Tarihi 8 Temmuz 2009

Mucizem...

Hayatımızda mucizeler oluyor. Bazen farkındayız, bazen değiliz. Çünkü herkesin mucizesi kendine özel. Birini mutlu eden bir olay, diğerini bir damla etkilemeyebilir. Biri pembe panjurlu bir ev hayali kurarken, bir diğeri çocuğunun okul taksitlerini rahatça ödeyebilmeyi diler. Ya da biri sağlığı için şifa dilerken, bir diğeri deri koltuklu spor arabaya sahip olmayı ister.
Benim de mucizelerim var; gerçekleşen… ve daha gerçekleşmesini beklediğim…
Çalışmaktan zevk alarak tatmin edici başarılar elde etmek… Yazmak, sunmak… Bunlar hayatımın parçaları… Benim mucizelerim… Ya da aşık olduğum erkeğin gözlerine içine bakarak "işte benim mucizem sensin" derken aynı anda onun aynı hislerle bana yaklaşması ve "asıl sen benim mucizemsin" demesi.
Hayatımızda olan bitenin bir rüya gibi gelmesi… Kalbimiz ve zihnimiz ne istiyorsa, "secret" misali, gerçekleşmesi…
Bir yıldır ilgilendiğim nefes terapilerine istinaden geçen ay yine Nevşah Fidan'ın Nefes Akademisi'nde "mucize kursu"na katıldım. Yoğun geçen üç gün… Fiziksel olarak yapılan nefes seanslarının yanı sıra ruhsal olarak da içimize yöneldik. Arındık, temizlendik, rahatladık. Kendimi bulduğum, belki de yaşamın sırrını keşfettiğim, olaylara bakış açımı değiştirdiğim, harika bir deneyimdi.
Orada öğrendiğim en önemli şey, niyet tutmakla ilgili. Bana niyetimi sordular. Sıraladım: "Büyük bir gazetede yazmak, ses getiren bir TV programı sunmak, kitaplarımın çok satması, hayatı paylaşacağım ruh eşimi bulmak…vs" Dediler ki: "Bunlar niyet değil, bunlar gerçekleştiğinde hissedeceğin duygu asıl niyettir." Bunun üzerine yeni niyetlerim tatmin, güven, koşulsuz sevgi, özgürlük gibi kavramlar oldu. Bugünlerde bunların tadını çıkarıyorum.
Bu yazıyı yazdığım sabah "güven" duygusunu tutarak meditasyon yaptım. Hayata güven, kendime güven, işime güven, aşkıma güven, ilişkilerime güven… Bağlantıya geçtiğimde fark ettim ki zihnimden bu yazının cümleleri geçiyor. Hemen masama geçip klavyemin tuşlarına dokunmaya başladım.

Meşhur fasıldaydım
G
azeteci Fehmi Koru'nun düzenlediği meşhur fasıl gecelerini duymayan kalmadı. Geçen hafta davet edildim ve sonunda ben de gittim. Fasıl hoşuma gitti. Ama sizlerle paylaşmadım. Dostlarım "madem gittin, neden yazmıyorsun?" deyip durdular. Pekala, madem "güvenim" yerine geldi, detaylara girmeden merakları gidereceğim. Ha bu arada, insanlar "ne yediniz, içtiniz, dinlediniz'den ziyade kimler vardı?" diye soruyor.
Emirgan'daki Beyaz Köşk'te gerçekleşen fasıl, muhafazakar medyanın ağırlıkta olduğu, siyasi isimlerin de bulunduğu bir geceydi. Ev sahibi Kadir Topbaş idi. Başta Fehmi Koru olmak üzere Mustafa Karaalioğlu, Fatih Karaca, Ali Bayramoğlu, Mehmet Kamış, Cengiz Er, Selahattin Sadıkoğlu, Ünal Tanık, Yusuf Ziya Cömert, Mehmet Barlas, Nazlı Ilıcak, Elif Çakır, Serdar Çaloğlu, Ali Saydam, Erman Yerdelen, Ahmet Ertürk, Atilla Koç gibi isimler vardı.
Güzel Türk musikisi dinlerken bazı şarkılara eşlik ederken buldum kendimi. Meğer içimde varmış; yeni sezon için 1-2 şarkı ezberleyip hazırlıklarımı yapıyorum.
Gelelim gecenin dikkat çeken görsel bir detayına; bendeniz o akşam bir açılışı sunmaktan geldiğim için eteği diz boyunda kolsuz, askılı mavi dar elbisem ve ince topuklu taşlı mavi ayakkabılarımlaydım. Böyle bir topluluk için fazlasıyla "mavi" yani. Ancak "hafif dekolte" kıyafetimden dolayı yadırgandığımı hissetmedim, hissettirmediler.

MAVİ ELBİSENİN ŞAHİT OLDUKLARI

O akşam benim için çok özeldi. Öncesinde bir sunuculuk işi yapmışım, sonrasında medyanın ünlü isimleriyle fasıl davetine katılmışım ve nihayetinde günün sonunda, gördüğüm zaman heyecandan titrediğim "o" erkekle buluşmuşum… Bundan daha mutlu, dolu, tatmin edici bir gün geçirebilir miydim?
Üzerimdeki Roman'a ait o mavi elbise o gün nelere şahit oldu? Ah ah….
***

Yukarıda yazdıklarımı paylaşma taraftarı değildim. Zaten o fasıl yazıldı çizildi ama "modern" bir kadın gözüyle özet geçmek istedim. Yoksa size diğer yaptıklarımı anlatmaya kalksam epey şaşırırsınız. Belirli tekkelerde zikirlere katılmak, her sabah yoga hareketleriyle güne başlamak, gün aşırı düzenli spor yapmak, Dilara Koçak denetiminde günde 5 öğün kademeli aşırı sağlıklı beslenmek… Tamam, bitiriyorum.