15 TEMMUZ'DAN SONRA ARTTI
Adil Gür'ün araştırmaya dair yorumu şöyle:
15 Temmuz'a kadar yapılan araştırmalarda halk seçilmiş cumhurbaşkanı ile başbakanın olması ülkede iki başlılığa yol açar demekle birlikte başkanlık modeline sıcak bakmamakta, hayır cevapları tüm araştırmalarda evetlerden fazla çıkmaktaydı.
Darbe girişimi ile birlikte hem
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duyulan güven ve sempati arttı hem de sistem değişikliği ile birlikte terörle mücadele gibi konularda sistem değişikliğinde daha etkili mücadele edileceği fikri hakim olmaya başladı. Bu nedenle "evet" derim diyenlerin oranı 15 Temmuz'dan sonra hızla arttı. Kasım ayı sonunda yaptığımız araştırmada "evet" diyenlerin "hayır" diyenlerden fazla olduğunu görüyoruz.
Araştırma sonuçlarında görüldüğü gibi seçmenin önemli bir bölümü sistem değişikliğinden daha çok Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın pozisyonunu dikkate alarak karar veriyor.
Ak Parti ile MHP'nin üzerinde uzlaştığı mini anayasa paketi TBMM'ye geldiğinde içeriği kamuoyu önünde tartışıldıkça vatandaşın tercihi daha da belirginleşecektir. Muhtemel bir referandumda sadece anayasa değişikliği ile ilgili maddelerin oylanmayacağını, referandum tarihinde ülkenin içinde bulunduğu konjonktürel ortamın da etkili olacağını unutmamak gerek.
BAŞKANLIK-PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI REFERANDUMU (BUGÜN SEÇİM OLSA)
.