FETÖ'nün yazarlarından pişmanlık masalları

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) yayın organı olduğu gerekçesiyle kayyuma devredilen daha sonra kapatılan Zaman gazetesinin eski yönetici ve yazarlarına yönelik yürütülen soruşturma sonunda Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay'ın da aralarında bulunduğu 22’i tutuklu 30 sanığın yargılandığı dava, sanıkların savunmalarıyla sürüyor. FETÖ'nün yazarları yaptıkları savunmalarla nasıl çark ettiklerini gösterdiler.

Giriş Tarihi 19 Eylül 2017, 00:00 Güncelleme 19 Eylül 2017, 10:45
FETÖ’nün yazarlarından pişmanlık masalları

İÇİNDEKİLER

FETÖ'cü Zaman Gazetesi'nde Erdoğan'ı tehdit eden yazılar yazan Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay verdikleri savunmalarla nasıl çark ettiklerini gösterdiler.

İŞTE O SKANDAL SAVUNMALAR:

ALİ BULAÇ: DIŞI HAYLİ SÜSLÜ FETÖ VAZOSU
Bulaç, 15 Temmuz darbe girişiminin, 40 yıllık bir yapının illet ve ayıplarını ortaya çıkardığını belirterek, "Dışı hayli süslü cemaat vazosu, 15 Temmuz'da bir darbe ile yere düştü, paramparça oldu. İçinden yüz kızartıcı ayıplar, kusurlar, illet ve cürümler orta yere saçıldı." ifadelerini kullandı.

Medya sektöründeki FETÖ içinde önemli sayılacak birçok kişinin aylar öncesinden pılını pırtını toplayıp yurt dışına çıktığını anlatan Bulaç, geriye amele hükmünde kullanılan, her şeyden habersiz kimselerin kaldığını öne sürdü.

Bulaç, FETÖ üyesi olmadığını belirterek, savunmasında şu ifadeleri kullandı:

"Darbe tehdidi söylentileri dolaşırken ve FETÖ canibinden ses çıkmazken ben neden 'darbecilik alçaklıktır' diye yazı yazayım. Örgüt üyesi olsaydım, bütün diğerleri gibi beni de aylar öncesinden haberdar edip yurt dışına çıkmamı sağlaması gerekmez miydi? Örgüt beni 'kullanışlı aptal' yerine mi koydu?"

ŞAHİN ALPAY: ZAMAN'DA YAZDIĞIM İÇİN PİŞMANLIK DUYUYORUM
Tutuklu sanık Şahin Alpay da öz geçmişini anlatarak başladığı savunmasında, Gülen hareketi ile ilgili bilgilerinin, medya kuruluşları ve yurt içi ile yurt dışında okullara yaptığı ziyaretlerin yanı sıra bir kısmına katıldığı Abant Platformu toplantılarından kaynaklandığını söyledi.

Söz konusu hareketle ilgili hayal kırıklığının 15 Temmuz darbe girişimiyle patlak verdiğini anlatan Alpay, savunmasına şöyle devam etti:

"İtiraf edeyim ki o güne kadar hareketin gayrimeşru işlere karışan bir karanlık yüzü olduğunun bilincinde değildim. İdari bir kararla FETÖ/PDY olarak nitelenen ve silahlı terör örgütü olarak suçlanan FETÖ'nün hangi mensuplarıyla ve ne ölçüde gayrimeşru işlere ve 15 Temmuz darbe girişimine karıştıkları, yargılamalar sonunda ortaya çıkacaktır. Ne var ki kimi FETÖ mensuplarının şu veya bu ölçüde 15 Temmuz darbe girişimine katılmış olduklarına dair emareler bütün yazarlık hayatım boyunca sivil yönetimi savunmuş, askeri darbelere askeri vesayete karşı olmuş bir liberal demokrat olarak beni şok etti ve derin bir yanılmışlık duygusuna boğdu."

Alpay, FETÖ'nün bir suç örgütü olduğuna dair önceden bir yargı kararı olması halinde bir gün bile Zaman gazetesinde yazmayı sürdürmeyeceğini iddia ederek, "Gülen hareketi mensuplarının bir askeri darbe girişiminde şu veya bu ölçüde rol alabilecekleri aklımın ucundan geçseydi asla Zaman gazetesinde yazmazdım. 15 Temmuz darbe girişimini lanetliyorum. Bu nedenle Zaman'da yazdığım için pişmanlık duyuyorum. Bu hareketin karanlık yüzünü göremediğim için fena halde yanıldım." ifadelerini kullandı.

İddia edilen suçların hiçbiriyle ilgisinin olmadığını öne süren Alpay, gerek yaşam tarzı gerekse dini inançları gereği herhangi bir dini cemaat ya da gruba üye olmasının söz konusu olmadığını savundu.

MÜMTAZER TÜRKÖNE: ÇAĞRIDAN ÖNCE SOKAKTAYDIM
15 Temmuz öncesi darbe tehditleri savuran ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı idamla tehdit eden Mümtazer Türköne, savunmasında, çağrıdan önce sokaktaydım dedi.

Türköne, "Attığım tweetlerle darbenin bir ihanet olduğunu, meşru hükümetin yanında olduğumu söyledim. Cumhurbaşkanı halkı sokağa davet etmeden önce köprüye gitmek için yola çıktım."