BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 28 Haziran 2016

Hedef büyük Türkiye

Devletler ve milletler arasında ebedi dostluk veya ebedi düşmanlıklar olmaz. Önemli olan karşılıklı menfaatlerdir. 100 yıl önce imparatorluktuk...
5 milyon kare topraklara ADALET VE İNSANLIK götüren bir yönetimdik.
Dünyanın kaderine yön veren bir coğrafyanın stratejik konumuna sahiptik. 93 Harbi ve I. Dünya Savaşı'yla Osmanlı Devleti'nin sonunu hazırladılar.
Yıktılar. 100 yıldır Müslüman dünyanın kanını emiyorlar.
Yıktıkları Osmanlı İmparatorluğu'ndan fışkıran Türkiye Cumhuriyeti, bugün kafasını kaldırdı.
Bir bölgesel güç konumuna geldi.
Dün karşımızda İngiltere-Fransa vardı.
Bugün, ABD-Rusya'nın bölgemize yönelik projeleri var. Haçlılar'ın Ortadoğu projeleri, Büyük Türkiye olmamızın önünü kesmeye çalışıyor.
Oturup ağlayacak mıyız? ABD ve Rusya ile düşman mı olacağız? Her gün değişen şartlar karşısında Yeni Türkiye lideri Tayyip Erdoğan ve Devlet Aklı, MANEVRA ALANIMIZI GENİŞLETMEYE ÇALIŞIYOR.
Dün durum şöyle idi, bugün başka, yarın başka olacak. A, B, C planlarını hazırlamış, alternatif stratejiler geliştiriyor. 2016 yılının Haziran ayında, yeni bir strateji uygulamak zorundayız.
İşte bunun adı, "Dostları arttırma, düşmanları azaltma 'stratejisidir. Dün, İsrail'e, Mısır'a, İran'la, Rusya'yla kavga etmiş olabiliriz. Pozisyonları uygulamayı ebediyen sürdüremeyiz.
Yeni bir tablo var karşımızda. Bu tablo, Türkiye'nin yeni siyasetler üretmesinin gerekli olduğu dış siyaset alanında seçenekleri arttırmayı, manevra alanını genişletmeyi gerektiriyor.
Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, ahlaki dış siyaset ile realpolitik arasındaki hassas dengeyi korumaya ve onunla en az çatışan projeyi hayata geçirmeye çalışıyor.
Eski Düşmanla kanka olacak değiliz.
Reel Politika yapacağız. Önemli olan, devletin geleceğidir. Küresel güçlerle pazarlık masasına yeni kartlar eklemek istiyoruz. Ve Yeni Ortadoğu haritalarının Büyük Türkiye hedefimizi engelleyememesi için Küresel güçlere ve onlarla ortak hareket eden bölgesel güçlere çok dikkat etmek zorundayız.
Hedefi Türkiye'nin manevra alanını genişletmek olan Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Devlet Aklı'nı iyi anlamalıyız.
Her türlü alternatifi değerlendirileceğiz. Esnek karakterli dış siyaset üretiminden uzaklaşmadan, pozisyon değişiklikleri yapacağız.
Nitekim Cumhurbaşkanımız Tayyip ERDOĞAN, DÜNYANIN 2 NUMARALI KÜRESEL GÜCÜ
RUSYA LİDERİ PUTİN'E STRATEJİK MEKTUP göndererek, yeni sürece kapı açan, akıllı ve diplomatik bir hamle yaptı. Avrasya'nın iki kadim ülkesi Türkiye ile Rusya'nın arasındaki kriz, kime yaramış, kime zararı dokunmuş baktığımızda, kriz, daha ziyade Batı'nın işine yaramıştır. Anlaşılan o ki Putin bu krizi, ABD'den bir şeyler beklentisiyle bilerek ve isteyerek tepeye tırmandırdı.
Karşılığında Batı'dan sözler de aldı.
Bir nevi satranç oynandı, lakin Rusya şah mat yapamadı. Bugün dünyamız, Sivil Toplum kuruluşlarının kurduğu ilişkiler ışığında da hayati gelişmelere zemin hazırlamaktadır. Türkiye-Rusya çekişmesinden büyük zarar gören Antalya Turizminin önemli isimlerinden Diyar İçkale 'nin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e mektup yazarak, "Sevgili Rus halkı, kardeşlerimiz, dostlarımız bizim. Kin tutmayın, barışalım. Antalya sizi bekliyor" demesi, güzel bir gelişmenin işaretidir.
Rusya ve Türkiye'nin, "Ebediyen düşman" olamayacağını vurgulayan Diyar İçkale,"Öyle ki, yüzyıllardır bir gönül ve kardeşlik köprüsüyle birbirine bağlanmış iki ülke vatandaşlarının yeniden ortak paydada buluşabilmesi ve bu dostluğu ileri yıllara taşıyabilmesi adına biz turizmcilere büyük sorumluluk düşmektedir" dedi.

SONUÇ: Bütün STK'lar göreve...
HEDEF BÜYÜK TÜRKİYE İSE GERİSİ TEFERRUATTIR...