Biz kardeşiz

Türkiye ve Katar arasındaki ilişkiler ilkelerden oluşan sağlam bir temele ve iki kardeş ülke halkını birbirine bağlayan ortak tarih ve dine dayanmaktadır. Biz Türkiye’nin ahlaki tutumundan dolayı Türk hükümeti ve halkına çok minnettarız. Bölgedeki kritik durumlarda Türk halkının ortaya koyduğu onurlu tutumlar, hiç de yadırganacak bir durum değildir.

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 24 Temmuz 2017 Güncelleme 24 Temmuz 2017, 01:40
Biz kardeşiz

İÇİNDEKİLER

Ekonomik gücü, yurt dışı yatırımları, doğal kaynakları ve stratejik konumu nedeniyle Katar, Körfez bölgesinin incisi bir ülke. Hal böyle olunca da bölge ülkelerin çekememezliği karşısında Katar, ciddi müdahaleler yaşadı ve yaşamakta. ABD Başkanı Trump'ın Suudi Arabistan ziyaretinden kısa bir süre sonra Körfez ülkelerinin bazıları bir araya gelerek Katar'ı teröre destek vermekle suçlayıp bütün ilişkilerini kestiler. Bu gelişmeler karşında Katar'a yönelik kabul edilmesi imkansız olan isteklerde bulundular. Bunun üzerine araya Türkiye girdi ve sorunun çözümü için ciddi çaba sarf etti. Türkiye'nin barışcı çözüm arayışı devam etmekte. Katar Hükümeti dirayetli bir şekilde olaylar karşısında paniklemeden, sakin, sorunun çözümü için diplomatik çaba harcıyor. Bugüne kadar önemli bir mesafe elde edilmiş olsa da bazı körfez ülkelerinin tutum ve tavrı anlaşılır gibi değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başta Katar olmak üzere körfez bölgesine yönelik gezisi öncesinde Katar'ın Ankara Büyükelçisi Salim Mübarek el-Şafi TAKVİM Gazetesi'nden Ali Değermenci'nin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar krizine çözüm arayışı için Körfez turuna çıkacak, Katar, Suudi Arabistan ve Kuveyt'i ziyaret edecek, bu ziyaretten ne bekliyorsunuz? Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağı bu ziyaret, zamanlama ve içerik bakımından büyük önem arz etmektedir. Krizin diyalog yoluyla çözülmesi gerektiğini beyan eden Türkiye'nin akılcı resmi tutumuyla da uyumludur. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu ziyareti hayra vesile olacağına inanıyoruz. Şüphesiz ki ortaya atacağı görüşler, neticede Körfez'de ve genel olarak da bölgede barış ve istikrarın tesisine hizmet edecektir.

Türkiye, Katar krizinde yapıcı rol almakla hedefe mi alınıyor?
Türk tarafının bu gibi çabalarının başarıya ulaşmasında çıkarı olmayan bazı taraflar vardır. Şüphesiz ki bunu gölgelemeye çalışacaklardır. Bu taraflar, birçok ülke tarafından krizi barışçıl yollarla çözmeye çalışanların çabalarını göz ardı ederken zaman kaybına neden olmakta ve bu çabaları heder etmektedirler.

Krizi tırmandırabilirler mi?
Kriz tırmandırılırsa çıkmaz sokağa girmek kaçınılmaz olur. Bu nedenle umarız ki ambargo uygulayan ülkeler olayları iyi bir kulakla dinleme kabiliyeti gösterebilir ve Türkiye'nin çabalarını olumlu bir şekilde değerlendirirler. En önemlisi krizi çözmek için ortaya bir irade koyabilmeleri gerekir ki şu ana kadar böyle bir şeyin varlığı gözükmemektedir.

Katar'a yönelik abluka uygulamalarının nedeni nedir?
Olanlar için herhangi bir gerçek neden yoktur. Biz başlangıçtan beri bu krizin yapay olduğunu söyledik. Katar'a karşı alınan medyasal, siyasi ve ekonomik yasa dışı prosedürlerin herhangi bir gerekçesinin olmadığına inanıyoruz. Birkaç gün önce Amerikan İstihbarat Ajansı, Amerikan "Washigton Post" gazetesine, ambargo ülkelerinden birinin Katar Haber Ajansı'nı korsanlamakla bu krize neden olduğu hakkında bazı bilgiler sızdırdı.

Katar'ın tutumu neden daha sakin?
Biz şu ana kadar krizle sakin, akılcı, heyecana mahal vermeden ve tırmandırmadan başa çıkmaya özen göstermekteyiz. Ancak bu tutumumuz bir zaaf veya korku olarak algılanmamalıdır.

Krizin diyalogla çözüleceğine inanıyor musunuz?
Elimizde hala kendimizi savunabilecek birçok belgeye sahibiz. Ancak, bütün aktörlere krizi diyalog ve görüşmeler yoluyla sonlandırmak için gerekli olan fırsatı vermek istiyoruz. Sorunu çözmek için tek yol budur. Bu nedenle de Türkiye'nin çabalarını desteklemekteyiz.

Katar ile Türkiye arasında nasıl bir ilişki var, dostluk nereden kaynaklanıyor? Katar halkı Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında ne düşünüyor?
Katar ile Türkiye arasındaki ilişkiler kardeşlik ve karşılıklı saygı temeline dayanan stratejik ilişkilerdir. Şüphesiz ki bu ilişkiler her iki tarafın çıkarlarını göz önünde buldurmaktadır. Ancak bu ilişkiler ilkelerden oluşan sağlam bir temele ve iki kardeş ülke halkını birbirine bağlayan ortak tarih ve dine dayanmaktadır. Katar halkı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a büyük bir beğeni ve saygıyla bakmaktadır. Eminiz ki Türk halkı da aynı bakışla Altesleri Katar Emiri ve Katar halkına karşılık vermektedir.

Bölge ülkeleri Katar'a ambargo uygulayınca Türkiye yiyecek-gıda dolu uçaklar gönderdi. Kargo uçakları Katar'a inince halk neler hissetti?
Her şeyden önce bizler bu ahlaki tutumdan dolayı Türk hükümeti ve halkına çok minnettarız. Bu tutum iki ülke ve halkları arasındaki ilişkilerin derinliğini yansıtmaktadır. Katarlı yetkililer ve Katar halkı bunu büyük bir takdirle karşılıyorlar. Aslında bölgedeki kritik durumlarda Türk halkının ortaya koyduğu bu gibi onurlu tutumlar hiçte yadırganacak bir tutum değildir.

Katar-Türkiye arasındaki ilişki kıskanılıyor mu?
Her zaman için amacımız, önemli meselelerde halklarımız arasında işbirliğimiz ve dayanışmamızı güçlendirmektir. Bölgenin güvenlik ve istikrarı ile halklarının refahını sağlayacak bir şekilde birlikte çalışmaktır. Bu gibi politikalar bazılarının işine gelmemektedir. Ondan dolayı da bunu bozmak için çaba harcamaktadırlar. Bu gibi olaylardan dolayı umutsuzluğa kapılmamalıyız. Aksine hedeflerimizi gerçekleştirmede daha güçlü ve daha hızlı çalışmak için bir motivasyon olmalıdır.

İki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler nasıl seyreder?
Ülkelerimiz arasında halihazırdaki ekonomik ve ticari işbirliğimiz hızlanmaktadır. Şüphesiz ki Doha'ya yönelik Türk ihracatında ve özellikle de geçen ay zarfında büyük bir artış meydana gelmiştir. Çabalarımız bu gelişmenin istisnai bir hal teşkil etmemesi yönündedir. Bu nedenle Katar ve Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari alanda orta ve uzun vadeli planların araştırılması ve uygulanması için çalışmaktayız.

DARBE PLANLAYAN ÜLKELER VAR
Katar'a karşı bir darbe girişiminin olup olamayacağı tartışılıyor. Böylesine bir risk var mı? Bu konuda Türkiye'den destek alacak mısınız?
Bu ülkelerin bize karşı bir darbe girişiminde bulunacakları lafları boş yere değildir. Özellik bu dört ülke 1996 yılında planlı bir darbeyle rejimimizi devirmeye çalıştılar. Bu girişimlerinde başarısız oldukları için 2014 yılında buna benzer bir yapay kriz yaratarak tekrar girişimde bulundular. Şimdi de üçüncü girişimleri. Ancak biz ülkemize karşı bu gibi komploların başarısız olacağına inanıyoruz. Çünkü yersiz iddiaları artık bütün dünyaya açık bir şekilde ayan olmuştur.

Darbe girişimi riski ne kadar?
Halka hizmet eden, güvenliğini ve istikrarını savunan bir devlet ve bu halkın refah ve kalkınması için çaba harcayan bir hükümet hiçbir şeyden çekinmemelidir. Bu mantıktan hareketle halkın yanımızda olduğundan ve olabilecek dış komplolara karşı kendini, Emir'ini, hükümet ve devletini savunacağından eminiz.

Darbe girişimi olursa Türkiye'den destek bekler misiniz?
Zannederim ki bu mesajı en çok Türkiye ve Türk halkı anlayabilecektir. Türk halkı azmi ve özgür iradesiyle herhangi bir dış yardım ve destek talep etmeden geçen yıl meydana gelen darbe girişimini başarısız kılmıştır. İstenilebilecek destek ancak herhangi bir darbe girişimini kınama hususunda olur. Bu konulardaki derslerden faydalanmak gerekir.

Bölgede darbe yapılması için çalışan ülkeler var mı?
Bölgede kanlı ve askeri darbeleri destekleyen veya desteklemek isteyen ülkeler, harcadıkları paralara rağmen amaçlarına ulaşamayacaklardır. Şayet bu gibi planlar varsa umarım daha önce düştükleri aynı hatalara tekrar düşmezler. Çünkü nihayetinde bunun sonuçları, onlara ve bölgeye olumsuz bir şekilde yansıyacaktır.

TÜRK ÜSSÜ'NDEN ÖNCE KENDİ ÜLKELERİNDEKİ ÜSLERE BAKSIN
Katar'a karşı oluşturulan ambargonun bitmesi için Türkiye'nin Katar'daki üssünün kapatılması isteniyor. Neden buna itiraz ediyorlar? Askeri üs konusunda Katar devleti ve halkı ne düşünüyor?
Bu üsse olan itirazları bir kenara bırakalım, onlar başkalarından herhangi bir askeri üs kapatma talebinde bulunma hakkına sahip değillerdir. Özellikle de bazıları kendi topraklarında birçok yabancı üsse ev sahipliği yapmaktayken. Biz taleplerini kesin bir şekilde ret ettik. Bildiğiniz gibi bu konu bağımsız ve toprakları üzerinde egemenliği olan iki ülkeyi ilgilendirmektedir. Bu konulara aykırı istekler kesinlikle kabul edilemez.

Türk Üssü'nün orada olmasının nedeni nedir?
Katar ve Türkiye arasındaki savunma ilişkileri ve Doha'daki Türk askeri üssü gibi konular iki ülke arasındaki ikili anlaşmalara bağlı konulardır. Bu anlaşmalar gizli değil açık anlaşmalar olup, bölgede güven ve istikrarı gerçekleştirmeyi ve terörle mücadele ile biriken zorluklara karşı koymada katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Dolayısıyla herhangi bir üçüncü tarafın buna müdahale etmeye hakkı yoktur. Çünkü bu gibi girişimler içişlerimize müdahale ve egemenliğimizi ihlal sayılmaktadır.


Katar ile 2 yıl önce varılan anlaşma sonucu, Türk askeri başkent Doha'daki 'El Rayyan Üssü'nde bulunuyor. Zırhlı birliklerle askerlerin konuşlandığı üs, denizden ve havadan lojistik desteğe müsait... Üsse Körfez krizi sonrası Türkiye'den asker gitmeye devam etti.

Kriz öncesinde Türk Üssü'ne itiraz etmişler miydi?
Halen bize ambargoyu uygulayan ülkelerin daha önceden bu askeri üsse herhangi bir itirazları olmamıştı. Ama şimdi itiraz ediyorlar. Belki de planlanan bazı kötü emellere mani olmuştur. Umarım bu noktada hatalı düşünüyoruzdur.

RÖPORTAJ: ALİ DEĞERMENCİ