Tarihi 10 Temmuz 2009

Türk mutfağı ve diyet

Diyet ve kilo vermek denildiğinde, tüm yemek beğenilerinizi öldüren yasaklarla dolu, tatsız, hazırlanması güç ya da ekonomik olmayan yiyecekler akla gelir. Oysa kökten bir değişiklik yerine, yavaş yavaş ve aşamalı bir değişiklik, bedensel ve ruhsal, hatta sosyal stresi önleyerek bireyin başarı şansını artıracaktır. Yıllardır süregelen beslenme alışkanlıklarını değiştirmek kolay değildir, alışkanlıkların değiştirilmesi daima daha çok enerji ve direnç gerektirir.
Diyet yapan insan, diyet yapıyorum diye kendisinin ve içinde yaşadığı toplumun alışkanlıklarına uymayan, alıştığı lezzetlerin dışında bir beslenme tarzına zorlanırsa, evinde ailesiyle, işyerinde arkadaşlarıyla aynı masada aynı yiyecekleri yiyemezse, mutsuz olur ve diyetini uzun vadede sürdüremez. Yemek yemenin sosyal ve kültürel alışkanlıklarımızla yakın ilişki içinde olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Yapılan diyetlerden sonra kendi mutfağına dönmek ve orada ne yapacağını bilememek kiloların geri alınmasının en büyük nedenidir.
Yeni milenyumun ve 21.yy.ın en büyük problemi stresle mücadele ve zayıflama olacaktır. Aşırı kilo alma ve hatalı beslenme, halen Türk toplumunun neredeyse bütün kesimlerini ilgilendiren bir sorundur. Tüm gelişmekte olan ülkeler gibi bizde de bu konu, beslenme alışkanlıkları karbonhidrata dayalı kırsal kesim insanının ilgisini çeker. Ayrıca toplumda yaşanan yoğun strese ve sıkıntıya bağlı yemek yeme, sağlıklı beslenme modelini bozar. Aslında sağlıklı beslenebilmek için çok iyi ekonomik duruma sahip olmak değil, konuyu iyi bilmek yeterlidir. Bu nedenle kalori ve değişim değerlerine dikkat etmek kaydıyla uygulanacak olan diyet, genel prensipler içerisinde sosyal yaşamdan kopmadan evde ne pişmişse canımız ne istiyorsa onu yiyebileceğimiz şekilde hazırlanmalıdır.
İnsanın beslenme ile ilgili davranış ve uygulamaları tarım, ekonomi, coğrafya, dini inançlar, demografı, eğitim vb. çeşitli faktörlerin etkisiyle oluşur, gelişir. Bir yemek sistemine özellik kazandıran başlıca öğeler yemekte kullanılan malzemeler ve yemeğin yapılış biçimidir. Türk mutfağı genel olarak tarımsal ve hayvansal ürünlere dayalıdır. Halkımızın yaşadığı coğrafyaya göre çeşitlilik gösterir. Batıyla etkileşim, Türk mutfağını hızlı bir değişim içine sokmuştur. Batı kültürüne açılma, hızlı sanayileşme ve kentleşme, kadının çalışma hayatına atılması, eğitim düzeyinin yükselmesi, yemek alışkanlıklarının ve ona bağlı olarak lezzet alışkanlıklarının değişmesine neden olmuştur. Ayrıca ekonomik koşullar Türk mutfağının değişimini hızlandırmıştır.
Göründüğü kadarıyla beslenme dünyasında gelinen nokta bizim mutfağımıza benzer bir gıda karması şeklini almıştır. Birçok mutfağı içinde barındıran (Karadeniz, Ege, Doğu) Türk mutfağı bilinçli tüketildiği taktirde seçenekler sunacaktır. Sebze açısından zengin, kırmızı et yerine tavuk balık ve hindi tercih edilen, pirinç patates yerine bulgur, kızartma balık yerine buğulama balık, tereyağ yerine zeytinyağı tercihi yapılan ve kullanılan Türk mutfağıyla, alışkanlıklarımızdan vazgeçmeden sağlıklı ve bilinçli beslenebildiğimizi görebiliriz