Ayrıca bir tür disiplinsizliği de getirecek... Çünkü 'kuralsızlık', sanılanın aksine çocukları mutlu etmez. En azından ilerdeki yaşlarda bunun eksilerini ve eksikliğini yaşar insanlar. Eşim anlatmıştı zamanında ve çok şaşırmıştım. O dönem aileler kızlarına siyah seksi mayolar, tüllü gecelikler filan giydirmezlermiş. Gerekçesi de şuymuş; "Evlendiğinde giy ki, aradaki fark seni mutlu etsin!"
Karı kocanın ruhen anlaşma döneminin yaratacağı kaosu, bir nebze de olsa bu tür yeniliklerin geçiştirebildiğine inanırmış eskiler. İşin enteresan tarafı bekareti bile bu açıdan önemserlermiş.
Okulda küpe, oje serbest; Yeni yönetmelikte, 'Oje sürmeyin, makyaj yapmayın, gerdanlık takmayın' diye bir madde yok. Bu yüzden şöyle sabahlar yaşanacak evlerde; Sekiz yaşındaki Sude Naz'a annesi seslenecek; "Hadi kızım okul servisi geldi çabuk ol!" Sude Naz cevap verecek, "Ojelerimi sürüyorum anneee!" Anne hırsla söylenecek, "Şunu geceden yapsaydın ya be çocuk!"
Elektrik-su faturaları şişecek; Okul önlüğü ayda bir yıkanırken, her gün giyilen ve kirlenen kıyafetler en az iki günde bir çamaşır makinelerine atılması mecburiyeti doğacak... Tabii o giysiler, ailenin hangi bütçesiyle alınacak, oraya gelemiyoruz bile...
Korkum, işte bu yüzden hırsızlıkların artabilme ihtimali. Biz büyükler için marka bir kazak önemli olmayabilir ama her an reklamla pompalanan çocuk bunu hayatının en önemli meselesi haline getirebilir. Bu durumda mağaza ve pazarlardan giyim eşyası çalan veya gereken para için istenmeyen şeylere başvuran çocukları düşünmek bile istemiyorum.
Şimdi anlayabiliyor musunuz okul önlüklerimizin 'Alman disiplini uygulaması'ndan çok, hayatlarımıza neler kattığını ve bizleri nelere karşı koruduğunu? Bu yüzden bırakın evlatlarımız, korunaklı okul giysileri içinde hayata hazırlansınlar. İlerde nasıl olsa 'yaşam şartlarının ağır kostümünü' giyip bol bol anaları ağlayacak.
* * *
ASLAN YÜREKLİ ADAMDAN ÇAĞRI;
Hayatını engelli çocuklara adamış Yaşar Morpınar'dan sizlere bir davet daha var.
Gönüllü ritim eğitmeni ve Engellerin Ötesinde Derneği Y.K. Başkanı olan Morpınar mailinde diyor ki; "İlkini Eylül ayında gerçekleştirdiğimiz Flash Mob etkinliğimizin ikincisini 1 Aralık Cumartesi saat 15.00'te (bugün) Kadıköy'deki Tepe Natilus Alışveriş Merkezi önünde tekrarlayacağız. Siz de bizimle birlikte engelli farkındalığı için ritim tutmak ister misiniz? Bunun için tişörtlerinizi giyin, altınıza da çekin bluejean'lerini ve verdiğimiz adrese gelin.
Tabii yanınıza def veya marakaslarınızı almayı da unutmayın...
Malum orada engelli kardeşlerimizle hep birlikte kaldırımlara oturacağız ve gönlümüzce ritim tutacağız."
Dostluğundan onur duyduğum Yaşar arkadaşımın sizlere olan çağrısını yayınlamayı görev biliyorum. Ayrıca ilk gösterilerine ben de katılmış ve o müthiş ambiyansı yaşamıştım. Çekilen videolar ise internette tıklanma rekoru kırıyor. Şimdi bize düşen bir kez daha bu, dünyada eşine az rastlanan güzellikteki etkinlikte yer almak. Tabii ritim aleti deyince Ramazan davulu alıp gelmeyin, ufak bir def yeter.
Bilgi almak isterseniz Morpınar'ın telefonu; 0532 261 28 55. İnternet adresleri de; 'yimorpinar@yahoo.com.tr' ve 'http://www.engellerinotesinde.org'
