Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 23 Mart 2017

Biri ‘sus’ dese bari...

CHP'lilerin gücü yeter mi, yoksa kendisini oraya bir kaset kupasıyla getirenlerin mi devreye girmeleri gerekir, bilinmez. Ama birileri Kılıçdaroğlu'na 'artık sus' dese, çok iyi olur.
Görünüşte referanduma yönelik propaganda yapıyormuş gibi. Ama 16 Nisan'da oylanacak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni getirecek anayasa değişikliğinden bahsetmiyor Kılıçdaroğlu.
Muhtemelen ne olduğunu sadece kendisinin bildiği başka bir şeyden bahsediyor.
Rejim değişikliği, diktatörlük, bölünme tehlikesi gibi iddialardan kısmen vazgeçmiş olsa da, yeni uydurduğu ve hemen her konuşmasında tekrarladığı yeni iddiaların da yapılan değişiklikle alakası yok. Söylediklerini herhalde kulakları duymadığı gibi, iddialarına verilen makul cevapları da takip etmiyor olmalı ki, aynı şeyleri tekrarlayıp duruyor.
Cumhurbaşkanı'nın TBMM'yi fesh edebileceği, bakanlıkların sayısını mesela 100'e çıkarabileceği, kendisine gerekirse Türkiye'deki il sayısı kadar yardımcı atayabileceği, sendikaları kapatabileceği, asgari ücreti dondurabileceği, kıdem tazminatını kaldırabileceği, bazı illeri birleştirip tek il haline getirebileceği... bunlar yeni dolaşıma sürmeye çalıştığı iddialardan bazıları sadece...
Neler yok ki söyledikleri arasında... Bir gün aklına esip muhtarlıkları kapatabilecek olan Cumhurbaşkanının, ertesi gün de belediye başkanlıklarını kaldırabileceğini ileri sürüyor Kılıçdaroğlu. Tabii bu hızla gidince de, sonraki gün bazı lokantaları kapatma kararı alabileceğini gündeme getiriyor.
Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Bakanlar, AK Parti ve MHP yetkilileri tarafından CHP liderinin saçma sapan iddiaları hakkında zaman zaman açıklamalar yapılsa da, bildiğini okumaya devam ediyor Kılıçdaroğlu.
Söylediklerinin tamamının yalan olduğunu biliyor olsa da, her gün tekrarlamaktan ve yine her gün başka yalanlar ilave etmekten geri durmayan CHP Genel Başkanı, son konuşmalarında Cumhurbaşkanı'na mahkemelere doğrudan hakim tayin ettirmeye de başladı. Böylelikle mahkemelerin tamamı Cumhurbaşkanının istediği gibi kararlar alacaklarmış(!)...

Yalanın ömrü...

Kılıçdaroğlu ve iddiaları beraber hazırladıklarını var sayabileceğimiz ekibi, epey eğleniyorlardır muhakkak.
Ama bu iddialar üzerinden halk arasında propaganda yapmaya çalışan CHP'liler ot yoluyorlardır muhtemelen. Soru sorma imkanı olmayan kürsülerde konuşurken problem olmasa da, karşı karşıya konuşmalarda yalanların ömrü pek uzun olmaz çünkü.
Şaşırıp 'yeni sistemde farklı partilerden seçilecek Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasında problemler çıkacağı' meselesine girmiyor artık. Böylelikle kendi kalesine gol attığının farkına vardı herhalde.
Ancak konuştuklarını dinledikçe ya da okudukça, keşke o radyo konuşmasındaki gibi şeyler anlatsa diyesi geliyor insanın. Çünkü mübalağa etmenin de, yalan söylemenin de bir ölçüsü olur eninde sonunda. Kılıçdaroğlu, artık ölçüyü tartıyı unutmuş durumda.
Yaptığı konuşmalarda dile getirdiği iddialara cevap verilirken, açıkça 'yalan söylediği' vurgulanan bir genel başkan Kılıçdaroğlu. İlgi çekicidir ki, ne kendisi ne de partisinden herhangi birisi çıkıp ta, 'ne yalanı kardeşim, şu şu maddeler söylenenleri doğruluyor' diyemiyor.
Milletimizin kahir ekseriyeti, yalan olduğunu zaten bildiği için kaale almıyor CHP Genel Başkanı'nın söylediklerini.
Genel Başkanlarının dile getirdiği argümanları kullanarak propaganda yapmaları beklenen CHP'lilerin konuyla ilgili ne düşündüklerini ise bilmiyoruz.
Ama eğer bu iddiaları sahada da kullanıyorlarsa, kendi taraftarları bile 'yeter artık' diyorlardır muhtemelen.