Zaten henüz ABD içinde sağlanan uzlaşmanın neleri kapsadığını bilmiyoruz. Sadece Trump şu an için görevinin başında...
Ne aldı ne verdi bilemiyoruz...
Yakında ortaya çıkacaktır. Ama ortaya çıkanlar da var!
Gelin işin içinde bizim de olduğumuz rüzgarlara bakalım...
Öncelikle DOLAR operasyonu daha başlamadı. Adamların kafasında çok daha şiddetli bir şekilde gelmek var. Ancak Türkiye akıllıca bir hamle ile beklemedikleri yerden vurdu!
Hiç alışkın değillerdi. Ama yakalandılar. Sobelendiler.
Ancak bu adamlar DOLAR ile gelmek için her yolu ama her yolu deneyecekler. Hazırlıkları zaten ortada! Gizli saklı bir şey de yok... Geçtiğimiz gün kısaca değindim. Uzaklardaki bir dostum "Tarihin en büyük finans saldırısı için hazırlanıyorlar" dedi. "Nasıl gelecekler?" diye sorduğumda ise "HER YERDEN" cevabını verdi... Ancak elbette TÜRKİYE eski TÜRKİYE değil. Londra'da oyun bozan bir gücümüz var.
Ancak yine de bilmeliyiz!
Bertaraf etmek için...
Devam... Arap Baharı'nın Derin Amerika tarafından başlatılma kararının altında yatan gerçek Kaddafi oldu. Kaddafi'nin İngiltere ile yakınlaşması, Afrika'yı Pan-Afrikan planıyla birleştirme fikrini başlattı.
Yani tüm AFRİKALILAR'I BİRLEŞTİRME PLANI... Tabii Pentagon'un buna izin verme ihtimali yoktu. O nedenle Arap Baharı'nın fitili ateşlendi. Tunus lideri Bin Ali, Yemen lideri Salih ve Mısır lideri Mübarek de bu plana destek veriyordu. Kaddafi ile birlikte ilk devrilen isimler oldular.
Şimdi Derin Amerika, Afrika Baharı'nı başlatmak için gün sayıyor. Son dönemlerde Somali, Nijer, Nijerya, Kongo, Sudan gibi ülkelerde başlayan terör saldırıları, Afrika Baharı için atılan ilk adım. Şimdi Derin Amerika, Afrika Baharı ile Çin'in İpek Yolu projesinin, Fransa'nın yaşamsal kaynağının, Almanya ve Türkiye'nin yükselişinin önüne geçecek. AFRİKA BAHARI başlarsa hedeflerden biri de biz olacağız. Plan böyle. Öncesinde de FİNANSAL OPERASYON İLE GELİP MUKAVEMETİMİZİ AZALTMAK İSTEYECEKLERDİR.
Afrika Kıtası, yeraltı zenginliklerinin dışında jeo stratejik konuma sahip ülkeleri barındırıyor.
SIR da değil bu! Özellikle Avrupa Birliği'ni ayakta tutan Fransa ve Almanya'nın da gücünü azaltmak için Afrika Baharı çok önemli.
Afrika ülkelerindeki açlık, Afrika Baharı için büyük bir fırsat. Petrol, doğalgaz başta olmak üzere altın, krom, elmas, demir, bakır gibi onlarca madene sahip kıtanın bugünkü patronu Fransa...
Fransa'nın Avrupa'yı yönetmekte zorlanmamasının nedeni de Afrika'dır.
Türkiye'nin 7 Afrika ülkesiyle başlattığı büyük projeler, bugün için olmasa da 2025 yılından itibaren Türkiye'nin de Washington için sorun olacağını gösteriyor.
ADAMLAR bunu yakından izliyor. Bu nedenle kullandığımız dilden, yaklaşımdan ve genlerimizden çekiniyorlar... Özellikle Sudan ile Türkiye arasındaki işbirliği, Washington'ın öncelikle yıkması gereken bir problem olarak görülüyor.
Masalarında bu konu var!
Üstte hem de...
Soğuk savaş kurgusuyla Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyet Birliği, Afrika'yı paylaşmıştı. O tarihlerde Fransa'nın almak istediği vergilerin yüzde 73'ü ABD ile Sovyetler Birliği arasında gizlice paylaşılıyordu. Fransa'nın vergi olarak aldığı milyarlarca doların tamamı ABD ile Sovyetler Birliği arasında paylaştırılıyordu.
Soğuk Savaş sonrası ise ABD ve Sovyetler Birliği kaybetti. Zaten parçalanan Sovyetler'in Afrika'da var olması da mümkün değildi.
Bugün ABD, Afrika Kıtası'nı Afrika Baharı ile ele geçirmeyi düşünürken, Ortadoğu ve Akdeniz'i de kendi düşünce sınırları içine alacağına inanıyor. Kuzey Afrika'da başlayan huzursuzluk, Afrika Baharı için ikinci önemli adımdı. O da başarılı şekilde uygulandı. Bugün Tunus, Cezayir ve Fas, 1 saat içinde yüz binlerce kişinin sokağa çıkması için hazır. Bunu o ülkeler de biliyor ama çözüm bulma şansları yok. Afrika Baharı ile 54 tanınan ülkenin 39'unda liderlerin değişmesi öngörülüyor.
Kolay mı? Elbette değil. Ama yeni liderler göreve gelmek için kapının dışında bekliyorlar...
Eğer Afrika Baharı başarılı olursa Libya'nın değil Mısır'ın yöneteceği Pan-Afrikan fikri hayata geçirilecek.
Zaten bir süre sonra MISIR DENİZ KUVVETLERİ İLE TÜRK DONANMASI DA AKDENİZ'DE KARŞI KARŞIYA GELECEK! Bu da hesaba dahil! Sisi bu konuda uzun süredir hazırlanıyordu. ABD ve İsrail'e tam güvence veren SİSİ, Afrika'nın yeni yönetiminin sorumlusu olacak. Tabii bu sorumluluk Arap Natosu ile başlayıp, güçlenecek.
Burada kaybeden yine İngilizler olacak gibi. Çünkü İngiltere, ABD ile büyük bir sıkıntı yaşıyor.
Bu sıkıntının nedeni Londra'da BREXIT olarak karşımıza çıkıyor. Eğer İngiltere, ABD ile eski günlerdeki gibi ortaklık yapmaya devam etseydi, BREXIT onaylanmış olacaktı. İngiltere büyük tedirginlik içinde. BREXIT onayı olsa da olmasa da İngiltere'yi zor günler bekliyor. Kendi iç sorunlarıyla uğraşacak İngiltere'nin Akdeniz'de bile güç olması pek kolay görünmüyor. ABD de bunu en iyi bilen ve ona göre planlarını genişleten ülke oldu. Afrika'nın değeri her geçen gün artarken, İngiltere'nin bu büyük ve özel kıtadan uzaklaşması da büyük planın parçalarından biriydi.
Bunu anlayan İngilizler teker teker siyasetten el çektirildi. David Cameron ABD'nin Afrika'da İngiltere'yi oyun dışına itmek istediğini söyleyen ilk siyasetçiydi.
Ardından Panama Belgeleri'nde sanki tek siyasetçiymiş gibi bir saldırı altında kaldı. Siyasetten el çektirildi. Cameron bilinen isimdi.
Bilinmeyen 10'a yakın çok özel kişi siyasetten çekilmek zorunda kaldı. Elbette İNGİLTERE büyük akıldır. Öyle kolay kolay teslim olmaz. Ancak ABD İngiltere'de de güçlü! Türkiye'ye dolar operasyonu bile oradan yapılmakta... Hem Türkiye hem Türkiye-İngiltere ilişkileri zarar görsün diye... Belki ABD ortaklıktan dolayı İngiltere'de her zaman bir gücü temsil etti.
Ancak bu bugün daha çok!
Lordlar Kamarası'nda olmasa da Avam Kamarası'nda Amerikan bayrağını kalplerinde taşıyan İngiliz sayısı çok fazla. Bu da BREXIT kavgasının daha da şiddetlenmesini sağlıyor. Belki bu kavgadan sonra kendi adamları olan BORIS JOHNSON BAŞBAKAN OLARAK MAY'in yerine gelecek... DERİN ABD hem Afrika'da hem Avrupa'da savaş halinde. Türkiye de bu hedeflerden biri... AFRİKA'da BAYRAK gösterdiğimiz için gelmeyi deneyecekler. İçeride iddiasız bir şekilde otursak çok mutlu olacaklardı. Etkimizi biliyorlar.
Bu nedenle saldırıyı YENİ ZELANDA'dan başlatıyorlardı...
İngiltere ile birlikte Türkiye'yi durdurabilirlerse büyük zafer kazanacaklarına inanmaktalar... Bu nedenle Müslümanlığı da Türklüğü de hedef yaptılar... Kavga bu!
Trump buna bir fren koyamazsa şiddetleneceği de kesin! Bakalım...
EL mi yaman BEY mi...
NOT: ARAP BAHARI'na iyi bakın. Haritayı önünüze koyup TUNUS, LİBYA, MISIR, YEMEN ve SURİYE'yi işaretleyin... Bakalım adamlar ne yapmak istemiş ve yapmış...Meydana gelen ÜÇGEN ile neyi hedeflemişler... Düşünün!
