Hürriyet kimin?

Hürriyet gazetesi yıllarca utanılacak manşetler attıktan sonra dün tarafsızlık manifestosu yayınladı. 'Hürriyet Benim' sloganı ise yayın ilkelerinde 'İsrail'i desteklemek' olan gazete için 'Hürriyet kimin' sorusunu akıllara getirdi

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 29 Aralık 2013 Güncelleme 29 Aralık 2013, 01:06
Hürriyet kimin?

İÇİNDEKİLER

Hürriyet gazetesi basının yüz karası manşetlerini unuttu. Küresel komplonun taşeronluğunu yaptığını gizlemek için tarafsızlığını ilan etti. 17 Aralık komplosunu yargı ve hükümet arasında "Güç savaşı" olarak sunan Doğan Grubu, kavgada taraf olmayacağını ilan etti. Cemaatle sırt sırta verip operasyonun taşeronluğuna soyunduğunu gizlemeye kalkıştı.

ÖZAL'A HAKARET
Oysa savcının sızdırdığı bilgileri Radikal ve Hürriyet başta olmak üzere grubun internet siteleri, gazete ve TV'leri çarşaf çarşaf yayınladı. Gözaltına alınanların baştan suçlu olduğu algısının yaratılmasında başrolü oynadı. Hatta gözaltına alınmayanların bile isimleri yayınlanarak hukuk adeta ayaklar altına alındı. Hürriyet'in tarafsız yayın yalanı bununla da bitmiyor. Geçmişte demokrasiye her müdahale girişiminde bu gazete başroldeydi. Turgut Özal için "Özal sivil diktatör" manşetini atan gazete günler sonra ise Rumen lider Çavuşesku'nun idamını "Diktatörler ibret alsın" diye duyurarak ölümü şaibeli olan Özal'ın hayatını kaybetmesinde olağan şüpheli konumuna düştü. Hürriyet en çok da 28 Şubat döneminde ortaya çıktı. Şevket Kazan için "Bakan değil militan" manşeti atan gazete sonraki süreçte Necmettin Erbakan'ı siyasetten çıkartmak için "Ya uy ya çekil", 28 Şubat MGK toplantısını kast ederek "Gözler Cuma'da", Refah Partili milletvekillerin demokratik istekleri karşısında "Tahrikler bitmiyor", bir genelkurmay yetkilisin ağzından "Bu defa işi silahsız kuvvetler çözsün", diğer bir yetkiliden ise "Gerekirse silah bile kullanırız" manşetleri attı. Bugün yine sahnede olan Fethullah Gülen de "Beceremediniz, artık bırakın" sözleri ile Hürriyet'in utanç manşetini süsledi.

MUHTAR BİLE OLAMAZ
Hürriyet daha sonra ise Ahmet Kaya'ya linç kampanyasını başlatarak önce "Ayıp ettin gözüm" sonra da "Vay şerefsiz" başlıklarını atma cüretini gösterdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şiir okuduğu için siyasi yasaklı haline gelince ise "Erdoğan muhtar bile olamaz" diyen yine Hürriyet'ti. Erdoğan hükümetinde de sahne alan Hürriyet, meclisin başörtüsü hakkında kanun değişikliği için "411 el kaosa kalktı" diyerek meclisin üstünlüğünü ayaklar altına aldı. Yakın dönemde yine Başbakan Erdoğan için "Dikta heveslisi" diyen Hürriyet, kirli geçmişine rağmen kendini tarafsız gibi göstererek kaos ortamından bir kez daha beslenmeye çalıştı.

İSRAİL DESTEKÇİSİ
Tüm kirli haberciliğine rağmen tarafsızlık manifestosu yayınlayan Hürriyet'in yüzde 32.48'i Alman Axel Springer medya grubuna ait. Bu grubun gazetesi Bild'in yayın yönetmeni Kai Diekmann da Hürriyet'in yönetim kurulu üyesi. Bild'de ise Ertuğrul Özkök boy gösteriyor. Axel Springer'in 4 maddelik yayın ilkelerinin ikincisi ise "İsrail Devleti'nin hayati haklarını desteklemek" ifadesini barındırıyor.