Erdoğan: Kişi sevdiğiyle beraberdir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müteahhitler Birliği Ödül Töreni'nde konuştu. Erdoğan, "Açıkça söylemeliyim. Bir evet safı var bir de hayır. Kandil ne diyor? Gelin hayırda buluşalım diyor. 40 yıldır bu ülke bunlarla mücadele ediyor. Bunların çağrısı hayır oyuna. Burası çok önemli: Kişi sevdikleriyle beraberdir bunu unutmayın" dedi.

Giriş Tarihi 22 Şubat 2017, 00:00 Güncelleme 22 Şubat 2017, 13:11
Erdoğan: Kişi sevdiğiyle beraberdir

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Müteahhitler Birliği Ödül Töreni'nde konuştu. Konuşmasında referandum sürecine de değinen Erdoğan, "Açıkça söylemeliyim. Bir evet safı var bir de hayır. Kandil ne diyor? Gelin hayırda buluşalım diyor. 40 yıldır bu ülke bunlarla mücadele ediyor. Bunların çağrısı hayır oyuna. Burası çok önemli: Kişi sevdikleriyle beraberdir bunu unutmayın" dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle:
Biz müteahhitlerimizin yurdışında faaliyet üstlenmelerini, ülkelerimizin değerini mühürünü vurduğunuza inanıyorum. Şantiyesinin önünde bayrağını dalgalandıran her firmamız önemlidir. Potansiyelimiz olmamız gereken seviyenin çok altında. Bizim firmalarımız yüzde 8'in dahi altında kalıyor. Çinliler yüzde 5, İtalyanlar yüzde 10 paya sahipken bizimkisi yüzde 5i bulmuyor.

Kriz bölgelerinde faaliyet gösteren iş adamlarımızın özellikle de müteahhitlerimizin yaşanan sıkıntılardan olumsuz etkilendiği görülmektedir. Kazanımlarımızın heba olmasına asla izin vermeyeceğiz. 2023 hedeflerimize ulaşmak için başarılarımıza imza atacağız. Türkiye'yi 10 kat büyüttük. Dünyadaki 10 büyük ekonominin arasına gireceğiz. İnanmak başarmanın yarısıdır.

"ÖLDÜRMEYEN HER DARBE GÜÇLENDİRİR"
Bir gerçek ki son yıllarda yakın coğrafyamız büyük sıkıntı içinde. İnsani dramların dumanı her taraftan yükseliyor. Kriz bölgelerinde faliyet gösteren iş adamlarımız olumsuz yönde etkilenmektedir. Ziyaret ettiğimiz ülkelerde veya Türkiye'ye gelen hükümet başkanlarına bu konuda telkinlerimizi yapıyoruz. Çok emek verdik, dişimizle tırnağımızla çalıştık. 2023 hedeflerine ulaşmak için çok daha büyük başarılara imza atacağız. Türkiye'yi 14 yılda 3 kat büyüttük. İnşallah dünyanın en büyük 10 ekonomisinin arasına gireceğiz. Biz ülkemize, milletimize, iş adamlarımıza inanıyoruz. 15 Temmuz bir kez daha göstermiştir ki; öldürmeyen her darbe güçlendirir. Türkiye krizlerden darbelerden güçlenerek çıkmayı başarmış bir ülkedir. siz yeter ki bir adım atın devlet size kat be kat yaklaşacaktır.

"BİZİM KİTABIMIZDA GERİYE GİTMEK YOK"
Kaosla, darbeyle dize getiremedikleri Türkiye'yi ekonomiyle vurmaya çalışıyorlar. Dedikoduya gerek yok. Biz ülkemizin durumunu biliyoruz. Bizim kendi programlarımızı uygulamamız gerekiyor. Türkiye varlık fonu gibi araçlar bu amaçla hayata geçiriliyor. Suriye'de aktif politika izliyoruz. Irak'ta söz sahibi olmak istiyoruz. İlgili tüm kesimlerle elele vererek yeni yöntemler arıyoruz. İhracatımız yeniden yükselme eğilimine girdi, turizmde kıpırdanma başladı, istihdam seferberliğine katılmak için iş adamlarımız istekli. Bir kez daha özellik ifade ediyorum. Bizim kitabımızda geriye gitmek yoktur. DAima ileriye, kararlı bir şekilde yol almak zorundayız. Milletimize sözümüz car. Vesayet güçleriyle uğraşmaktan darbe girişimine kadar her türlü zorlukla mücadele ettik.

"GELİŞMİŞ ÜLKELER KÖTÜ BİR SINAV VERDİ"
Suriye'de fitili ateşlenen sorunların dünyayı ateşe atabileceğini ABD ve Avrupa'daki terör saldırılarıyla gördük. Dikenli teller çözüm değildir. Çözüm buradaki insanların geleceğini güvenlik altına almaktır. Gelişmiş ülkeler Suriye ve Irak krizinde kötü bir sınav verdi. Değişim hayatın en önemli gerçeğidir. Millet olarak bizimde geçmişimizden aldığımız tecrübeyle daha müreffeh bir gelecek için çalışmamız gerekiyor.

"SİYASET DÜRÜST YAPILIRSA MİLLET SİZİ BİR YERLERE GETİRİR"
Değişimin ülkenin yönetim sisteminden uzak kalması mümkün müdür? Gayri meşru güç odakları mevcut sistem içindeki çatlaklardan sızarak güçlenmiştir. Her kim Türkiye'nin bu şekilde yoluna devam etmesi gerektiğini söylüyorsa ya geçmişten bihaberdir ya da bilmiyordur. Bu noktaya durduk yerde gelmedik. Türkiye yasama yürütme ve yargı arasındaki çekişmelerden büyük zarar görmüştür. Şu anda bakıyorum 16 Nisan'la birlikte artık Türkiye'de yasama organı yok diyorlar. Ya dürüst olun! Siyaset dürüst yapılırsa millet sizi bir yerlere getirir. Eğer dürüst yapmassanız sittin sene aynı yerde kalırsınız. Yürütme Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde toplanıyor. Yasama var yürütme var yargı var. Bunların ortadan kalkması söz konusu değil.

"10 YILDIR İŞLER YÜRÜYOR DİYORLAR! ONU GEL DE BİZE SOR"
Ahmet Necdet Sezer, Bülent Ecevit, Süleyman Demirel, Turgut Özal.. Bu dönemlerde yaşananları unutmamalıyız. Sayın Özal hakaretlere maruz kalmıştır. Biz diyoruz ki hep birlikte Türkiye olacağız. Bunun başka çıkışı yok. Şu anda bu çalışmada bile anayasa komisyonunda masaların üzerinde nasıl uçuşulduğunu gördünüz. Genel Kurul'da bacak ısırmadan tut burun kırmaya kadar bunları da gördük. Öbür sistemde bunlar olsa da asgariye düşer. 2007 anayasa değişikliği ile meşrutiyetini halktan alan iki yürütme gücüne sahip olduk. Birileri 10 yıldır işler yürüyor diyor. Onu sen gelde bize sor. Keramet sistemde değil, aynı siyasi ekolden gelen birbirlerini yakından tanıyan insanlar bu makamda olduğu için sorun çıkmadı. Sabırla hamdolsun işi bu noktaya kadar getirdik. Yarın öbür gün farklı amaçları olanlar bu makama gelirse seyreyleyin gümbürtüyü. 16 Nisan milletimizin talebi üzerine meclisin bu noktaya getirdiği bir çözümdür.

"KANDİL GELİN 'HAYIR'DA BULUŞALIM DİYOR"
Açıkça söylemeliyim. Bir evet safı var bir de hayır. Kandil ne diyor? Gelin hayırda buluşalım diyor. 40 yıldır bu ülke bunlarla mücadele ediyor. Bunların çağrısı hayır oyuna. Burası çok önemli: Kişi sevdikleriyle beraberdir bunu unutmayın. Buradan sesleniyorum; gelin 16 Nisan'da güçlü bir konsolidasyona gidelim ve böylece 16 nisan'da güçlü ve büyük bir Türkiye'nin temel taşlarını yerine koyalım. Şu 18 maddenin daha bütüncül olarak bir çözüme kavuşturulması için bir mücadele verildi ama ne yazık ki bu ülkede siyaset, siz ne diyorsanız, beyaz diyorsanız o siyah diyor. Gelin oturalım, konuşalım, bir neticeye varalım. Ama öyle olmadı. Sonunda gerek AK Parti gerek MHP'nin uyumu, onların dayanışma içerisinde demek ki olabiliyor. Parlamentoda bu kararlılığı, bütünleşmeyi sağolsun buraya getirdiler.

"SİZLERDEN RİCAM 18 MADDEYİ TEKER TEKER OKUMANIZ"
Bunun rejim değişikliğiyle yakından, uzaktan alakası yok. Sizlerin huzurunda tüm işadamlarımıza ve milletimize şu gerçekleri anlatmak istiyorum: Özellikle muhalefet anayasa değişikliğinde konuyu ilgisi alakası olmayan konulara çekerek vatandaşımızın kafasını hala bulandırmaya çalışıyor. Sizlerden ve vatandaşlardan ricam, bu 18 maddeyi eline alıp teker teker okumanızdır. Yeni yönetim sisteminin temel mantığı güven ve istikrardır. Seçimlerde milletimizden yetki alan Cumhurbaşkanı ve Meclis 5 yıl ülkeyi yönetecektir. Gensorular, Parlamentonun işlevini ortadan kaldırmıştır.

MUHALEFET'E ÇAĞRI
Gerek Ak Parti, gerek MHP, gerek CHP tabanı hatta HDP'lilere sesleniyorum. Gelin bu tarihi formda bir konsolidasyona gidelim. 16 Nisan'da müreffeh Türkiye'nin taşlarını yerini koyalım. Bunun rejim değişikliğiyle alakası yok. Muhalef anayasa değişikliğini ısrarla insanımızın kafasını bulandırmaya çalışıyor. Anayasa değişikliği toplam 18 maddeden oluşuyor. Milletvekili sayısının artması mıdır sorun. Parlamentoyu çocuklarımıza mı bırakacağız diyorlar. Bütün mesele onun yetişmiş olması.

SEÇİLMEK DEĞİL, ZOR OLAN SEÇMEKTİR
Ecdadımız Fatih 21 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı aştı. Seçilmek zor değildir, zor olan seçmektir. Siz seçmeye 18 diyorsunuz seçilmeye 30. Biz bunu 25'e indirdik. Kalite ve bu kaliteyle birlikte dinamik bir parlamento oluşturmanın peşindeyiz. Güven olmadan istikrar olmadan kalkınma olmaz. Cumhurbaşkanlığı seçimi 5 yılda bir oluyor. Asıl süreci verimli hale getirmek. Türkiye'de parlamentoyu gen sorularla adeta yönetilemez hale gelmiştir. İşleri güçleri yokken gen soru üretiyorlar. Netice alamayacaklarını bildikleri halde parlamentoda oy vermek için bile bulunmuyorlar. Gensoru mekanizması ve güven oyu mekanizması kalkıyor. Gerçek gensoru millete aittir. Der ki başarılısın devam, başarısızsın güle güle. Herhangi bir gücün diğeri üzerinde tahakkümü olmayacak. Bu sistemin en büyük garantisi siz, milletimiz...

Ülkemizde kurucusu olduğum parti 10 yıldır hep yüzde 45'ler 50'ler üzerinde diye bunu elde etmek kolay sanıyorlar. Bu ülkede milletimizin yarısından fazlasını alan cumhurbaşkanının gözü hep halkın üzerinde olacaktır. Gönlünü kazanmak mecburiyeti vardır. Sadece vatana ihanetle suçlanan Cumhurbaşkanı artık yaptığı her işte denetlenecektir. Adama değil, ülkeyi dünyayı dar ederler. Yen sistemin en büyük getirisi 5 yıllık istikrar ortamın güvence altına alıyor olmasıdır.