Uçaklarının uluslararası kurallara uygun olarak vurulması dolayısıyla söyleyebilecek fazla söz bulamıyor Putin. Eh altta kalmamak gerektiğine inandığı için de, bizdeki bir kısım medyanın ve bazı çevrelerin argümanlarını ödünç alıp, kullanıyor.
Krizin ilk günlerinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'yi İslamlaştırmaya çalıştığı ve benzeri açıklamalarını hayretle izlemiştik.
Türkmenleri bombalama olayına devam etmekle beraber kızgınlık sebebiyle, artık yoğun olarak sivilleri, yardım TIR'larını, ekmek fırınlarını vurmaya başlayarak, tam bir vahşet sergilenmesi yönünde emirler verdiği anlaşılan Putin, son olarak Türkiye'nin uçakğı IŞİD (DAEŞ) petrolü için vurduğu yalanına sarılmış.
Açıklama şöyle: "Elimizde yeni kanıtlar var. Mesele, Suriye'deki Türkmen halkını savunmak değil.
Türkmenler işin bahanesi. Uçağımızı, bir daha emin oluyoruz ki, Suriye'den İŞİD petrol kervanlarının rahatça Türkiye'ye girişini sağlamak için vurdular." Daha önce Türkiye'nin petrolünü Rusya ve İran gibi bazı ülkelerden yasal yollarla aldığını söyleyen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, petrol kaçakçılığı konusunda son derece hassas olunduğunu da belirtmişti oysa.
Türkmenleri vurduklarını yalanlama yoluna gitme ihtiyacı hissetmeyen Rusya Devlet Başkanı, Türkiye açısından meselenin Türkmenler olmayıp, petrol kervanlarının rahatça Türkiye'ye girmesi olduğunu söylüyor.
Sınırlarını yardıma muhtaç insanlar için açık hale getiren Türkiye'nin, bütün sınırları boyunca kaçakçılıkla ciddi şekilde mücadele ettiğini bile bile hem de.
ZÜĞÜRT TÜCCAR MİSALİ...
Putin'in bu kadar ısrarla DAEŞ petrolünden bahsetmesi, sonra, hele de ABD Hazine Bakanlığı DAEŞ petrolünü Esed'e satanlar arasında bir Rusya vatandaşının da olduğunu açıklayınca insanın aklına ister istemez şu soru geliyor: Rusya bize DAEŞ petrolü mü satıyor acaba?.. İşin şakası bir yana, Putin'in iddiaları sonrası, ABD Hazine Bakanlığı açıklamalarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'e yönelik son çağrısı düşündürücü. Türkiye'nin DAEŞ'ten petrol aldığı ispat edilirse, bulunduğu makamda durmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan; Putin'in de aynı şeyi yapıp yapmayacağını sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Paris'teki İklim Zirvesi'nde bulunan liderlerden bazılarıyla da paylaştığını söylediği bu iddialı çağrıya, Putin'in cevap verip vermeyeceği meçhul.
Rusya vatandaşı George Haswani'nin, DAEŞ petrolünü Esed'e sattığı artık ispatlanmış olduğuna göre de, konuyu kapatmayı tercih edecektir. Putin'in bundan sonra eski gazeteleri karıştırarak Cumhurbaşkanımıza karşı kullanabileceği yeni malzemeler arayacağına kesin gözüyle bakabiliriz.
Kafkasya'daki terör hareketlerine Türkiye'nin destek olduğu iddialarını da tekrarlayan Putin'in; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Belediye Başkanlığı döneminde Siirt'te yaptığı bir konuşmada "Minareler süngü, kubbeler miğfer / Camiler kışlamız, müminler asker" şeklinde bir şiir okuduğunu ihbar etmesi de yakındır...
