Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 6 Aralık 2016

Birileri yapmasa da olur...

İflah olmaz Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti karşıtlıkları, bazılarının gözlerini o kadar kör etmiş durumda ki, 80 milyonun kaderini ilgilendiren konularda yapılan gerekli ve doğru çağrılara bile karşı çıkmaktan kendilerini alamıyorlar...
Mesela yeni evlenenlere yönelik olarak yapılan 'en az üç çocuk sahibi olmalısınız' çağrısını her duyduklarında hop oturup hop kalkıyor bu çevreler.
Oysa ilgili çağrının onları ilgilendiren dokunan bir tarafı yok. Çağrı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapıldığı için ne manaya geldiği üzerinde en ufak bir zihni faaliyet yapma ihtiyacı bile hissetmiyorlar.
'En az üç çocuk' çağrısına alerji geliştiren bu çevreler, şimdilik hızlı artıyormuş gibi gözükse de nüfus artış hızımızın düşme eğilimine girdiğinin ne kadar farkındalar bilinmez. Kaldı ki bunun biliyor olsalar da, bu durumun orta ve uzun vadede nüfusun yaşlanmasına sebep olacağı ve bunun da bir dizi olumsuz neticeleri getireceği konusuna kafa yormayı isteyecekleri, şüpheli.
Oysa bir vakitler nüfus planlaması diye yeri göğü tırmalayan Avrupa ülkelerinin artık değişik şekillerde çocuk sayısının artması çağrısında bulunduklarını biliyor olsalardı, belki oturup azıcık düşünürlerdi. Yaşlı nüfus baskısı altında bulunan Avrupa ülkeleri, bir yandan vatandaşlarına artık pek etkisi olmayan 'çocuk yapın' çağrısında bulunurken, bir yandan da kültür olarak kendilerine yakın ülkelerden göç sağlamaya çalışıyorlar çünkü...
Nüfusun yaşlanmasının bir süre sonra az sayıda çalışanla çok sayıda emekliye bakmak durumunda kalınması demek olduğunu içimizdeki beyinsizlere anlatmak zor. Ama Türkiye'nin gidişatı oraya doğru ve Cumhurbaşkanımız da bunu değiştirebilmek için çırpınıyor.

MİLLİ PARAYLA ALIŞVERİŞ
Cumhurbaşkanımızın 'yastık altındaki dövizlerinizi bozdurup TL'ye ya da altına çevirin' çağrısı da, o cenahtan gelen bütün çağrılara karşı alerjileri olduğu bilinen birilerinin canını sıkmış durumda. Bunlar, ellerinden gelse, 'yastık altındaki TL ve hatta altın birikimlerinizi dövize çevirin ve böylelikle ülkemiz üzerinde dövizle yapılmaya çalışılan operasyona katkıda bulunun' çağrısı yapacaklar... Aslında yapmaya çalıştıkları da belki tam da böyle bir şey.
Yastık altlarındaki dövizlerin TL ya da altına çevrilmesi, konunun sadece bir yönü ve sadece insanımızın birikimleri ile alakalı. Ancak Cumhurbaşkanımızın konuyla ilgili açıklamaları arasında, bazı ülkelerle milli paralar üzerinden alışveriş de gündemde.
İran, Rusya ve Çin'le aramızdaki ticarette karşılıklı olarak TL, Riyal, Ruble ve Yuan'ın kullanılması söz konusu. Açıklamalar yakın zamanda bu konuda ciddi gelişmeler olacağı ve bu ülkelere başka ülkelerin de ilave edilebileceği yönünde.
Dolar yerine ilgili ülkelerin kendi para birimlerini kullanmalarının sadece ABD'yi değil, sistemin ağababası birçok ülkeyi kızdırabileceği, açık. Bu türden gelişmelere alerjileri olan içimizdeki bazıları bu konuda hazırlıklar yapmaya başlamışlardır herhalde. Bu bazı ülkelerle onların ve bizim kendi para birimlerimiz üzerinden yapılacak ticaret konusunda ne gibi inciler saçacaklarını görmek zevkli bile olabilir...
Birilerinin Cumhurbaşkanımızın taleplerine kulaklarını tıkamalarının kıymeti harbiyesi yok... Onlar hiç çocuk yapmasalar da, dövizlerini TL ya da altına çevirmeseler de olur.
Hiç değilse işin bereketini kaçırmamış olurlar...