Çölyak hastalığı sizi de yakmasın!

Glüten proteinine karşı duyarlılık oluşturan Çölyak hastalığı, insan sağlığını tehdit ediyor. Geç teşhis edildiğinde kolon kanserine neden olabilen bu hastalığın bilinmeyenlerini Yrd. Doç. Dr. M. Fatih Aydın anlatıyor...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 22 Nisan 2015 Güncelleme 22 Nisan 2015, 00:05
Çölyak hastalığı sizi de yakmasın!

İÇİNDEKİLER

Vücudun kendi kendine yaptığı iltihabi bir durum olarak karşımıza çıkan Çölyak hastalığı yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Medical Park Hastanesi Gastroentereloji Uzmanı Yard. Doç. Dr. Muhammet Fatih Aydın, "Vücudumuz kendisini yabancı maddelere karşı korur. Glüten alınmasıyla beraber vücut, glüteni yabancı madde olarak algılar. Buna karşı antikor oluşturur. Oluşan antikorlar iltihabi sistemi devreye sokarak incse bağırsak yüzeyine hasar oluşturur. Mineral-vitaminlerin emilimi bozulur ve kanser gibi diğer hastalıklar oluşmaya başlar" diyor. Aydın, bu hastalık ile ilgili bilinmeyenleri şöyle sıralıyor...

KOZMETİğe DİKKAT!
Glüten esas olarak buğday, arpa ve çavdarda olmasına rağmen günümüzde ilaçlar, dudak kremleri, paketlenmiş ürünlerde de kullanılmaktadır. Bazen Çölyak ağır bir cerrahi operasyon, gebelik, doğum, viral enfeksiyon ve ciddi psikolojik durumlar sonrasında aktifleşebiliyor veya tetiklenebiliyor.

KADINLARI SEVİYOR
Çölyak hastalığı buğday alerjisi değildir. Deri döküntüleri olur, glütensiz diyetten fayda görülür. Ayrıca Çölyak hastalığı kadınlarda, erkeklere oranla daha sık rastlanıyor.

ANNE SÜTÜ KORUYOR
Meme ile emzirme süresi uzayan kişilerde Çölyak görülme yaşı geç olmaktadır. İnce bağırsakta hasarın derecesi ve hastalığın oluşma yaşına göre şikayet ve bulgular değişkenlik gösterebilir. Bu yüzden ileri yaşta şikayetler belirgin olmadığından hastalık atlanabilir.

ETİKETİ İYİ OKUYUN
Güncel tedavisi yaşam boyunca sıkı glütensiz diyettir. Çok iyi bir etiket okuyucusu olunmalı, ilaçlar, kozmetik ürünleri, şampuan, kremlerin de glüten içeriklerine dikkat edilmelidir.

HAZIR GIDALARDAN KAÇININ
Çölyak hastaları tüm sebzemeyveleri, bakliyatları tüketebilir. Ancak buğday, arpa, çavdar ve yulaf katkılı her türlü ürüne ek olarak bulgur, irmik, makarna, şehriye, kuskus, ekmek, kek, pasta, kurabiye, börek, simit, unlu tatlılar, glüten içeren hazır salça, ketçap, un ilave edilen çorbalar, soslar, tarhana, yarma gibi ürünlerden kaçınmak gerekir.