A.Latif Öztürk

A.LATİF ÖZTÜRK

Tarihi 26 Haziran 2016

Gözünüzü sakının zinaya kaymasın

Mü'min erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Bu davranış onlar için daha nezihtir. Şüphe yok ki, Allah onların yaptıklarından hakkıyla haberdardır. (Nur-30) MÜ'MİNn kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zinet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar. Zinetlerini kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babalarından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut müslüman kadınlardan, yahut sahip oldukları kölelerden, yahut erkekliği kalmamış hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların mahrem yerlerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başkalarına göstermesinler. Gizledikleri zinetler bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar.
Ey mü'minler, hep birlikte tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz! (Nur-31) Zina, haramdır. Yukarıdaki ayetlerden açıkça görüldüğü gibi zinaya yaklaştıran eylemler de haramdır. Bu, kadın için de erkek için de geçerlidir. İnsanı zinaya sürükleyen en önemli şeylerden birisi şehvetle bakmaktır.
Bu nedenle Allah-ü Teala, erkek kadın ayırmadan bütün mü'minlere gözlerini haramdan sakınmayı emretmiş, namahreme bakılmamasını tavsiye etmiştir. "Göze yasak mı var" sözü halk arasında sıkça kullanılan bir mügalatadır.
Evet, göze yasak vardır. İsteyen, istediğine arzu ettiği zaman bakamaz.
Çünkü bakış, zinanın başlangıcıdır.
Gözü korumak önemlidir. "Bakıştan ne olur" diyerek buna aldırmayanlar sürecin sonunda büyük felaketle karşılaşabilirler.
Yabancı erkek ve kadınların birbirine göz kırpması, kadının gözlerini süzmesi, gözlerin zinasıdır. Bu ifade gerçekte zina suçunu değil, ona giden yoldaki alametleri anlatmaktadır.
Sadece kasıtlı olmayan ilk bakış masumdur. Kişi bundan sorumlu tutulmamıştır. Fakat tekrar bakmak yasaktır. Bu konuda Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır:
"Birinci bakış sana, ama ikincisi aleyhinedir." (Ebu Davud, Tirmizi)

ANNEME SÖZ VERDİM BEKLEYEMEM [KISSADAN HİSSE]
Yemen'in küçük bir köyü olan 'Karn'da yaşıyordu. Çobanlık yapıyor, iki gözü kör ve yaşlı annesine bakıyordu. Başka da kimsesi yoktu.
İslam dinin doğuşunu, Peygamber Efendimiz'in bir nur gibi dünyaya ışık saçmaya başladığını duymuştu. Ve içinden gelen inançla, hiç görmediği halde Resulüllah'ın davetine uymuştu.
Müslüman olmuştu.
Ancak, yine de bir şeyler eksik kalıyordu. Peygamber Efendimiz'i dünya gözü ile görmek, Mekke'ye-Medine'ye gidip Müslümanlar'la tanışmak istiyordu.
Sonunda daha fazla dayanamadı, yaşlı anasına yalvardı:
"Ne olur, izin ver de gidip Sevgili Peygamberimiz'i göreyim, sesini duyayım!" Annesi, bu yalvarışa kayıtsız kalmadı:
"Peki, git! Ancak, kapısına kadar varacak, eğer evinde ise görüp hemen geri döneceksin!" Bu kadarını da ummuyordu. Hemen yerinden doğruldu. Yola koyuldu. Issız çölü cehenneme çeviren güneş her yeri yakıp kavuruyordu. Ama o aldırmıyordu.
Koşarcasına kum tepelerini aşıyordu.
Bir an önce Sevgili Peygamberimiz'e kavuşmak, nur yüzünü görmek istiyordu. Haftalar sonra Medine-i Münevvere'yi buldu. Heyecanla Efendimizin evini sordu. Tarif edilen yere varınca kapıyı vurdu. Hafif aralanan kapıdan bir kadın sesi duyuldu.
Genç adam seslendi:
"Ben Yemen'in Karn köyünden geliyorum. Adım Üveys. Allah Rasulü'nü ziyâret etmek istiyordum." Kapının arkasında Hazret-i Aişe Validemiz cevap verdi:
"Ne yazık ki, Peygamberimiz evde değil. O'nu ancak mescidde bulabilirsiniz." (DEVAMI YARIN)

BİR AYET
Kim bu geçici dünyayı isterse orada ona, evet dilediğimiz kimseye dilediğimiz kadar hemen veririz. Sonra da cehennemi ona mekan yaparız. O, buraya kınanmış ve Allah'ın rahmetinden kovulmuş olarak girer. (İSRA-18)

BİR HADİS
Taksitle alışveriş yaptığınız, öküzlerin kuyruğuna yapıştığınız, tarımı seçtiğiniz ve cihadı terk ettiğiniz zaman, Allah size öyle bir zillet musallat eder ki, dininize dönünceye kadar onu üzerinizden atamazsınız." (Ebu Davud)

NE YAPARSAK KUL HAKKI YEMİŞ OLURUZ [DİN DERSİ]
Hırsızlık, gasp, yalan söyleyerek mal satmak, sahte para vermek, başkasına zarar vermek, yalancı şahitlik, rüşvet almak...
Adam öldürmek, bir uzvunu kesmek, sakat bırakmak.
İftira, alay, dedikodu ve söverek şerefiyle oynamak.
Çoluk-çocuğuna hıyanet etmek.
Din öğrenmesine engel olmak.
Bunları yapanlar tevbe etmelidir. Kişi yaşıyorsa da hakkını ödemelidir.

FISFIS SIKARSAM ORUCU BOZAR MI! [FETVA MAKAMI]
Küfür orucu bozar mı?
Bozmaz, ama bütün sevabını da alır götürür!

Keyfi olarak oruç tutmayan birisine iftar yemeği verilir mi?
İftar, oruçlular içindir. Yakın dostlarınızdan, akrabalarınızdan iftar yemeği verecekleriniz varsa önce onları çağırmalısınız.
Fakat oruç tutmayanlar da bu davete katılabilir.

Ağızda karanfil bulundurmak orucu sakatlar mı?
Karanfili ağızda tutmak tehlike sınırlarına girmek demektir. Boğazdan aşağıya bir şeylerin gitme ihtimalini ortadan kaldırın. Ağzınızdan atın.

Astım spreyi veya benzeri fısfıs'lar orucu bozar mı?
Bozmaz.