İngilizler, Türk şifrelerini çözmüştü

Araştırmacı-Yazar Ahmet Anapalı, ASAM'da, "Lozan Görüşmeleri’nde Patrikhane’nin statüsünün belirlenmesinde hahambaşı Haim Nahum’un rolü"nün ele alındığı konferansta, Lozan görüşmeleri sırasında, İngilizlerin Türk şifrelerini çözdüğünü söyledi. Konferansta sunulan Başbakanlık arşivine ait bir belgede de "İngilizler, Lozan Konferansı esnasında Türklerin şifreli telgrafnamelerinin bütün gruplarını okumakta idiler" deniyor.

Giriş Tarihi 14 Aralık 2014, 00:00 Güncelleme 12 Ocak 2015, 13:13
İngilizler, Türk şifrelerini çözmüştü

İÇİNDEKİLER

Avrasya Bir Vakfı'nca Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde düzenlenen "Lozan Görüşmeleri'nde Patrikhane'nin statüsünün belirlenmesinde hahambaşı Haim Nahum'un rolü" konulu konferansta konuşan Araştırmacı-Yazar Ahmet Anapalı Osmanlı'nın Patrikhane ve Ortodoksluğa bakışını değerlendirerek Lozan görüşmelerinin nasıl şekillendiğini anlattı.

Anapalı şunları söyledi:

"Ortodoksluk Bugün Varsa, Osmanlı Sayesindedir"
"Fatih Sultan Mehmet, Katoliklere karşı Ortodokslarla çok iyi bir ilişki içerisindeydi ve bu sebeple kendisinin "Ortodoks" olduğunu dahi ileri sürenler olmuştur. Papa'lık tarafından dinden çıkmakla suçlanan ve aforoz edilen Ortodoksluk bugün varsa eğer, Osmanlı'nın sayesinde vardır. Bitmek üzereyken Ortodoksluğu ve Fener'deki Patrikhaneyi, Roma İmparatorluğu döneminden daha çok şahlandıran, daha çok yetki ve özgürlük veren Fatih Sultan Mehmet'tir."

"Osmanlı Oyun Kurucuydu"

"Fatih Sultan Mehmet Balkanlar'la ilgili bir fermanında 'biraderim Patrik hazretleri de böyle buyurdu' diyor. Ortodoksluğu onure ediyor, sebep; o an itibariyle Balkanlar misyoner Cizvit ve Vatikan rahiplerinin yoğun hücumu altında. Kitleler halinde Katolikliğe dönüş var. Fatih, Katoliklik güçlenmesin, Ortodoksluk alternatif bir güç olsun diye Balkanlar'da Ortodoksluğu onore ediyor. Aynısını torunu Kanuni de yapıyor, Protestanları destekliyor. Protestanlık mezhebinin kurucusu Luther'in fedaileri, Kanuni'nin gönderdiği fedailer. Kanuni, atalarının ikiye böldüğü Hristiyanlığı üçe bölmeye çalışmıştır. O gün yapılan bu oyun, bugün tersine döndü, bugün Batı bizi, İslam'ı sürekli bölümeye çalışıyor."

"İngiltere Hilafet'i Bizim Kaldırmamızı Bekledi"
"Lozan görüşmelerine ait evraklarda Hilafet konusu asla geçmez. İngiltere, Lozan'ın ana belirleyicisi olduğu halde, anlaşmayı uzun süre tanımamıştır, çünkü Türkiye'nin Hilafet'i kaldırmasını beklemiştir. Yani İngiltere, Lozan Anlaşması'nı tanımak için, Hilafet konusunun ne olacağını beklemiştir. Ve Hilafet'in ilgasından sonra anlaşmayı tanımıştır. Peki, İngiltere neden böyle davranmıştır? O sırada İngiltere, sömürgeleri sebebiyle, aslında en büyük İslam devletidir. Londra, eğer Hilafet'in kaldırılmasını talep ederse, sömürgesi olan müslüman halkların kendisine karşı ayaklanmasından çekinmiş, Hilafet'i müslüman Türkiye'nin ilgasını beklemiştir"

"Venizelos Üzülmesin Diye, İzmir Yerine Lozan Seçildi"
"Mustafa Kemal‚ 'Bu savaşın bayrak şehri İzmir'dir. Bizim için İzmir çok önemlidir. Görüşmeler İzmir'de olmak zorundadır' dediyse de İngiliz Lord Curzon demiştir ki 'Görüşmeleri eğer İzmir'de yaparsak Yunanlı dostum Venizelos çok üzülür'. Bunu üzerine İsmet İnönü, Yunan dostun kırılmasını istemez ve savaşta taraf olmayan İsviçre'nin Lozan kenti seçilir. Hilafet ve Patrikhane konusu Lozan görüşmelerine ait resmi evraklarda asla geçmemiştir. Hahambaşı ve Türk heyetinin azalarından Haim Nahum'un ismi de resmi kaynaklarda yer almaz. Aslında Haim Nahum, İsmet Paşa'nın danışmanıdır. Rıza Nur, Haim Nahum'un sabah kahvaltısını İngilizlerle, öğle yemeğini Franzlarla, akşam yemeğini ise İsmet Paşa'yla yediğini söyler."

"Lozan'a Mustafa Kemal Şekil Verdi"
"Lozan'a şekil veren Mustafa Kemal'in telgraflarıdır. Mustafa Kemal, görüşmeleri yürüten İsmet Paşa'ya 'Eğer bize kapitülasyonları dayatırlarsa, dış borçları dayatırlarsa, Patrikhane konusunu ve Musul konusunu dayatırlarsa masaya yumruğunu vur, geri dön. Bu mücadele kaldığı yerden devam eder' diyerek cesaret vermiştir. Mustafa Kemal'in telgraflarında İsmet Paşa'ya 'bak bu konuda asla taviz verme, bu konuda bir adım geri atma, bu konu bizim namusumuzdur' dediği hususlarda Lord Curzon asla diretmedi. Mustafa Kemal Paşa, 'İsmet bu konuda siyaset yap, mümkün olduğu kadar oyala, zaman kazanmaya çalış, politika takip et' dediği zaman Lord Curzon bütün hucümünu ağırlığını göstermiştir. Peki Curzon, M. Kemal'in İnönü'ye ne yazdığını nereden biliyordu? Çünkü İngilizler, Romanya'nın Köstence şehri üzerinden yaptığımız telgraf yazışmalarımızı çözmüşlerdi."

Başbakanlık Arşivi'nden Bir Belge
ASAM Genel Müdürü Ömer Özkaya da, konferansta, Anapalı'nın görüşlerini destekleyen bir belge sundu. Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi'ne ait ve 030 10 230 553 19 numaralı dosyada bulunan belgede şu ifadeler yeralıyor: "İngilizler, Lozan Konferansı esnasında Türklerin şifreli telgrafnamelerinin bütün gruplarını okumakta idiler. Bu telgrafnamelerde Türkler tarafından Lord Curzon hakkında verilen hükümler gayet hasmane ve ısırıcı bir mahiyette idi. Lord Curzon, kendi aleyhinde olan bütün bu yazıları vazife icabı ister istemez okumak mecburiyetindeydi."