Davutoğlu'nun 1 Kasım seçim beyannamesindeki özellikle; sosyal devlet, emekli-çalışan ve gençlere yönelik heyecan verici ekonomik-sosyal vaatleri ve Alevi açılımı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uykularını kaçırdı.
CHP'nin ellerinden bir silahı Davutoğlu, akıllı bir hamleyle aldı.
Kılıçdaroğlu, birkaç gündür miting meydanlarında, "Daha önce neredeydiniz?" demekten başka bir söz bulamıyor. 7 Haziran seçimlerine, ekonomik vaatlerle giren Kılıçdaroğlu, ne de havalıydı. "Ekonomiyi Türkiye'de bilen 10 adam varsa, birisi benim" diye övünüyordu. Hele hele, reklamcı Ali Taran'ın, "Alkışlayın gitsinler" şarkıları eşliğinde çok neşeliydiler.
Yere basmayan, uçan, emeklilere yönelik vaatlerinin oyları CHP'ye akıtıcak beklentisi içindeydiler. Yüzde 35'lere çıkacaklarını sanıyorlardı. 7 Haziran CHP için hüsran oldu.
Emekli vatandaşlarımız, aziz milletimiz, CHP'nin 'yapabilirliği'ne inanmadığı için umdukları oyu vermedi. CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, "Seçmende CHP'ye ilişkin güvenilirlik sorunu bulunuyor. 11 milyon emekli için ciddi vaatlerde bulunmamıza rağmen emeklilerin 4'te 1'i bile biz oy vermedi" itirafında bulunmuştu. 1 Kasım seçim bildirgesini ilk açıklayan Kemal Kılıçdaroğlu olurken, yine ekonomik vaatlerle büyük oy alacaklarını, emekliçalışan- gençlerin CHP'ye yöneleceğini söylemişti. Fakat Başbakan Ahmet Davutoğlu, "1 Kasım Seçim Beyannamesi"ni açıklar açıklamaz, Kılıçdaroğlu'nun nefesi kesildi. Oysa AK Parti, sosyal politika ve sosyal devlet alanında, kendini sosyal demokrat parti olarak lanse eden CHP'nin çok önündeydi. Türkiye'yi idare ediyor, gelir giderleri kuruşuna kadar biliyor, ekonomik gelişmelere göre, çalışanı-emekliyi-gençlerin önünü açacak, sıkıntılarını giderecek formülleri hazırlıyordu. 7 Haziran'da yeniden iktidara geleceklerini hesap ederek, ekonomik paketi bekletmişti.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, bu sefer; akıllı bir çıkışla, CHP'nin nefesini kesen paketi açıkladı. CHP'nin, "emekliye iki maaş ikramiye" vaadini aşan, yepyeni SOSYAL DEVLET PROJELERİNİ devreye soktu. 7 Haziran seçimlerini en iyi okuyan, aziz milletimizin kılcal damarlarını en iyi bilen Ahmet Davutoğlu- kadrosu, meydanı CHP'ye bırakmadı. CHP'den daha çok SOSYAL DEMOKRAT PARTİ özelliklerine sahipti.
Garip gurabanın, geliri çok düşük insanlarımızın partisiydi. Nefes aldıran projeleri hazırlama ve uygulama şansına sahipti. Bu noktada önemli olan YAPMAKTIR. CHP-MHP-HDP'nin tek başlarına veya ortaklaşa yapma imkânları var mı? Hayır. Yapmaya en yakın parti AK Parti'dir. Yeni Türkiye, ayağındaki prangaları kırma yolunda emin adımlarla yürüyor. AK Parti'nin seçim beyannamesinde, Alevilik meselesine neşter atan çıkışları, hayati adımlardır. Güzel ülkemiz Osmanlı'nın çözülmesinden sonra tarihiyle, kültürüyle, kimliğiyle barışarak olağanüstü bir ruh ve coşku yakaladı.
Daha önce de Başbakan Davutoğlu, Hacıbektaş'ta, Dersim Katliamı'na "Modern Kerbela" diyerek ezber bozan bir çıkış yapmıştı. AK Parti 1 Kasım stratejisiyle beraber "Psikolojik eşik"lerin aşılmasını sağlıyor.
SONUÇ: Kürt vatandaşlarımızın üzerindeki taşeron PKK -KCK'nın baskı ve zulümlerinin yok edilmesi sağlandıkça, çözüm süreci yürüyecek.
Alevi meselesini çözecek adımların atılması, prangalarını kırmış ülkemizin 2023'te BÜYÜK TÜRKİYE olmasının önünü kimse kesemeyecek demektir. Güzel Türkiyemiz'in geleceği için Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun attığı adımlardan uykusu kaçmamalı.
Kangren olmuş meselelerin çözülmesinden memnun olmalı.
HERŞEY BÜYÜK TÜRKİYE İÇİN....
