Tarihi 31 Aralık 2016

John ve John

Etrafımızda, bölgemizde, kan ve gözyaşı dinmek bilmiyor. Terör ordularına Amerikan uçaklarından silah yağıyor. İnsanları öldürenler ve onları azmettirenler durmak bilmiyor. Nedenini defalarca anlattık. Londra'dan başlayıp New York'a uzanan hatta PARANIN FİRAVUNU zengin aileler ülkeleri kontrol ediyor.
İngiltere-Amerika ortaklığında dünyayı savaş alanına çevirip, kasalarını dolduruyor.
Kandan kazanma konusunda uzmanlaşan aileler Londra'yı kimin yöneteceğine, Beyazsaray'da kimin oturacağına karar veriyor.
Etrafımızda olanları net anlamak için hadi gelin film gibi bir yolculuğa çıkalım. Craig JOHN Murray...
O bir İngiliz büyükelçi... Memleketinde ekranlara çıktı. Bakın neler anlattı; "İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na çalıştım. Büyükelçi oldum. 20 yıl diplomatlık yaptım. Vatansever bir İngiliz olmaktan gurur duyardım. İlk kez İngiltere büyükelçisi olup bayraklı arabaya bindiğim günü hatırlıyorum da... Birleşik Krallık bayrağı dalgalanırken boğazım düğümlenmişti. Gurur dolu bir andı. Ancak elçi olduktan altı ay sonra anladım ki biz ve Amerikalılar insanları işkenceye uğramaları için paketleyip gönderiyorduk. İnsanların bazıları işkenceye dayanamayarak ölüyordu.
Tahmin edebileceğiniz gibi bu olayların sonunda dünya görüşüm değişti. BM Güvenlik Konseyi'nin kararına aykırı bir şekilde Irak'ı işgal ettik. Bir İngiliz diplomat olarak bu karar alınırken yapılan tüm iç yazışmalara tanık oldum. Bunları biliyorum çünkü Irak'ın sahip olduğu iddia edilen kitle imha silahlarını izlemekle görevli FCO (İngiltere Yabancılar ve Milletler Topluluğu Ofisi) biriminin başındaydım. Size kesin olarak söyleyebilirim Irak'ın kitle imha silahları yoktu. Bu bir hata değildi. Koca bir YALANDI . Bence Birleşik Krallık ile gurur duymak gerçekten imkansız. Biz Irak'ı işgal ettiğimizde Birleşmiş Milletler'e, HİTLER ve MUSSOLİNİ'nin Milletler Cemiyeti'ne davrandığı gibi davrandık. Daha sonra yaptığımız şeylerde de, örneğin bombardımanlarda gerçeğin çoğunlukla saklandığını görüyoruz.
Libya'daki felakete bakacak olursak orayı bombaladığımızı görürsünüz. NATO'yla birlikte bombardımanlar yaptığımızda 15 BİN İNSANI ÖLDÜRDÜK. Bunları BBC'den asla duyamazsınız. Bu olaylardan sonra Libya daha güzel bir yer haline mi geldi?
Kesinlikle hayır. Özbekistan'da Amerikan şirketi Enron'un petrol anlaşmaları imzaladığını gördüm. George Bush yönetiminin üst düzey yetkililerinden birinin yönetim kurulu üyesi olduğu UNOCAL isimli şirket Özbekistan'dan başlayıp, Kazakistan ve Afganistan'a varıp, Hint Okyanusu'na kadar uzanan bir boru hattı inşa ettirdi. Aslında Afganistan savaşının nedeni buydu. Boru hattının güvenliğini sağlayıp sağlayamayacağı konusunda UNOCAL şirketiyle birlikte Taliban ile konuştular. UNOCAL'ın danışmanı Bay Karzai idi. Karzai, bahsettiğimiz George Bush hükümeti yetkilisi tarafından göreve getirilmişti ve ardından Afganistan Devlet Başkanı oldu. Bu onların B planıydı, Taliban boru hattının güvenliğini sağlayamayınca Irak işgali başladı. Bunu sıklıkla görüyoruz, savaşlar daima kaynakların, enerji hatlarının kontrol edilebilmesi amacıyla yapılıyor.
Devletimizin her zerresi yolsuzluklara bulaşmış durumda. Sistem KOKUŞMUŞ durumda...
Westminister Sarayı (İngiltere Parlamento binası) KOKUŞMUŞ durumda. İngiliz hükümeti çok çok derin bir AHLAKSIZLIĞA sahip durumda. Kendilerine fayda sağlamak için yurtdışında ne kadar adam öldürdüklerini umursamıyorlar. Devletimiz DÜNYA için tehlike teşkil eden HASTALIKLI bir yapı.
Birkaç insanı zengin etmek için savaşlara giren HAYDUT bir Devlet..." Evet şu anda bölgemizde Paranın Firavunları tarafından yağdırılan bağışlarla seçilen HAYDUTLAR ve onların beslediği terör orduları ile mücadele ediyoruz.
Onlarla ittifak yapıp, bu ülkede Himmet adı altında topladıkları paraları başkan ve kongre adaylarına bağış olarak yağdıran FETÖ hizmetçileri... Daha dört gün önce İngiliz gazetesine "ABD ile sıkı işbirliği içindeyiz" diyen ve Suriye'de Türkiye'ye alternatif enerji koridoru peşinde koşan PKK'nın katil yöneticileri... Trump'ın "Obama ve Hillary Clinton kurdu" dediği DAEŞ...
Tamamı New York-Londra hattındaki küresel baronlara hizmet ediyor. "PKK'ya yardım etmiyoruz. NOKTA" diyen ABD'nin Ankara elçisi "DAEŞ'i biz kurmadık, yeni başkanımız Trump YALAN söylüyor.
NOKTA" diyemiyor. Hadi desene... "Trump YALAN söylüyor" diye... Noktayı koysana!
Hadi John! Bak adaşın İngiliz John takır takır konuşuyor!