ABD-İsrail, yeni yüzyılda yakın coğrafyamızda, KONTROLLÜ BUTİK YÖNETİM KURGULUYOR.
Dünlerde, Musul/Kerkük'ü İngilizler işgal etti.
Bugün Barzani örtüsü altında Amerika işgalindedir. Bugün tartıştığımız Kuzey Irak referandumunun alt yapısının 1989 yılı DERİN PENTAGONCIA projelerine göre yürütüldüğünü, o dönemde ABD Başkanı olan Baba Bush (CIA eski Başkanı) ve Cumhuriyetçi Neo- Con haydutları tarafından "Ortadoğu'nun yeniden çizilen haritası" olduğunu açıkça görmeliyiz. (Not:1989 yılı: Baba Bush ABD Başkanı, Gorbaçov SSCB Devlet Başkanı oldu. Afganistan'daki Rus işgali sona erdi. Berlin Duvarı yıkıldı. Soğuk Savaş dönemi sona erdi. Baba BUSH Irak'ı işgale karar verdi...) 11 Eylül 2001'de Oğul Bush-Pentagon-CIA ve Neo-Con'ların Irak'ı işgali tamamlandı, 2012 yılında da ABD'nin Kuzey Suriye'de taşeronu terör örgütü PKK-PYD'yi kullanarak KORİDOR AÇMA planı çalıştırıldı. TBMM GİZLİ ZABITLARINA göre bölünmez bir Türk yurdunun sınırlarını tespit eden ve 28 Ocak 1920 tarihli gizli oturumda son Osmanlı Meclis-i Mebusan'ı tarafından kararlaştırılan Misâk-ı Millî'nin birinci maddesinde; "Çizilen hat esas alındığında Musul, Kerkük ve Süleymaniye'nin ve diğer tarafta Hatay bölgesinin Anadolu'nun ayrılmaz bir parçası olduğu açıktır" ifadesi vardır. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın yaptığı her açıklamada "Uluslararası ve ikili anlaşmalar"ı ısrarla vurgulamasının, "Türkiye'nin bu anlaşmalardan doğan hakkını kullanacağını" belirtmesinin altında, 1926 ANKARA ANTLAŞMASI yatmaktadır.
ŞİFRE: 1926 ANKARA ANTLAŞMASI
1. MADDE: 'KESİN' SINIR, 5. MADDE: SINIRLARI DEĞİŞTİRME GİRİŞİMDEN
SAKINILMALI. Bu maddelerin ruhu çok önemlidir: "Bağımlı taraflardan her biri 1. maddede belirlenen sınır çizgisinin kesinliğini ve bozulmazlığını kabul ederek, bunu değiştirmeği amaçlayan her hangi bir girişime geçmekten sakınmayı yükümlenir..." Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan başkanlığındaki MGK, Bakanlar Kurulu ve TBMM'nin aldığı tarihi kararların şifresi: ULUSLARARASI VE İKİLİ ANLAŞMALARDAN DOĞAN HAK cümlesidir. Irak'ın üçe bölünmesi halinde 5 Haziran 1926 Ankara Antlaşması, 29 Mart 1946 Türkiye-Irak dostluk ve iyi komşuluk Antlaşması ve Milletler Cemiyeti'nin 29 Ekim 1924 tarihli kararı geçerliliğini yitireceğinden STATÜKO ANTE'ye (önceki duruma) dönülerek Musul ve Kerkük petrol alanları dahil olmak üzere Musul/Kerkük'ün kaderi yeniden çizilecektir.
LOZAN ANTLAŞMASI: Lozan Anlaşması, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'nin Lozan şehrinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika ve Yugoslavya temsilcileri tarafından, Leman Gölü kıyısındaki Beau-Rivage Palace'ta imzalandı.
Türkiye, Lozan Konferansı'nda Musul ve Kerkük'ün Misak-ı Millî sınırları içerisinde yer aldığını söyleyerek İngiltere'den Musul'un kendisine bırakılmasını istedi.
İngiltere, bu bölgenin Milletler Cemiyeti'ne götürülmesi kararlaştırıldı. Musul sorununun çözümlenmesi için İngilizlerle ilk kez 1924 yılında İstanbul'da Haliç Konferansı'nda görüşmeler yapıldı. Bu görüşmelerde İngilizler'in Musul Vilayeti'nin yanısıra Hakkari'yi de talep etmelerinden ötürü anlaşmaya varılamadı. Bunun üzerine, 1926 yılında Musul Sorunu Milletler Cemiyeti'ne götürüldü. Sorun burada da çözümlenemeyince Yüksek Adalet Divanı'na verildi. Burada da olumlu bir sonuç alınamadı. Nihayet, İngilizlerle Ankara'da bu konu üzerinde yapılan görüşmeler bir anlaşma ile sona erdi.
Sonuç olarak 5 Haziran 1926 tarihinde Ankara Antlaşması imzalandı. HUKUKİ HAK ANKARA ANLAŞMASINDAN
KAYNAKLANIYOR... Yani Türkiye'nin müdahale için hukuki hakkı Ankara'ya sağlayan 1926 yılında yapılan Ankara Antlaşması.
SONUÇ: Türkiyemize suikast düzenleyen, uluslararası çeteler, onların içerideki uzantılarının inşallah hevesleri kursaklarında kalacak. Çünkü, "Bizim iman dolu göğsümüz gibi serhaddimiz var..."
