Tarihi 4 Ekim 2009

Öteki'nin çocukları

Çocuğu olanlar bilirler; bir insanın hayattaki en önemli varlığı evladıdır. Benim henüz çocuğum yok; bu duyguyu derinlemesine hissetmem mümkün değil. Ancak çevremde çocuk sahibi olanların yaşamlarını gözlemlediğimde bunu net anlıyorum.
Mesela, cep telefonlarının ekran fotoğrafı hep çocuklarına ait. Sohbet konuları hep çocuklara gelir. Evet, anne ve babalar hayatlarını çocuklarına göre düzenlerler. Anne tabii ki biraz daha fazla. Mevzu çocuğu oldu mu dünya durur.
Geçen akşam yeni kitabım "Öteki" için bir davet verdim; sağolsun pek çok dostum mutluluğumu paylaşmaya geldi. Ancak dört arkadaşımda sorun çıktı. Arayıp tek tek nazik bir şekilde mazeretlerini bildirdiler. Hepsinin ortak bir yönü var; çocukları yüzünden davete gelemediler.
Hepsi kadın, hepsi anne.
Biri hariç (Leyla Alaton) diğerleri gelemedi. Şimdi sebepleri sıralıyorum:
Leyla Alaton ("kokteyl saatini erkene alamaz mısın; çocuklarıma yetişeyim" dedi. 19:30'daki davetime daha erken geldi.
Demet Kutluay ("bugün dadının izin günü, iki çocuğuma annemle birlikte bakacağız. Tek olsa gelirdim ama.."
Deniz Berdan (oğlu Can'ın kulağı ağrımış, okuldan öğretmeni aramış)
Hediye Güral ("çocuğumun okulundan toplantıya çağırdılar") O gün ileriyi düşündüm; benim de ilerde çocuğum olacak ve şimdiye kadar alıştığım başıma buyruk halimden sıyrılmam gerekecek…