Davutoğlu'ndan kararlılık mesajı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bir taraftan demokrasinin bir gereği olarak hükümet kurma çalışması yürütürken, diğer taraftan kamu düzenini korurken ülkemizin ekonomik geleceğini de gözettiğimizi, bütün bu olayların, bütün bu süreçlerin ekonomimize olumsuz etki yapmaması için her türlü tedbiri aldığımızdan da emin olabilirsiniz" dedi.

Giriş Tarihi 31 Temmuz 2015, 00:00 Güncelleme 31 Temmuz 2015, 20:04
Davutoğlu’ndan kararlılık mesajı

İÇİNDEKİLER

Davutoğlu, televizyonlarda yayınlanan "Yeni Türkiye Yolunda" adlı ulusa sesleniş konuşmasında, DAEŞ'in Suruç'ta vatandaşlara haince saldırısının benzerinin terör örgütü PKK'nın Adıyaman'da askerlere karşı gerçekleştirdiğini, bir askerimizin şehit edildiğini anımsatarak, "O günden bugüne şehit olan askerlerimize ve polislerimize Rabbimden rahmet niyaz ediyorum, ailelerine sabrı cemil niyaz ediyorum" diye konuştu.

"EN BÜYÜK FEDAKARLIK, BU ÜLKE İÇİN CANINI VERENLERİN YAPTIĞI FEDAKARLIKTIR"
Türkiye'nin çok zorluklar gördüğünü, büyük fedakarlıklar yaptığını vurgulayan Başbakan Davutoğlu, en büyük fedakarlığı, ülke için canını verenlerin yaptığını kaydetti.

Şehitlerin emanetinin omuzlarında olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Onların emaneti yüreğimizdedir. Ve yüreğimizde bu emaneti taşıya taşıya ülkemizin geleceği, özgürlüğü, bağımsızlığı ve milletimizin birliği beraberliği için şehit düşmüş bütün geçmiş kahramanlarımız gibi onları da yüreğimize gömdük. Ülkemizin aziz toprağı yanında yüreğimizdeki yerleri hep baki kalacaktır" dedi.

Terör örgütlerinin hedefinin insan canı ve onuru olduğuna işaret eden Başbakan Ahmet Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:

"DEAŞ, PKK, DHKP-C veya başka adlarla hangi terör örgütü olursa olsun hepsinin hedefi insan canıdır, insan onurudur, ülkemizin geleceğidir. Nitekim ertesi gün İstanbul sokaklarında Suruç katliamı bahane edilerek bu kez yüzleri maskeli, elleri silahlı bazı nifak odakları DHKP-C terör örgütü olarak sahneye çıktılar. Bir anda ülkemiz 7 Haziran seçimlerindeki o güzel tablodan, temsil kabiliyeti yüksek Meclis'imizin verdiği o güzel görüntüden çıkartılarak 3 maşa terör örgütünün gerçekleştirdiği olaylarla karanlık bir tabloyla karşı karşıya getirilmek istendi."

"OPERASYONUN ADINI HUZUR VE DEMOKRASİ OPERASYONU OLARAK KOYDUK"
Terör örgütlerince gerçekleştirilen saldırıların Türkiye'ye karşı olduğuna dikkat çeken Davutoğlu, şunları söyledi:

"Hemen hükümet olarak gerekli tedbirleri almak üzere güvenlik birimlerimizle toplandık, gerekli talimatları verdim. Hiç düşünmeden, hiçbir şekilde tereddüt etmeden bütün güvenlik birimlerimize, bütün yetkililerimize talimatımız açıktır. Bu saldırılar Türkiye'ye karşıdır, bu saldırılar Türkiye'de demokrasiye karşıdır, insan hak ve özgürlüklerine karşıdır, en büyük hak olan hayat hakkına karşıdır. Ertesi gün bu kez iki polisimiz haince uykularında şehit edildiler. PKK terör örgütü, bölücü terör örgütü bu saldırıları üstlendi. Aynı gün bu kez DEAŞ terör örgütü sınırlarımızda bir askerimizi şehit etti. Bu eş zamanlı organize saldırı karşısında biz de eş zamanlı 3 ayaklı bir operasyonu başlattık. Bu operasyonun adını huzur ve demokrasi operasyonu olarak koyduk, çünkü Türkiye'ye dönük eş zamanlı terör saldırısı huzurumuza ve demokrasimize yönelikti."

3 AYAKLI OPERASYON

Başbakan Davutoğlu, huzur ve demokrasi operasyonlarının 3 ayaklı olduğunu, operasyonların ilk ayağını Suriye'de başlattıklarını belirterek şu bilgileri verdi:

"Suriye'de askerimizi ve Suruç'ta vatandaşlarımızı katleden DEAŞ terör örgütüne karşı 23 Temmuz'u, 24 Temmuz'a bağlayan gecenin sabahında kapsamlı bir operasyon başlattık. DEAŞ'ın barınakları, mühimmat depoları, toplanma mekanları tümüyle tasfiye edildi. Şerefli Türk Hava Kuvvetleri pilotları verdiğimiz görevi hakkıyla yerine getirdiler. Bundan sonra da sınırımızda kim bize dönük herhangi bir adım atmaya, herhangi bir saldırı planlamaya kalkarsa hak ettiği cevabı alacaktır" diye konuştu.

Operasyonun ikinci ayağını Irak'ta askerleri ve polisleri şehit eden bölücü terör örgütüne karşı başlattıklarını aktaran Davutoğlu, "24 Temmuz gecesi saat 23:00 civarında hem Suriye'de, hem Irak'ta, hem DEAŞ'a, hem PKK'ya karşı başlatılan operasyonda da PKK'nın karargahları, barınakları, mühimmat depoları hedef alındı ve Türkiye'ye dönük hiçbir terör eyleminin cezasız kalmayacağı herkese gösterilmiş oldu" dedi.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bir taraftan sınır ötesinde bu iki ayakta Türk Hava Kuvvetleri'nin yürüttüğü operasyon devam ederken, diğer taraftan da ülkemizin her köşesinde, 39 vilayette DEAŞ, PKK ve DHKP-C terör örgütlerine karşı yapılan operasyonlarda 29 Temmuz akşamına kadar 1302 zanlı gözaltına alındı."

"ÜLKEMİZİN HER BİR KÖŞESİNDE HUZURU SAĞLAMAYA KARARLIYIZ"
Operasyonların kapsamlı şekilde devam edeceğinin altını çizen Davutoğlu, "Ta ki hiç kimse bir daha Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin vatandaşlarını, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin birliğini, beraberliğini, özgürlüğünü tehdit etme cüretine kalkışmasın; kararlığımız kesin ve katidir. Bütün güvenlik birimlerimiz verilen görevleri onurla ve dirayetle yerine getirmektedir. Ülkemizin her bir köşesinde huzuru sağlamaya kararlıyız" değerlendirmesinde bulundu.

"Bu ülkede, bu kritik coğrafyada yaşamanın ağır bedelleri olabiliyor" ifadesini kullanan Başbakan Davutoğlu, "Bu bedelleri milletimize ödetmemek için, milletimizin bize verdiği sorumlulukla gece-gündüz çalışmaya devam edeceğiz" dedi.

Eş zamanlı terör saldırısı karşısında başlatılan mücadeleye bütün vatandaşların destek vermesini isteyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu mücadelede kararlı bir şekilde Türkiye'nin huzurunu koruma konusunda hiçbir tereddüt göstermeyeceğimizden emin olunuz. Huzur ve sükûn içinde güvenlik birimlerimizin yürüttüğü mücadelenin başarısı için dua ediniz, destek veriniz, ama devletimizin ve güvenlik birimlerimizin kudretinden hiç şüphe etmeyiniz."

Bir devletin kudret ve şefkatle ayakta duracağına vurgu yapan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Aynen sizin ailelerinizde, hepimizin hayatında olduğu gibi. Gösterdiğimiz şefkat eğer bir kudretle desteklenmezse zamanla acziyet oluşabilir. Ama kudret sadece bir otorite kurmak haline dönüşür, şefkatten yoksun olursa çocuklarımıza karşı bile gerekli dengeyi kuramamış oluruz. Bu, devlet hayatında da böyle, hem şefkat göstereceğiz ki şefkatimizin temeli hepimizin ortak bir alanda buluştuğu insan onurudur, insan hak ve özgürlükleridir ve demokrasidir, ama bu hak ve özgürlüklerin korunması için de kudretimizi göstermek gerektiğinde bundan da herkesin emin olması icap eder. Şefkatle beslenmeyen kudret zalimleşebilir, kudretle beslenmeyen şefkat acizleşebilir."

"OTORİTERLİĞE VE ANTİDEMOKRATİK YÖNTEMLERE İZİN VERMEYECEĞİZ"
Otoriterliğe ve antidemokratik yöntemlere prim vermeyeceklerini yineleyen Davutoğlu, "Biz ne otoriterliğe, ne antidemokratik yöntemlere prim vereceğiz, ne de Türkiye'de kaos çıkararak Türkiye'yi aciz göstermek isteyenlerin planlarına izin vereceğiz. Kendinizden emin, geleceğinizden emin bir şekilde yürüttüğümüz bu huzur operasyonuna desteğinizi her zaman talep ediyoruz" dedi.

3 KONUDA EMİN OLUN
Başbakan Davutoğlu konuşmasında vatandaşlardan üç konuda emin olmalarını istedi. Bunlardan birincisinin hükümet kurmak için yoğun şekilde çalışmalarını sürdürmek olduğunu kaydeden Davutoğlu şöyle devam etti:

"Ülkemizin kalıcı bir hükümete en kısa sürede kavuşması için Cumhurbaşkanımızca bendenize tevdi edilen görevi en iyi şekilde tamamlamak için önümüzdeki günlerde de yoğun bir şekilde çalışmaya devam edeceğim. Muhatabım siyasi parti genel başkanlarıyla bu konuda ümit ederim olumlu adımlar atar, en kısa zamanda 7 Haziran tablosunun gerektirdiği bir hükümeti oluşturma imkanı buluruz. Bundan emin olun, niyetimiz samimidir. Bizler sizin için siyaset yapıyoruz, bizler sizin için, size hizmet etmek için oy istedik, başka hiçbir gündem, başka hiçbir niyet hayatımızı ve hareket tarzımızı yönetemez. Bunu demokrasimize güvenerek, demokratik meşruiyet alanı içinde en kısa sürede bu vazifeyi tekemmül ettirmek ve tamamlamak için gayret sarf edeceğimden emin olunuz."

Başbakan Davutoğlu vatandaşların emin olmasını istediği ikinci konuya ilişkin de şu bilgileri verdi:

"Güvenlik bu süre içinde bu eş zamanlı terör saldırıları karşısında ve benzer faaliyetler karşısında sizlerin huzuru için, sizlerin çocuklarının geleceği için, evinden sokağa çıkan her vatandaşımızın evine güven içinde dönebilmesi için gece-gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Sizlerin rahat bir şekilde uyuya bilmesi için uyanık olan yüzlerce, binlerce görevlimizin olduğundan emin olunuz, askerimizin, polisimizin sizlerin huzuru için ayakta olduğundan emin olunuz. Bizlerin sadece ve sadece sizlerin huzuru için bu görevi yürüttüğümüzden emin olunuz.

Hangi siyasi görüşe sahip olursanız olun, hepinizin haklarını korumak bizim için en büyük, en asli görevdir ve insan onuruna dayanan bir geleceği inşa etmek hepimiz için temel hedeftir. Kim kamu düzenini bozmaya kalkarsa, kim sizin huzurunuzu bozmaya kalkarsa, özellikle Doğu ve Güneydoğu vilayetlerindeki vatandaşlarıma da seslenerek söylüyorum, kim sizi baskı altına almaya kalkarsa, biliniz ki sizler için her türlü tedbiri almaya hazır bir Hükümetiniz, bir Parlamentonuz, bir gönüllüler ordusu şeklinde çalışan görevliler vardır. Bu anlamda kamu düzeni konusunda hiçbir ihmal gösterilmeyecektir, hiçbir fedakarlık eksik edilmeyecektir."

Vatandaşların emin olmasını istediği üçüncü konuyu Davutoğlu şöyle açıkladı:

"Üçüncü olarak da bir taraftan demokrasinin bir gereği olarak hükümet kurma çalışması yürütürken, diğer taraftan kamu düzenini korurken ülkemizin ekonomik geleceğini de gözettiğimizi, bütün bu olayların, bütün bu süreçlerin ekonomimize olumsuz etki yapmaması için her türlü tedbiri aldığımızdan da emin olabilirsiniz. Bakınız, etrafımız ateş çemberi, bakınız Türkiye'ye dönük eş zamanlı terör saldırıları oluyor, ama ekonomimiz istikrar içinde yola devam ediyor. Çünkü bütün piyasa da biliyor ki, geçmiş 13 yıl içinde bütün bu zorlu süreçlerden alnının akıyla ve kararlı bir şekilde çıkmış siyasi kadrolar var. Çünkü bütün dış aktörler de biliyor ki, Türkiye her zorluğu demokrasiyle, birliği ve beraberliğiyle aşacak güce ve kudrete sahiptir.

Cari açıkta, bütçe dengelerinde hiçbir olumsuz trend yoktur. Ülkemizin ekonomisini etkileyecek hiçbir olumsuzluğa izin vermedik, vermeyeceğiz. Bütün ekonomik göstergeler istikrarlı bir ekonomik kalkınmanın işaretlerini, izlerini veriyor. Dünya ekonomisi daralırken biz ekonomimizi büyütmeye de devam edeceğiz."

"TÜRKİYE'Yİ GÜÇLÜ BİR GELECEĞE HAZIRLAMAYA KARARLIYIZ"
Türkiye'yi güçlü geleceğe hazırlamak için vatandaşların birliğin ve beraberliğin korunması için destek isteyen Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Dolayısıyla, demokrasimizi, özgürlüklerimizi, güvenliğimizi, ekonomik kalkınmamızı korumaya, daha da derinleştirerek Türkiye'yi güçlü bir geleceğe hazırlamaya kararlıyız. Sizden en büyük ricamız, talebimiz; birliğimizin, beraberliğimizin korunması yönünde bize destek vermenizdir. Özgürlüklerimizi hep beraber koruyacağız ve bu terör odaklarına karşı hep beraber sesimizi yükselteceğiz ve diyeceğiz ki, bizler onurlu bir ülkenin onurlu vatandaşlarıyız, bizler yükselen bir ülkenin, geleceğe emin adımlarla yürüyen bir ülkenin özgüven sahibi vatandaşlarıyız. El ele verdik, hangi etnik ve mezhebi kökenden olursak olalım el ele verdik, ele ele geleceğe yürüyoruz. Birileri etnik ve mezhebi ayrımcılıkla aramıza fitne sokmak isterse, siz bizi bölemezsiniz, bizim yüreklerimiz birleşmiştir deme erdemini hep beraber gösterdiğimizde, emin olunuz kimse bizim önümüze engel olarak çıkamayacaktır."

Başbakan Davutoğlu konuşmasını şöyle tamamladı:

"Yüreklerimizi birleştiren, onları geleceğe hazırlayan Rabbimize hamdolsun. Yüreklerimizi birleştiren tarihimizle onur duyuyoruz. Yüreklerimizi birleştiren gelecek vizyonumuzla hep beraber tek bir yürek olarak geleceğe doğru yürüyelim. Ama her ne surette olursa olsun biliniz ki Türkiye'de meşruiyet, demokrasi, insan hak ve özgürlükleri her zaman egemen olacaktır."