Çünkü Lee İngilizler'e yakın bir askerdi!
PENTAGON bunları yıkarak Buckingham'a "Amerika Amerikalılar'ındır!" mesajı vermek istiyordu. Bu HEYKEL zarar görse de yerinde kaldı.
Ama HEYKEL operasyonları dalga dalga devam etmekte!
Charlottesville yıkılmasa da Durhan, Gainesville, Louisville, Tennessee, Richmond, Tampa, Atlanta yıkıldı...
HEYKEL KÜRESEL bir kavganın dışavurumuydu.
Ama kavga her yerdeydi!
Yanı başımızda da tüm gücüyle devam etmekte...
Neyse...
Açalım biraz daha...
Lockheed Martin, yönettiği Pentagon'un son ihalesini de kazandı. Bu ihale 8 milyar dolarlık gibi görünse de aslında 15 milyar doların üzerinde bir anlaşma.
Bu anlaşmanın maddi değeri oldukça yüksek olsa da esas güç daha derinlerde.
Anlaşma ile ABD Özel Operasyon Komutanlığı'nın tüm lojistiğini kendine bağlayan Lockheed Martin, yurt dışında da nokta operasyonlara imza atacak.
Amerikan ordusunun en özel birimleri olarak bilinen Yeşil Bereliler ve Navy SEAL'lerin etkileyici imha operasyonlarını bizzat Lockheed Martin yapacak.
Niyetleri bu!
Bakıp göreceğiz.
Lockheed Martin, bu özel ekiplerle kimi zaman resmi kimi zaman gayrı resmi saldırılar düzenleyecek.
Öncelikli olarak Suriye, Irak, Türkiye, Katar, Afganistan, Pakistan ve en önemlisi İngiltere, Lockheed Martin'in Yeşil Bereliler ve Navy SEAL'lerle etkin olacağı ülkeler.
Yeşil Bereliler, gerilla savaşı konusunda uzman.
3-4 dili aksanlarıyla konuşabilen, günlerce dağlarda kendi yiyeceklerini bulabilen bir ordu. YPG'ye gönderilen Lockheed Martin silahlarının tüm eğitimlerini de Yeşil Bereliler'in komutanları verir!
Ama hiç bilinmez.
Operasyonlarını yaparlar, birkaç bin dolarlık takım elbiselerini giyerler ve önemli başkentlerdeki partilere katılırlar. Hepsinin birkaç kimliği vardır.
Aileleri bile Yeşil Bereliler'i bilmez.
Bu ordunun özel birlikleri hem DEAŞ hem de YPG olarak da hizmet verdi.
Özellikle Musul ve Rakka'da DEAŞ gibi görünen teröristlerin hepsi Amerikan özel birliklerinin askerleriydi.
Lockheed Martin, Pentagon veya bugünkü Beyaz Saray...
Hepsi de aynı akıl.
Şimdi! Bunlar özel birlikler ile Araplar ve Türkmenler'in bulunduğu bölgelere DEAŞ gibi girdi ve işgal etti.
Ardından aynı Yeşil Bereliler, DEAŞ kıyafetlerini çıkartıp YPG üniformasıyla aynı noktaları geri aldı.
Kaybeden Araplar ve Türkmenler oldu.
Suriye ve Irak'ta stratejik açıdan 48 nokta belirleyen Pentagon, 37'sini bu yöntemle aldı.
Suriye tarafını tamamen YPG'ye bıraktı.
ABD, Suriye'de farklı yüzlerle en güçlü ülke olmak üzere. Arkasındaki güç ise Lockheed Martin.
Atladığımız bu.
Konuşulmayan da...
Şimdi Lockheed Martin, birkaç farklı yoldan ABD'nin gücünü dünyaya göstermek istiyor. Silah, operasyonlar ve gelecek planları konusunda kusursuz karar alabilen bu silah şirketi görünümündeki derin yapı, Amerikan büyükelçiler için bir liste hazırladı.
Trump'a verilen listede, Türkiye, Afganistan, İngiltere, Katar, Rusya, Pakistan, Çin, Fransa, İtalya ve Belçika'ya atanacak büyükelçileri kendi bünyesinden göndermeye karar verdi.
Olacak mı olmayacak mı bilmiyoruz!
Ama çalışma bu aşamada.
Resmi olarak Lockheed Martin'de çalışmayan ama şirketin projeleri olan isimlerin bu ülkelere atanması, ABD'nin dünya üzerindeki gücünü geri almak için bir çaba olarak görülüyor... ABD'de bir ekip yangın anında kurtarılması öncelikli olan dosyalar gibi bu 10 ülkeye atanacak büyükelçilere gözü gibi bakıyor...
Fire olmaması için harıl harıl çalışıyorlar. Çünkü bu 10 ülke zincirin en önemli parçaları.
Bu 10 ülke, Yeni İpek Yolu'nun can damarı. Amerikalılar "Büyükelçilerin aklı kadar zeki, üslerin kadar güçlüsün!" sözüne inanırlar... Şimdi AKILLI olmak için gelmeye çalışacaklar...
ABD'nin Çin ve Rusya hariç, diğer 8 ülkede askeri üssü var. Büyükelçiler de istenildiği gibi atanırsa, Lockheed Martin çok ama çok daha fazla güçlenecek.
Amaçları Yeni İpek Yolu'nun anahtarını cebine koymak. Hem de kimseyle paylaşmayacağı bir anahtar.
O anahtarın gücü o kadar fazla olacak ki 65 ülkenin kapısı da o anahtarla açılacak. ABD daha doğrusu Lockheed Martin ve Pentagon bunun peşinde... Hiç kolay bir iş değil ama gittikleri yol bu...
Lockheed Martin, asla Yeni İpek Yolu'na karşı değil. Harekete geçmeden önce Yeni İpek Yolu'nun doğmasını ve emeklemesini bekledi.
Ondan sonra da Trump hamlesiyle ilk operasyonunu başlattı. Askerler, silah zekasıyla düşünür. Pentagon da böyledir.
Ancak Lockheed Martin hem silah zekasıyla hem de finans zekasıyla düşünen bir yapıdır. O nedenle karşısındaki gücü zayıflatabilecek zekaya fazlasıyla sahipler.
Çok önemli adımlar atıyorlar, gizli operasyonlar içinde güçlü bir şekilde ortaya çıkıyorlar.
Lockheed Martin'in gücünü anlamak için şu ifade son derece önemlidir.
"NATO, Lockheed Martin'in gücünün sadece yüzde 20'sidir. Şirketin gizlilik pelerinin içindeki gücü ise korkunç boyutlardadır..." Açıklanmayan büyüklüğü vardır. Tabii, yakında bu güç gösterisi daha da açık olacak. Eğer güçleri varsa göstermek zorundalar! Herkes karşısındaki gücün yani Lockheed Martin'in etkisini hissedecek.
Varsa ve gösterilebiliyorsa tabii...
Eğer ABD, Kuzey Kore'ye saldırırsa Lockheed Martin'in dünyayı yeni yörüngesine sokmak için fitili ateşlediğini anlayacağız. Başka bir şekilde de bunu görebiliriz. Çünkü SİLAH'ın karşısında PARA var. Pentagon tüm dünyayı yok edemeyeceğini bilse de İMHA GÜCÜNÜ kullanmak için plan yapıyor. Karşılarındaki AKIL İNGİLİZ. Kabul edelim ki en iyi oyun kurucu onlar!
Pentagon'un çok ama çok önemli cepheleri var. Her yerde herkese karşı nasıl bir savaş metodu izleyecek. Ve nasıl hepsini kazanacak. Çok ama çok zor. TERÖRLE alabildiği kadar yol aldı.
DEVLETLER artık canları yansa da bundan etkilenmiyor. ABD kendi refahının kaynağı olan ülkelerle mücadele etmek zorunda. Bu içerideki dengeyi bozacak bir savaş! Bugün herkesin cebinde DOLAR var. HEYKELLERİ yıkıyorsun! Ya yarın ÇİN 'den ucuz ürünler gelmezse, ARTI PARA yazan ülkeler ticari fazlalarını New York'a göndermezse! ABD vatandaşının hakkı olmayan refah sistemi bir anda çökerse!
Herkes altında kalır!
Bu nedenle SİLAH kullanmak hiç bu kadar zor olmamıştı. Kullanırlar mı?
İhtimal! Ama kullansalar da işleri çok ama çok zor! Çünkü evlerinin içinde güvende değiller. BEYAZ SARAY bunu gördü...
Muazzam bir matematik üzerinden muazzam bir savaş sürüyor. Tarihin en büyük savaşının içinden geçiyoruz. Dünya tamamen değişecek. Böyle sonuç veren bir savaş daha yaşanmadı. Yıkılanlar olacak...
Eskisi gibi olmayacak hiçbir şey. Ama kim gidecek... Cevap bekleyen soru bu!
Bekleyip göreceğiz... Unutmayın, dünya yıkılırken yenisi etrafımızda kurulacak...
Bizim olduğumuz yerlerde!
