vermek için IRAK'a yüklenir mi? Başbakan Mehdi'yi ikinci kez zora sokar mı? İhtimal dışı değil... Peki İran'ın canını yakmak isteyecekse karşı bir hamle bekler mi? Asla beklemez, o bahaneyi bulur üzerine biner...
Ama şu an için önemli olan ÇİN'in kendisini geri çekmesidir...
Kavgada olmamasıdır! Önemlidir.
İran'ın başına gelenler ve gelmesi muhtemel olanların nedeni Çin'in kuracağı dünyaya inanması ve destek olmasıdır... Bu pencereden bakmak gerçeği sağlıklı olarak görmek anlamına gelmektedir...