SIKI GÜVENLİK ÖNLEMLERİ NEDEN RAHATSIZ ETTİ?
15 Temmuz'daki FETÖ'cü hain darbe girişiminden sonra devletin zirvesindeki isimlerin ve muhalefet liderlerinin bu kadar sıkı korunmasının Hürriyet gazetesinin yayın ekibini neden bu kadar rahatsız ettiği kamuoyunda büyük bir merak konusu oldu. Özellikle Artvin'de ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik suikast girişiminden sonra başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere tüm liderlerin sıkı bir biçimde korunması elzem hale gelmişken Doğan Medyası'nın 31 Ağustos sabahında böyle bir manşetle çıkması tüm kesimler tarafından yadırgandı.
15 TEMMUZ'DA ELDE ETTİĞİ OLUMLU İMAJA ZARAR VERDİ
15 Temmuz'daki darbe girişiminden sonra sergilediği ılımlı yayın politikasıyla kamuoyunun büyük bir kesiminin takdirini toplayan Doğan Medya, 30 Ağustos Zafer Bayramı ile ilgili yaptığı "Özel Koruma" ve "Saray'ın Türbanlı Koruması" haberleriyle "Fabrika ayarlarına geri mi döndüler?" dedirtti.
* Terörsevici Cumhuriyet 30 Ağustos coşkusunu okuyucularına yansıtmak yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ve başörtüsünü hedef alan manşetlerle çıktı...
TERÖRSEVİCİ CUMHURİYET İLE PİŞTİ OLDU
Hürriyet'in 31 Ağustos tarihli yayınında terör örgütleri FETÖ ile PKK'nın medyadaki en büyük destekçilerinden birisi olan Cumhuriyet ile aynı manşeti atması da pes artık dedirtti. Hürriyet'in terörsevici Cumhuriyet ile aynı çizde gözükmesi 15 Temmuz'da darbecilere karşı dik duruş göstererek Türkiye kamuoyu üzerinde oluşturduğu olumlu intibayı yerle bir etti.
HÜRRİYET'İN BAŞÖRTÜSÜ RAHATSIZLIĞI HORTLADI!
31 Ağustos tarihli gazetedeki skandal "Özel Koruma" haberiyle de sınırlı kalmadı. Hürriyet ayrıca 28 Şubat'tan kalma yasakçı zihniyetini de, sinsice işlenen bir resim altı ile polisin başörtüsünden duyduğu rahatsızlığı ortaya koyarak gözler önüne serdi. "Saray'ın Türbanlı Koruması" başlığıyla da bu konudaki nefretini ulu orta kusmakta hiçbir sakınca görmedi.
Hak ve özgürlükler konusunda geçmişteki sabıkası hayli kabarık olan Doğan Medya 15 Temmuz'da milli iradeden yana taraf olarak bu konudaki kötü sicilini unutturmuştu. Fakat 31 Ağustos sabahında Hürriyet'in manşetinde yer alan 2 haber bu algıyı tamamen ters yüz etti.
BİRLİK VE BERABERLİK RUHU BOZULMASIN
FETÖ'cü darbecilere karşı kahramanca direnerek adeta 2. Kurtuluş Savaşı mücadelesi veren Türkiye halkının tek beklentisi 15 Temmuz'dan sonra hem siyasetçiler hem medya organları nezdinde yakalanan bu birlik ve beraberlik ortamının bozulmaması. Vatandaşlar bu konudaki tavrını hem meydanlarda ve hem de sahip olduğu iletişim kanalları aracılığıyla sesini duyurarak net bir şekilde belli ediyor. Milletini ve ülkesini seven medya mensuplarına, medya organlarına ise sadece bu sese kulak vermek düşüyor.
