Türkiye'de 2017 yılı ekonominin ve şirketlerin büyüme hikâyelerinin yazıldığı bir yıl olacağa benziyor. Yılın ilk yarısında sanayi ve bankalarda yakalanan büyüme oranları hisselere olan talebi etkiliyor. Buna ek olarak siyasi belirsizliklerin azalmasıyla yabancı rating kuruluşları değerlendirmelerini gözden geçirebilir.
Açıklanan büyüme verisi buna uygun bir zemin oluşturuyor. Göstergelere göre Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yıllık bazda yüzde 5.1 oranında büyüdü. Yatırım bankası JP Morgan, 19-20 Eylül tarihlerinde Türkiye'de yaptığı toplantılar sonucunda hazırladığı değerlendirme notunda, "Türkiye'nin büyüme performansı hükümetin uyguladığı teşvik tedbirlerinin etkisiyle beklenenden çok daha güçlü" değerlendirmesinde bulundu.
GÜÇLÜ BİR TABLO...
İş Yatırım da yılın ilk yarısının ardından üçüncü çeyrekte de iktisadi faaliyetin güçlü bir tablo çizeceğini belirtti. Kurum ayrıca, üçüncü çeyrekte büyüme performansı üzerinde düşük baz etkisinin olumlu izlerinin görüleceğini, söylüyor. Büyüme oranlarındaki gelişim seyrine ilişkin değerlendirmeler önümüzdeki dönemde de artarak devam edecek. Özellikle şirketlerin mali tablolarındaki gelişim seyirleri fiyat hareketlerine de yansıyacak.
GERİLEME VAR
Ata Yatırım'ın strateji raporunda 2017'de sanayi şirketleri için yüzde 101, bankalar için yüzde 29 net kâr artışı öngördü. Kurum, siyasi belirsizliklerin bitmesiyle büyüme momentumu yakalayan ekonominin, siyasi irade tarafından destekleneceği ve 2017'de en yüksek büyümelerden birinin kaydedileceğini dile getirdi.
Yatırım kuruluşlarının raporlarında Türkiye'nin büyüme verisine vurgu yapılmakta ve TL varlıklar öne çıkarılmakta. Açıklanacak verilerde de ivmenin korunması önemli. Beklenmedik bir kırılma olmadıkça borsada gözlenen düzeltmeler uzun vadeli trendin korunmasına imkan verecek. Endeks şimdilerde 100 günlük ortalaması 102.500'in üzerinde ve bu seviyenin üzerinde kaldığı sürece yükseliş trendi korunacak.
YABANCILAR 8 MİLYAR DOLARLIK TAHVİL ALDI
FED toplantısı ve jeopolitik risklere rağmen geçtiğimiz hafta açıklanan verilere göre yurtdışı yerleşikler 15 Eylül haftasında 724 milyon dolar tutarında tahvil alımı yaptı. Yurtdışı yerleşik yatırımcıların şubat ayından bu yana alımları 8 milyar dolara ulaştı. Küresel piyasalardaki gelişmeler nedeniyle temkinli bir iyimserlik döneminin yaşandığını görüyoruz. 8-15 Eylül haftasında yabancıların Türk finansal varlıklarına olan ilgisi güçlü eğilimini sürdürdü. TCMB'nin fiyat ve kur etkisinden arındırılmış verilerine göre, yurtdışı yerleşikler nette 24,6 milyon dolar tutarında özel sektör bonosu ve 60,2 milyon dolar tutarında hisse senedi satsa da nette 717,3 milyon dolar tutarında devlet tahvili alımı gerçekleştirdiler. Böylece toplamda net olarak hafta genelinde 632,5 milyon dolar, yılbaşından itibaren ise 10 milyar dolar Türk finansal varlığı satın almış oldular.
BİST SIKI ÖNLEMLER ALDI
Borsa İstanbul tarafından cuma günü Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) üzerinden yapılan duyuruda yatırımcıların aşırı volatiliteye ilişkin risklerden korunması amacıyla tedbir sistemi geliştirildiği belirtildi.
Kurumdan gelen açıklamada, Borsa Pay Piyasasında işlem gören pay senetlerinde, işlemlerin adil ve dürüst bir şekilde gerçekleşmesinin sağlanması ve yatırımcıların aşırı volatilitenin getirdiği risklerden korunmaları amacıyla bir tedbir sistemi geliştirildiği, duyuruldu. 25 Eylül 2017'den itibaren uygulanacak tedbir sistemine göre koşulların gerekmesi halinde ilgili hisse senedinde 15 gün süreyle ilk tedbir olan "Açığa Satış ve Kredili İşlem Yasağı" getirilecek. Bu tedbir uygulandığı halde hissede volatilitenin devam etmesi halinde 15 gün süreyle ikinci tedbir olan "Brüt Takas" devreye alınacak.
"Brüt Takas" tedbirinin uygulanması durumunda, birinci tedbir olan "Açığa Satış ve Kredili İşlem Yasağı" tedbiri de "Brüt Takas" tedbirinin geçerli olduğu süre zarfında geçerli olmaya devam edecek
3.52 TL'NİN ALTINDA ZAYIF SEYİR SÜRER
Dolar/TL kuru 20 Eylül'deki FED toplantısı sonrasında 3,47'li seviyelerden 3,51'e kadar tırmandı. Ancak dolar kurunda 3,52 seviyesi yukarı doğru kırılmadı. Dolar/TL'de 3,52 seviyesi kritik bir nokta. Bu seviye yılbaşında 3,94'lerden başlayan alçalan trendin direnci. 3,52'lere doğru yaklaşıldıkça satışların arttığını görebiliriz. Bu seviyenin altında zayıf seyir sürecektir. Aşılması halinde 3,55-3,60-3,65 seviyeleri güçlü dirençler. Öte yandan yurtiçi yerleşiklerin döviz pozisyonu 167 milyar 807 milyon TL. Yurtiçi yerleşik yatırımcılar döviz pozisyonlarını artırmaya devam ediyor.
RİSK YOK DEĞİL
FED, eylül toplantısında, faizleri değiştirmedi. Ancak yılsonuna kadar olası bir faiz artışı için açık kapı bıraktı. Haziran ayında bahsedilmiş olan bilanço küçültme sürecine ekim ayında başlanacağı net şekilde ifade edildi. FED'in bilanço küçültmeye ekim ayında başlaması ve aralık ayında da bir faiz artışının masada olması gelişmekte olan piyasalarda risk faktörü olarak önemini koruyacaktır. Ancak ülkeler kendi hikayeleri ile bu etkiyi farklı atlatacak.
BORSA ENDEKSİNDE EKİM AYLARI YÜKSELİŞLE GEÇİYOR
Son 20 yılın yarısında eylül aylarında değer kaybeden BIST 100 Endeksi, ekim aylarında toparlanıyor. Son 20 yılın ekim aylarının 15'inde endeks yükseldi. Büyük kriz dönemleri dışında ekim aylarında kaybettirmeyen endeks bu yılın ekim ayında da toparlanabilir. FED'in etkisinin ne derece olacağını ise yabancı payındaki değişimden takip edeceğiz. Güncel verilere göre yabancı payı yüzde 65,65 ilse son 5 yılın zirvesinde bulunuyor. Bu nedenle piyasalarda henüz ciddi bir aşağı risk gözükmüyor.
BORSADA YÜKSELEN TREND KORUNUYOR
BIST 100'de 102.500 seviyesindeki 100 günlük ortalama üzerindeki hareket korunuyor. Ancak BIST 100 hisselerinin 57 tanesi 100 günlük ortalamasının altına kaydı. Dolayısıyla orta vadeli periyod için bir zayıflama söz konusu. Yükseliş hareketine geri dönülmesi için en azından 106.500 seviyesinin üzerinde kapanışların gerçekleşmesi gerekiyor. Bu seviye altındaki hareketin devamı 102.500 bölgesine doğru gerilemenin habercisi olarak değerlendirilebilir.
