RTÜK ve YSK'NIN, aHaber'e yüzü geçen manidar yayın durdurma cezası vermesi, aziz milletimizin sesinin kısılması olarak değerlendirilirken, tepkiler giderek yurt çapında yankılanıyor. CHP-MHP-HDP'nin kurdukları ittifak 1 Kasım'da çökmesine karşın, RTÜK'te mevcut yasanın örtüsü altında devam eden blokçu zihniyet tartışılıyor.
Aziz milletimiz, CHP-MHP-HDP ittifakını paramparça ederken, aynı zihniyetin RTÜK'deki devamı, Yeni Türkiye'ye yakışmıyor. Ekranlarına terör propagandası yapan 'siyasetçileri' çıkaran, aziz milletimizin çimentosu AK Parti aleyhine yayınlar yapan Doğan görünümlü medyaya ses çıkarmayan YSK/RTÜK'ün, aHaber'e düşündürücü yorumlarla yayın durdurma cezası vermesine, artık "Dur" demenin zamanı geldi. Yeni Hükümet, konunun üzerine acilen eğildi. Gelecek yıl, demokrat Türkiye'ye yakışan bir RTÜK gerçeğine doğru adım adım yürünecek. Görünen tabloya göre 2016 yılında, aHaber konuşmaya devam edecek, RTÜK Demokrat Türkiye'ye yakışan, Yeni Türkiye'nin gelişme hızına göre yeni bir kurumsal yapıya kavuşacak. Nasıl yazılı medya, özel sektör basını, kanunlara uygun, serbestçe habercilik yapıyorsa, RTÜK de sadece kamu yayıncılığını denetleyecek. Özel sektör TV yayıncılığındaki, Demokrat Türkiye'ye yakışmayan hava ortadan kaldırılacak. RTÜK kuruluşu tartışılırken, gazeteci olarak parlamento muhabirliği yapıyordum. 1994 yılında, TV ve radyolar kuruluyor, bir denetim boşluğu yaşanıyordu. O günlerin en güçlü medya patronu Aydın Doğan, RTÜK konusunda, Mesut Yılmaz Başbakanlık döneminde, çok etkili olmuştu. O günden bu yana Türkiyemiz çok değişti. O günlerde, özel sektör TV-Radyo yayıncılığı da TRT gibi kamu kuruluşu denetim altına alınmıştı.
2015'lerdeyiz. RTÜK'e gerek yok.
Hürriyet nasıl, CHP'yi tutuyor, Kemal Kılıçdaroğlu'nu genel başkan seçtiriyorsa, ona karışan yoksa, yazılı basın 'özgürdür' deniyorsa, bugün özel sektörün radyo ve televizyonları da istediğini tutabilir. Neden RTÜK karışıyor? RTÜK gitsin, kamu yayıncılığını denetlesin. Çünkü, kamu yayıncılığının parası milletin cebinden çıkıyor. Dünyanın her yerinde, gazetecilere ve basın özgürlüğüne karşı yasal engeller söz konusudur. Nitekim "Ulusal güvenlik, hakaret ve telif konularında devletin, özel sektörün medyadaki ifade özgürlüğünü kısıtlamak amacıyla başvurabilecekleri yasalardan oluşan bir zırh vardır." Yazılı medyada olduğu gibi TV kanunu çıkar.
Hukuk misyonu açısından denetim yapılır.
Burada önemli olan, izleyicinin zevkleri ve beklentileri ile sözlü medyanın kontrolü sorusunda DEMOKRAT bir denge kurulmasıdır. Dünya, küreselleşirken, Türkiye, ferdi özgürlüklere ağırlık veren yeni anayasa çıkarmayı düşünürken, hedef, DEMOKRAT TÜRKİYE olacaksa, RTÜK'e gerek yok. Sözlü medya yasası yeterli olacaktır.
Kur'an-ı Kerim'deki Hadis-i Şerif'lerde, işlerin ehli olana yani layık olduğu kimselere verilmesi emrediliyor. Görev yerlerinin emanet olduğu, bu emanetlere riayet edilmesi, uyulması emredilmektedir.
Kur'an-ı Kerim'de mealen buyuruluyor ki: (Allah size, mutlaka emanetleri [işleri] ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle davranmanızı emreder.) [Nisa Suresi 58]
Menderes Türel, 2009'da seçimleri kaybetti. Antalya yetim kaldı. 2014 seçimlerinde Menderes Türel yeniden başa geçirildi. Beş yıl içinde, ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALLERİ DE yetim kalmıştı. Önceki dönemde, film festivalinde yaşanan ızdırapları herkes biliyor. Antalya'lılar işi ehline verdiler.
Türel, Altın Portakal için, "Bismillah" diyerek, yola koyuldu. Bir haftalık uluslar arası festivali, yarışmaları, heyecanı, Milli İrade'nin sesi aHaber ana sponsor olarak yayınlayacak. Başkan Türel'e ve aHaber TV'ye başarılar diliyorum.
SONUÇ: 1 KASIM'DA AZİZ MİLLETİMİZ, CHP-MHP-HDP BLOKUNU PARAMPARÇA ETTİ.SIRA DA KİMLER VAR? MİLLİ İRADENİN SESİ A-HABER SUSTURULAMAYACAK.
